EkonomiGenelKıbrısManşet

Türkiye’de patlayan sahre döviz skandalı, KKTC’yi de etkiledi

Türkiye’de bankalar ve döviz büroları, sahte para akışını önlemek amacıyla 50 dolarlık banknot alımını durdurdu

Türkiye’de bankalar ve döviz büroları, sahte para akışını önlemek amacıyla 50 dolarlık banknot alımını durdurdu

Piyasada 1 milyar dolarlık sahte para olduğu iddia edilirken, KKTC’ye de ulaşmasından endişe ediliyor

Bankalar Birliği Başkanı Olgun Önal, “Fiziki para kullanmayın” uyarısında bulundu

1 MİLYAR DOLARDAN SÖZ EDİLİYOR

Türkiye’yi sarsan “sahte dolar” olayında sıcak bir gelişmeler yaşanırken, halka dikkatli olmaları çağrısı yapıldı. Sahte dolarların Güneydoğu sınırından Türkiye’ye kaçak yollarla sokulduğu ve toplam tutarın da milyar doları aşabileceği tahmin ediliyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul merkezli sahte para basımı ve dağıtımı konuları için soruşturma başlattığını duyururken, önceki gün bu şehirde basıldığı açıklanan tutarı 3 milyonu aşkın miktarda Euro yakalandı. 100 Euro’luk sahte banknotların ATM ve para sayma makinelerini atlatabildiği belirtildi.

SAHTE PARAYA ÖNLEM ÇAĞRISI

Bankalar Kuzey Kıbrıs Bankalar Birliği Başkanı Olgun Önal, sahte dövize karşı önlem alınması çağrısında bulundu. Önal, piyasadaki sahte paraların rahatsız edici olduğunu belirterek, fiziki döviz kullanımından kaçınılmasını tavsiye etti. Kişisel sosyal medya hesabından açıklama yayınlayan Önal, “fiziki para değişimine dayalı işlemlerimizi ne kadar azaltırsak, riski de o ölçüde azaltmış oluruz” dedi. Önal, sahte dövizler konusunda bazı “sıkılaştırma” uygulamalarına yöneldiğini söyleyerek, “Zararla karşı karşıya kalmamak için Bankalarımızın ‘efekti’ işlemlerinde bazı kupürlerle işlem yapmamak, sadece kendi müşterilerinden para kabulü yapmak, müşteri dışında yatırımları kabul etmemek, kupür listesi yaparak teslim almak gibi çeşitli yöntemlerle sıkılaştırmaya gittiğini söyleyebiliriz” dedi.

BİREYSEL ÖNLEMLER

Bireylerin “varlık kaybı” ile karşılaşmaları için, şahsen alacağı önlemlere de işaret eden Olgun Önal, şöyle devam etti: Şahsen alacağımız en doğru önlem, gerekmedikçe fiziki efektif (fiziki para) kabul etmemek, kaydi (havale, kart, banka çeki, ticari çek şeklinde) ödeme yapmak ve tahsil etmektir. Yani mümkün olduğunca fiziki parayı daha az kullanmaktır. Fiziki para değişimine dayalı işlemlerimizi ne kadar azaltırsak, riski de o ölçüde azaltmış oluruz. Fiziki para ile yapılan işlemlerin sahtecilik dışında da operasyonel yükler ve riskler yarattığını unutmamalıyız. Faaliyetleri gereği fiziki para ile işlem yapan yerlerin, başta para sayma makinaları olmak üzere makina ve ekipmanları ile yazılımlarını güncellemelerinde, çalışanlarını uyarmalarında, güvenlik önlemlerini artırmalarında, sahte para ile karşılaşmaları durumunda ise hemen polis örgütüne ihbar etmelerinde fayda var.”

Diğer Haberler