İsviçre’de görev yapan İmmünolojik Hastalık Araştırma Uzmanı ve İlaç Tasarım Sorumlusu Dr. Özge Uluçkan katıldığı bir tv programında koronavirüsle ilgili dünyada yaşanan son gelişmeleri aktardı.
Delta varyantından kaynaklı tüm dünya genelinde vakaların arttığına dikkat çeken Uluçkan, daha hızlı bulaşan varyanta karşı aşılı kişilerin dahi maske, mesafe ve hijyen kurallarını bırakmaması gerektiğinin altını çizdi. Uluçkan, “Daha çabuk bulaşan bir varyant olduğu için maskelerimizi indirmememiz gerekiyor. Daha çok koruma gerekiyor” dedi.
ÇOCUK FELÇİ AŞISI OLMASAYDI HALA DAHA ÇOCUK FELÇİ İLE MÜCADELE EDİYOR OLURDUK
Koronavirüse karşı aşıların etkilerinin tartışıldığına dikkat çeken Uluçkan, “Aşılar hayat kurtarır. Çocuk felci aşısı olsaydı uğun hala daha çocuk felci ile uğraşıyor olurduk. Aşılamanın amacı bir insanın kendini hastalığa karşı koruması. Aşı virüsü gördüğü anda savaş yaratıyor. Aşılar ne kadar etkili olursa o kadar daha az bulaş oluyor” ifadelerine yer verdi ve özellikle mRNA aşılarının virüse karşı yüksek bir etki gösterdiğini kaydetti.
HASTANEDE TEDAVİ GÖRENLERİN ÇOĞUNLUĞU AŞISIZ
Sinovac aşısına göre mRNA aşılarının delta varyantına karşı daha koruyucu olduğunu ancak henüz bilimsel verilerin oluşmadığını aktaran Uluçkan, pandemiden kurtulmak için tek yolun aşı olduğunu vurguladı. Dünya genelinde hastanede tedavisi süren kişilerin neredeyse yüzde 99’unun aşısız olduğuna dikkat çeken Uluçkan, delta varyantına karşı virüsü öldüren antikor değerinin Sinovac aşısında neredeyse hiç bulunmadığını, o nedenle kimsenin aşılıyım diyerek maskelerini indirmemesi gerektiğini söyledi.
Prifzer aşısının delta varyantına karşı etkinliğinin yüzde 95’lere ulaştığını ancak yüzde 5 ihtimalin her zaman bulunduğunu ve göz ardı edilmemesi gerektiğini kaydeden Uluçkan, aşı olmanın artık yalnızca bireysel bir sorumluluk olmadığını, toplumsal bir boyutu olduğuna da dikkat çekti.
mRNA AŞILARI ON YIL ÖNCE DE KULLANILIYORDU
Diğer yandan aşılarla ilgili ortaya atılan çok fazla bilginin kirlilik seviyesine ulaştığını da ifade eden Uluçkan, “mRNA aşıları dün çıkmadı. On Yıldır var olan aşılardır. On yıl önce de mRNA aşısı olan insanlar var. Yalnızca bu aşıların etkinlikleri diğer virüsler için yeterli bulunmadı. Yüzlerce insan bu aşıları oldu ve bu insanlar on yıldır takip ediliyor hiçbirinde yan etki görülmedi, mRNA aşıları ile 7 ay önce ABD’de 150 milyon kişi aşılandı” dedi.
COVİD-19’A KARŞI TEK KORUNMA YÖNTEMİMİZ AŞI
“Delta varyantına karşı aşıların etkinliğini veriler ortaya çıktığında göreceğiz ama bu vaka sayıları aşı olmasaydı ne olurdu sorusuyla çok çok farklı sorular” ifadelerine yer veren Uluçkan, “Aşı karşıtı insanları da anlıyorum. Aşılarla ilgili çok fazla bilgi kirliliği var. Alfa ya da Wuhan varyantı gibi varyantlara karşı delta varyantı bin kat daha fazla virüs taşıyor bu da sizin bu virüsü etrafa bin kat daha fazla yaymanız demektir. Aşı olmamak için hiçbir neden yok. Korona olmaktan korkmalısınız. Aşının verebileceği yan etiklere göre koronavirüsü yüzle binle çarpın. Bir buçuk yıl sonra hala daha sorun yaşayan kovid hastaları var. Sürekli yorgunluk, baş ağrıları migrenler nefes zorlukları. Tüm komplo teorilerini kabul etsek bile aşı olmamak için hiçbir sebep yok. Covid’e karşı tek koruma yöntemimiz aşı” diye konuştu.
