Tahsin Bey iki eşit egemen devlet temelinde ilerleyecek bir süreç olacak diyor ve ekliyor bu süreci Türkiye ile birlikte yürütüyoruz…
Tahsin Bey’i hepimiz yıllardır siyaset sahnesinden tanıyoruz. Bu vakitten sonra da Tahsin Bey’in duruşunda bir değişiklik olması söz konusu değil. Tahsin Bey’in görüşlerine katılmıyorum, ayrı kutuplarda olduğumuzu da rahatça ifade edebilirim ama bu da onun duruşu onun düşünceleri ve tabii ki her ne kadar da kendisi kendi gibi düşünmeyenlere zerre saygı duymuyorsa ben kendi adıma yine de Tahsin Bey’in düşüncelerine saygı duyuyorum.
Lakin her şeyin de bir haddi hududu olduğuna inananlardanım. Tahsin Bey yıllardır vatan millet edebiyatı üzerinden kişisel bir ikbal elde etti. Bununla birlikte lüks içine hayatını sürdürdü. Bildiğiniz üzere Tahsin Bey seçimlerde önce partisinden sonra seçmeninden onay alamadı.
Seçmen onu evine gönderdi.
Lakin buna rağmen metazori Türkiye tarafından Bakan yapıldı. Müsteşar milletvekilliği, bakanlık yaptı, hatta kısa bir dönem UBP Genel Başkanlığı yapmıştı akabinde şimdi adını bile hatırlamadığım bir parti kurmuş ve onu da kapatarak yeniden UBP’ye demir atmıştı. Hatırlar mısınız bilmem bundan bir müddet önce Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı olduğu dönemde de Ercan Havaalanı İşletmecisi Emrullah Turanlı’nın Tahsin Bey’in makam odasında “ Benden rüşvet istediler” iddiaları ile de gündeme gelmişti Tahsin Bey, o iddialar ne oldu hangi ara nereye kaynadı bilmem.. Şimdilerde ise Tahsin Bey Türkiye’deki iktidarın atamasıyla Dışişleri Bakanlığı yapıyor.
Kısacası o makamda kimi temsil ettiği meçhul.
Bundan dolayıdır ki, Tahsin Bey halktan bu denli kopuk bir durumdadır. Gelelim egemen eşit iki devlet politikasına.. Böyle bir olasılık varsa tereddütsüz bunu sonuna kadar savunur arkasında dururum.
Peki var mı böyle bir olasılık?
YOK!
Bunu emin olun ki Tahsin Bey de çok iyi biliyor. Bu politikanın öncülüğünü yapan Ersin Bey de çok iyi biliyor ve nihayetinde Türkiye’deki karar vericiler de bunu en iyi bilenlerdir.. Dolayısıyla böyle bir ihtimal yok.
Ha ne vardır?
Çok kısa özet geçeyim
Kurulan ve muhafaza edilmeye çalışılan bu bozuk düzen ülkede belli bir kesme illegal bir biçimde ciddi menfaatler sağlıyor.
Bunu açacak olursak.
Bugün bu ülke kara para aklayanların, kadın ticareti yapanların ,insan kaçakçılığı ile uğraşanların, uyuşturucu ticareti yapanların bu düzen içinde kendilerine hareket alanı buldukları bir coğrafya haline getirildi.
Bunun en büyük sebebi de ülkede karar vericilerin bizleri ısrarla uluslararası toplumdan ve uluslararası hukuktan uzak tutmaya çalışmalarıdır. Hoş bugüne kadar da bunu başardılar. Tabiatıyla bugün Kıbrıs’ta çözümsüzlük kim veyahut kimlerin işine gelirse buna da haliyle zemin yaratanlar onlar olacak. Hoş onların da kimler olduğunu zaten hepimiz biliyoruz.
