Yanlışları doğru görmemizi bekleyenler var

Başbakan Sucuoğlu’nun, “Sebze fiyatları düşecek” ve “Marketleri denetimine ben de katılacağım” söylemi doğruyu yazmak gerekirse halk tarafından inandırıcı bulunmadı. Hoş kişisel olarak benim düşüncem de bu yaklaşım altı boş bir söylemden öteye gitmeyecek.

Hoş devletin başbakanın dahil olmaya ihtiyaç duymayacağı sürdürülebilir, istikrarlı bir denetim mekanizmasına sahip olması gerekiyor. Bu sadece konunun bir tarafı.

Öte tarafında tarımda gerçekçi politikalar hayata geçirilmediği sürece denge oluşturmak mümkün değildir. Dolayısıyla tarımda üretim maliyetlerinin her geçen gün yükseldiği bir durum söz konusu iken, bunu dengelemeden, maliyetleri indirecek adım atmadan sebze fiyatlarının düşeceğini söylemek gerçekçi bir yaklaşım değildir. Kaldı ki bugün mazot giderleri ikiye üçe hatta dörde katlanan üreticinin geçen yılki fiyattan ürün satışını beklemek gerçekçi bir düşünce olmaz.

Dolayısıyla sebze fiyatlarının yüksekliğini sadece marketlere mal etmek de doğru bir yaklaşım değildir. Üreticiden alınan bir ürün kat kat fazla bir ücretle tüketiciye yansıtılıyor ise , bu haksız kar elde etmektir. Dolayısıyla bütün bu dengeler oluşturulmadan konun bu ayağında toptancıların pas geçilmesi veya görmezden gelinmesi, başbakanın bu konuya çok da hakim olmadığını gösteriyor. Bu da sorunun baş gösterdiği noktada temel sıkıntının ne olduğunu anlamadan popülist söylemlerde bulunmak başbakana kalıyor..

Bizim ülkemizde en temel sorunları dahi olağanlaştırma gibi bir yaklaşım söz konusudur.. Bu doğru bir yaklaşım olmamakla birlikte normal olmayan şeyleri olağan kabul etmenin zaman içinde toplumsal bir umursamazlığa dönüşmesi hepimiz için büyük bir tehlike arz etmektedir. İşinin ehli olmayan kişilerin kamu yönetiminde söz sahibi olmalarını normal karşılamamızı bekleyen, elektrik kesintilerinin normal olduğunu olağan kabul etmemizi isteyen, başbakanın dahil olmadan marketlerde veyahut başka başka sektörlerde denetimlere bizzat katılması gerektiğine dair normal olmayan bir uygulamayı çok normalmiş gibi algılamamızı isteyen, eczanelerde ilaç bulunmamasını normal görmemizi bekleyen, sağlık hizmetinin yetersizliğini olağan kabul etmemizi isteyen, alt yapısı noksan, kaza yapma riski yüksek olan  yolları çok doğal karşılamamızı bekleyen, eğitimdeki sistemsizliği görmezden gelip doğru kabul etmemizi bekleyen  bir anlayış gelişti ülkemizde. Dolayısıyla tüm bu yanlışları normalleştirmemiz bekleniyor bizden.