GenelKıbrısManşet

‘Yıkıcı deprem’ ihtimali yüksek

Türkiye’de yüzlerce kişinin ölümüne neden olan depremin şoku sürerken, deprem kuşağındaki Kıbrıs’ta konu daha fazla ciddiye alınmalı

Akdeniz-Himalaya kuşağında yer alan Kıbrıs, tarihinde en az 8 yıkıcı deprem ve 3 tsunami dalgası tarafından vuruldu

Mühendis odaları her fırsatta, yetkililerin riskleri hesaplamayarak yapılaşmayla ilgili yasaları görmezden geldiğine işaret ediyor

KIBRIS’I DERİNDEN SALLADI…

Türkiye’de dün yüzlerce kişinin ölümüne, binlerce kişinin de yaralanmasına neden olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki deprem ve onlarca artçı deprem Kıbrıs’ı da fena salladı. Hem üzücü can kayıplarımız hem de depremlerin yarattığı korku, Kıbrıs’ta konunun daha fazla ciddiye alınması için bir kez daha işaret verdi. Verilere göre, Dünya’nın en aktif deprem kuşaklarından birisi olan Akdeniz-Himalaya kuşağında yer alan Kıbrıs adası, tarihsel verilere göre en az 8 yıkıcı depremin ve 3 tsunami dalgasının yok edici baskınından etkilendi.

RİSK FAKTÖRLERİ ÇOK YÜKSEK…

Uzmanlara göre, Kıbrıs Yayı ve Girit Yayı (Helen yayı) boyunca şiddetli depremlerin olması sismolojik açıdan mümkün. Kıbrıs’ın geçmişteki deprem felaketlerinden ciddi şekilde etkilenmesi ve aktif fay hattında yer alması risk faktörlerini yükseltirken, depreme ne kadar hazır olduğumuz konusunda birçok soru işareti var. Riskler nedeniyle ülkede inşa edilen yapıların, “Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkında Yönetmelik Esasları” kullanılarak depreme dayanıklı olarak tasarlanması ve denetlenmesi gerekiyor. Ancak, bunun yapılıp-yapılmaması bir yana hükümet yetkilileri, ülke yasalarına aykırı şekilde yapılaşmanın önünü açmaya çalışıyor.

DURUM ENDİŞE VERİCİ…

KKTC’de özellikle inşaat-yapı alanında otorite olarak kabul edilen Kıbrıs Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği ile İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) sık sık yaptıkları açıklamalarda ülkedeki yetkililerin mevcut yasalara uygun yapılaşma ve denetleme konularındaki endişe verici tutumuna dikkati çekiyor.  İki kuruluş, yetkililerin, yasalara ve ilgili meslek odalarının çalışmalarına kulak vermesini istiyor. Mühendisler; yağmurun sel taşkınına, depremin ise yıkıcı felakete dönüşmesinin; mühendislerin olası felaketlere karşı ürettiği projelere ve bunların ne oranda denetlendiğine bağlı olduğuna dikkati çekiyor.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu