KıbrısManşetSiyaset

Yok artık

Bugün işinize geldiği için demokrasinin hiç edilmesine sesinizi çıkarmazsanız, ki çıkarmadınız yarın sıra size geldiğinde, nitekim geldi ve kendi istediğiniz parti başkanını bile seçemez duruma geldiniz..

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı UBP kurultayını Faiz Sucuoğlu kazanırsa koalisyonda yokuz dedi.

Gerekçe de Türkiye’nin istemediği bir isimle çalışmazmış..

1 milletvekiline sahip partinin başkanı söylüyor bunu. Bu nasıl bir hadsizliktir, nasıl bir yüzsüzlüktür anlamak mümkün değil.

Bu her şeyden önce UBP’ye yapılan bir ayıp.

Ülkenin en köklü ve örgütlü partisine ayar vermeye yeltenen bir başka partinin mensubu Erhan Arıklı.

Sanane kardeşim.

UBP’nin başkanlık yarışı seni niye ilgilendiriyor.

Bu nasıl bir kendini bilmezliktir.

Bırak UBP’li üyeler versin bunun kararını.

Bunun takdirini yapacak olan onlar.

Sayın Arıklı belli ki  aklı sıra Ersan Beye destek verdi. Halbuki bu talihsiz açıklamayla Ersan Saner’e ciddi zararlar verebilir.

Hatta genel başkanlık elden gidebilir..

UBP seçmeni nezdinde bu hadsizlik Ersan Saner aleyhine işletebilir süreci.

Dolayısıyla hem UBP’nin hali hazırdaki genel başkanı olarak, hem de başbakan olarak Erhan Arıklı’ nın bu ifadelerini onaylamadığını net bir şekilde ortaya koyması gerekiyor Ersan Beyin..

Zira Ersan Bey genel başkanı olduğu partiye karşı bunu yapmakla sorumludur.

Hoş eğer Erhan Beyin kriteri buysa siyaset yapmaktan bir an önce vazgeçsin.

Hatta Kuzey Kıbrıs’ta siyasi partileri Meclisi hepten ortadan kaldıralım.

Bu anlayışın beslediği mantık maalesef bu!

Bundan daha sakat, daha aciz  bir bakış açısı olamaz. Siyasetin getirildiği düzey bu maalesef güzelim ülkemizde.

Kriter Türkiye istesin biz yapalım.

Bu vizyon yoksunu belli bir maksada odaklanarak Kıbrıslı Türklerin varoluş mücadelesini değersizleştirmeye yönelik olan anlayış cesaretlendiriyor Kıbrıs’a müdahaleyi, hatta davet ediyor. Açık açık “ gelin iradeye müdahale edin sizin istediğiniz kişileri seçtirin” diyor.

Türkiye müdahaleli Cumhurbaşkanlığı seçiminin, ardından UBP’de yaşanan müdahaleli kurultay süreci ve nihayetinde talimatla kurulan azınlık hükümeti ile demokrasi dışı yaşanan olayların getirdiği etki bu oldu maalesef ülkeye.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Türkiye’nin devlet olarak müdahil olduğu ve  UBP adayı lehine yapılan irade gaspına ses çıkarmayarak demokrasinin ayaklar altına alınmasına alkış tutanlar, gün geldi kendi parti kurultaylarını da yapmaktan aciz duruma düştüler.

Demem o ki değerli dostlar artık uyanın ve kendinize gelin. Demokrasimize  hepimiz sahip çıkmak zorundayız. Hangi partiye mensup olursanız olun, düşünceniz ne olursa olsun.

Neyi savunuyorsanız, neye inanıyorsanız ona inanmaya, onu savunmaya devam edin.

Fakat demokrasimize sahip çıkın.

Bugün işinize geldiği için demokrasinin hiç edilmesine sesinizi çıkarmazsanız, ki çıkarmadınız yarın sıra size geldiğinde, nitekim geldi ve kendi istediğiniz parti başkanını bile seçemez duruma geldiniz..

Hoş burada kaybeden sadece UBP de olmadı.

Kuzey Kıbrıs kaybetti, hepimiz kaybettik.

Demokrasiyi kaybettik,insan haklarını ve özgürlükleri kaybettik, iradeyi kaybettik…

Ne uğruna?

Bir hiç uğruna.

Gözünü makam ve hırs bürümüş bir güruhun sözde vatan millet ama gerçekte kişisel ikballeri için başımıza açtığı işlerdir bütün bunlar..

Diğer Haberler

Başa dön tuşu