ARTUN ÇAĞA
‘Kuzey Kıbrıs’ta Yolsuzluk Algısı 2023 Raporu’nda yine yolsuzluk ve rüşvet ön planda yer aldı
KKTC’deki iş insanlarının neredeyse tümü ülkede “yolsuzluk” yapıldığını, “rüşvetin” de giderek yaygınlaştığını savunuyor
KKTC 180 ülke arasında 140’ıncı sırada yer alırken, Güney Kıbrıs 49’uncu; Türkiye 115’inci sırada gösterildi
180 ÜLKE ARASINDA 140’INCI
Uluslararası Şeffaflık Örgütü (Transparency International, TI) kriterlerine göre hazırlanan “Kuzey Kıbrıs’ta Yolsuzluk Algısı 2022 Raporu” sonuçları dün açıklandı. Rapor, KKTC’de her geçen yıl yolsuzluk algısının daha da arttığını gösteriyor. Çalışmada ortaya çıkan veriler, KKTC’nin yolsuzlukta az gelişmiş ülkeler sınıfında yer aldığı gerçeğini biraz daha artırdı. Rapora göre, Kuzey Kıbrıs’ın 2023 Yolsuzluk Skoru 100 üzerinden 27 olarak hesaplanırken, 180 ülke arasında 140’ıncı sırada yer aldı. Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün incelediği ülkelerin “yolsuzluk algı endeksi (TI-CPI)” ortalama puanı 43 olurken, KKTC; az gelişmiş ve diktatörlükle yönetilen ülkelerle aynı sıraları paylaştı. Güney Kıbrıs listede 53 puanla 49’uncu; Türkiye 34 puanla 115’inci sırada gösterildi.
BİR ADIM İLERİ GİDİLMEDİ
Friedrich-Ebert-Stiftung (FES) Kıbrıs Ofisi ile akademisyenler Ömer Gökçekuş ve Sertaç Sonan tarafından hazırlanan raporun sunulduğu toplantı Remzi Kitabevi’nde yapıldı. FES Kıbrıs Direktörü Hubert Faustmann, yaptığı kısa konuşmada, yolsuzluğun Kuzey Kıbrıs’ta ciddi bir sorun olduğunu belirtti. Raporu akademisyen Sertaç Sonan sunarken, önceki yılla kıyaslandığında, ülkenin hem skorunun hem de sıralamasının aynı kaldığını söyledi. Ankette soruların bazıları iş insanlarına yöneltilirken, bazıları da kamu sektörünü çok iyi bilen eski bürokratlara soruldu.
YOLSUZLUK ÇOK YAYGIN
Raporda yer alan çarpıcı sonuçların bazıları ise özetle şöyle: Katılımcılar, ülkede yolsuzluğun çok yaygın ve ciddi bir sorun olduğuna inanıyor. İş insanlarının %73’ü ülkede yolsuzluk ve rüşvetin çok yaygın olduğu fikrinde. 3’te 2’sinden fazlası bir önceki yıla göre artış olduğunu söylerken, yolsuzluğun en fazla kamu ihaleleri ve izin/lisans işlemlerinde gerçekleştiğini vurguluyor. Rüşvet verdiğini de kabul eden iş insanları, kamu kaynaklarının siyasetçiler ve üst düzey memurlar tarafından istismar edildiği fikrinde.