Zeytinyağı Üreticileri ve Sanayicileri Derneği (ZEYSAN)’nin, yerli zeytinyağı sektörünü “Asalak” olarak nitelendiren Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz’e tepkisi sürüyor. Dernek Başkanı Burhan Bardak’ın GIYNIK Gazetesine yaptığı açıklamanın ardından dernek yönetimi bir de yazılı açıklamayla Deniz’i eleştirdi. Açıklamada, Turgay Deniz’in sözleri için “Büyük cahillik” ifadesi kullanıldı.
Ticaret Odası Başkanı tarafından hedef gösterildiklerini belirten dernek, kendilerinin 450-500 liraya teslim ettiği ürünlerin fiyatının market raflarında nasıl olup da 1000 TL’ye yükseldiğini sorguladı. Açıklamada yerli zeytinyağı üreticilerinin ekonomik ve kültürel kalkınmaya katkı sağladığı vurgulanarak “İnadına üretim” denildi.
ZEYSAN’ın açıklamasında şu görüşlere yer verildi:
“4000 yıldır dünyaya zeytin ve zeytinyağını tanıtıp dağıtan ülkenin Ticaret Odası Başkanı ‘zeytinyağı üretmeyin’ dedi. Binlerce üreticinin geçimini sağladığı, ekonomik ve kültürel kalkınma sağladığı zeytin ve zeytinyağı sektörü katma değeri düşük ithalat zihniyetçisi Ticaret Odası Başkanı tarafından hedef gösterildi.
Değirmenlerin marketlere, kalitesine göre 450-550 TL’ye tedarik ettikleri zeytinyağları 3-6 ay vadeli çeklere rağmen raflarda tüketicilere 1000 TL’yi bulabilen fiyatlara yer almaktadır. Kendi temsil ettiği süpermarket sektörünün bu denli yüksek kâr marjlarına, taş atmış yorulmuşçasına yüksekten koyduğu kâr marjlarına, tüketiciden nakit veya kredi kâr ödenmelerine rağmen 6 aya varan çeklerle ödeme yapan marketlerin %100 kâr marjlarına ses çıkarmayan KTTO Başkanı şimdi de bin bir zorluk, pahalı girdi maliyetleri ve ayni kalite ürün üretebilen ülkelerde olan hiçbir prim ve desteğin yanına yaklaşmayan şartlara rağmen üretimden kopmadan gelişmeye çalışan sektöre yine açgözlülükle el uzatıyor. Soruyoruz bu ülkede pahalılığın sebebi yüksek kâr marjlarına rağmen uzun vadeli ödeme koşulları sunan süpermarketlere neden ses çıkarılmıyor? Tüm ülkeyi ithalat şirketlerinin şoförü, dağıtımcısı durumuna sokan bu zihniyeti kınıyoruz.
Bu zihniyetin hedef almadığı hemen hemen tek sektör kalan, adada doğal kaynak ve ortamı hazır bulunan nadir ürünlerden biri olan, bir zeytincilik kalmıştı, şimdi ona sıra geldi. Madem ithalat çok faydalı, soruyoruz? Nasıl ve neden Güney Kıbrıs’ta ayni ürünler bizden daha ucuz, hem de 1-2 kalem değil onlarca; Nescafe, erkek temizlik ürünleri, kadın temizlik ürünleri, bisküvi, kola çeşitleri, alkol çeşitleri hatta kuzeyden güneye giden ürünler bile daha ucuz. Ambargo koşullarında, asgari ücretin kişi başı milli gelire oranı kıyaslaması yapıldığında, çıkarılan ürünün kalite kıyası yapıldığı zaman kimin daha ekonomik fiyatlara ürünü üretebildiği ortada, hele de stratejik ve ülkeyle bağdaşmış bir üründe, sektörde.
Ama bizler biliyoruz bu açıklamaların kimler tarafından ne amaçlarla servis edildiğini. Bu yüzden bizler üretmekten vazgeçmeyecek, tam aksine üretimin verimliliğinin artması için daha iyi ve gelişmiş koşullarda üretim yapabilmek için sektörün içerisinde yer alan çürük yumurtaların üstüne gidecek regülasyon için çabalamaya devam edeceğiz. İnadına üretim!”
