Güney’deki fiyatlar çok yavaş yükseliyor

Güney Kıbrıs, 2008’de yaşanan küresel konut krizinde gerileyen gayrimenkul fiyatlarına hala ulaşamadı

Hazırlanan bir rapora göre Güney’in emlak piyasası 13 yılda kaybedilen zeminin %87’sini geri kazandı

2008 KRİZİNDE DRAMATİK DÜŞÜŞLER YAŞANMIŞTI… Derecelendirme kuruluşu DBRS’in bir raporuna göre Güney Kıbrıs’taki emlak fiyatları 2008 yılında yaşanan küresel konut krizinden sonra oldukça yavaş bir yükseliş eğiliminde. 2008 krizinde Güney’in emlak fiyatlarında dramatik düşüşler kaydedilmişti. DBRS, yakın tarihli bir raporda Güney Kıbrıs ile İspanya, İrlanda, İtalya, Yunanistan ve Portekiz’deki emlak piyasalarını değerlendirdi. 2008’in ilk çeyreğinden sonra, bu altı ülkenin tamamında emlak fiyatlarında ciddi düşüşler yaşanmıştı.

13 YILDA ESKİ FİYATLARIN %87’Sİ GERİ KAZANILDI… DBRS’ye göre, Güney Kıbrıs emlak piyasası 13 yılda kaybedilen zeminin %87’sini geri kazandı. Yunanistan piyasası ise bugüne kadar 2008 ve sonraki zorlu süreçte kaybedilen zeminin %69’unu geri kazanabildi. Fiyatların şu anda 2008’dekinden daha yüksek olması ve o yılın %148,8’ine ulaşması nedeniyle en yüksek toparlanmayı Portekiz’in kaydettiği belirtildi. İrlanda, 2008’in ilk çeyreğine kıyasla 2013’te yaklaşık %46,0’lık daha keskin bir düşüş kaydetmesine rağmen, takip eden yıllarda önemli bir toparlanma gösterdi. İrlanda’daki fiyatlar 2008 fiyat seviyelerinin %87’sine ulaşmayı başardı ancak, hala söz konusu yılın fiyatları yakalanamadı.

TGA’NIN ÇOĞUNLUĞU GAYRİMENKUL DESTEKLİ… İspanya’da emlak fiyatları, 2014’te %63,4’e düştükten sonra kademeli olarak 2008 fiyatlarına %85 oranında yaklaştı. İtalya’da fiyatlardaki düşüş 2011’den itibaren yavaşladı ancak, 2019’daki en düşük seviyesine ulaştıktan sonra, kademeli olarak 2008 yılının 1. Çeyrek fiyatlarına yaklaşık %86 oranında yaklaştı. DBRS ayrıca, bu altı ülkedeki gayrimenkul varlıklarına karşı bankaların sorunlu kredilere (tahsili gecikmiş alacaklar-TGA) maruz kalmasına da değindi. İtalya ve Portekiz’den farklı olarak Güney Kıbrıs, Yunanistan ve İrlanda’daki takipteki kredilerin çoğunluğu gayrimenkul varlıklarla destekleniyor. İtalya ve Portekiz’de ise takipteki alacakların çoğunluğu işletmelere ait.