FutbolKıbrısManşetSporToplum

Âşka Vedâ ve YAK

Son sözüm de mekânlarında kahve ikram eden değerli büyüklerime; ‘Çok yaşayın ve de siz de görün’ değerli dostlar. İnşallah da Ünsallar, Ermanlar, Vedatlar, Yırtıcılar, Kahveciler, Karayeller, Pehlivanlar, Küçükler ve diğer YAK’lı rahmetliler tekrardan gündeme gelir

Zât-ı muhteremle ilk kez Ankara Rüzgarlı Sokak’taki tiyatro salonu girişinde tanışmıştık. Özellikle hipnoz tadındaki ses tonu ve kırlaşmaya aday saçları ile zaten en baştan kazanan bir mizacı vardı. Can Dündar; Şimdilerde gurbette kaçak yaşamakta bîtap. Son okuduğum kitabıysa “Aşka Veda” adlı bir aşk çıkmazı vesselâm.

Bir nefeste okuduk biz de; “Aşk devrimcidir. Otorite, düzen, nizam tanımaz. Coşkuyla çarpan kalbin yarattığı etkiye hiçbir direnç dayanamaz. Sınırlar harp içindir, aşk sınırdan anlamaz. Yaş, sosyal statü, renk, ırk, cins, dil, mezhep, milliyet farkı, tutkuya mâni olamaz. İki yürek tutuştu mu, onları dizginleyen çitler, bariyerler, örfler, âdetler, ilkeler tutuşur. Seven iki yürek, ayrılmaya zorlandıkça birleşir. Aşk, yalnızca içerden yıkılabilen bir kaledir. Sadece âşıkların birbirini yemesiyle yok olur” diyordu kitabının önsözünde. İlgili satırları okurken dirseğime kadar uzanan asma yaprakları, elimde bankanın numara sayacı, dilimde sade Con ve kulağımda ise Yenicami’nin bir zamanlar ‘ağları delen’ ihtiyarlarının vizilemeleri vardı. Asırlık çınarlar hep bir ağızdan çok bir şey istemiyorlardı.

Geçenlerde kulüpteydik; Sadece ‘sivil başkaldırıya’ katkı koyan geçmiş başkan ve yöneticilerin ruhlarını yâd etmek adına anı turnuvalarıyla, en azından hiç yoktan genç kartallara rahmetlileri (veya yaşayanları) tanıtmak. Yönetimler bu yolda bayağı yol almışlar ama hâlâ memnun olmayan amcalar var. Hatta yanı başımda oturan amca; “Aha bu yüzden çok sevdiğim, gölgesinde büyüdüğüm ve sayesinde iş bulup ekmek yediğim kulübüme artık daha da aidat vermek bile içimden gelmez” dedi. Olabilir, herkesin derdi başından aşkın ama kulüp asması altında sürekli olarak bulunan büyüklerimizin de bu aralar tek derdi bu galiba. Zira orada oturanlar da “Öküz öldü ortaklık bozuldu ve de unutulduk artık” modunda bir havaları vardı. Neyse, elçiye zevâl olmaz. Değerli yönetici dostlar; Akademi işleri mükemmel ama A1’de maalesef yıllardır zirveden uzak bir YAK var.

Son sözüm de mekânlarında kahve ikram eden değerli büyüklerime; ‘Çok yaşayın ve de siz de görün’ değerli dostlar. İnşallah da Ünsallar, Ermanlar, Vedatlar, Yırtıcılar, Kahveciler, Karayeller, Pehlivanlar, Küçükler ve diğer YAK’lı rahmetliler tekrardan gündeme gelir. Allah’tan gani gani rahmetle ve de özellikle de vefayla. Aksi takdirde Can Dündar’ın da belirttiği gibi; “Aşk, yalnızca içerden yıkılabilen bir kaledir. Sadece âşıkların birbirini yemesiyle yok olur”. Mesaj tetikçiliği bizden, icra sizden. Bu YAK’a daha çok destek vermek lâzım.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu