GenelManşetTürkiye

Azra’yı katleden caniden kan donduran ifadeler! En ince detayına kadar her şeyi anlattı

Antalya'da 21 yaşındaki Azra Gülendam Haytaoğlu'nu öldürüp, cesedini 13 parçaya ayıran sanığın yargılanmasına başladı. Azra hakkında "Zayıftı, hastaydı, direnemedi" diyen M.M.A, kan donduran ifadelerde bulunarak "Evdeki bıçakla maktulün başını kestim. Sonra başını çöp poşetine koydum. İki gün önce hayata bağlamak istediğim insanın artık başını taşıyordum" dedi.

Antalya’da 21 yaşındaki Azra Gülendam Haytaoğlu’nu öldürüp, cesedini 13 parçaya ayıran sanığın yargılanmasına başladı. Azra hakkında “Zayıftı, hastaydı, direnemedi” diyen M.M.A, kan donduran ifadelerde bulunarak “Evdeki bıçakla maktulün başını kestim. Sonra başını çöp poşetine koydum. İki gün önce hayata bağlamak istediğim insanın artık başını taşıyordum” dedi.

Antalya’da 28 Temmuz’da kaybolduktan sonra 5 gün sonra iş insanı M.M.A. tarafından cinayete kurban gittiği belirlenen 21 yaşındaki Azra Gülendam Haytaoğlu’nun ilk duruşması başladı. Antalya Adliyesi 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan M.M., SEGBİS üzerinden katıldı.

AVUKATLARDAN DURUŞMAYA YOĞUN TALEP

M.M.A.’yı mahkemede avukatı ve bir yakını temsil etti. Duruşmaya Azra’nın ablası Ezgi Haytaoplu, babası Mustafa, annesi Mezide Haytaoğlu ve 30’dan fazla avukat katıldı. Duruşma öncesi avukatların duruşmaya yoğun talep göstermesi zaman zaman izdihama neden oldu. Duruşmaya Antalya’nın yanı sıra, Ankara, Adana, Isparta, Aydın, Osmaniye barolarından temsilci gönderilerek, müdahil taleplerinde bulunuldu. Duruşma öncesi müşteki ve sanık vekillerinin yayın yasağı getirilmesi talepleri kabul edilmedi.

SANIK SAVUNMA YAPTI

Mahkeme başkanı sanığa ‘kasten insan öldürme’, ‘hırsızlık’ ve ‘cinsel saldırı’ suçlarından yargılandığını hatırlatması üzerine sanık savunmasını yaptı. Yaşananları gözyaşları içinde anlatan gayrimenkul sektöründe çalışan iş insanı 48 yaşındaki M.M.A., Antalya’dan Isparta’ya taşındığını belirterek, boşandığını ve 2 oğlu olduğunu dile getirdi.

“GİTTİĞİM KAFEDE ÇALIŞIYORDU”

Ortalama gelirinin 10-15 bin TL civarında olduğunu ve sabıka kaydı bulunmadığını kaydeden M.M.A., “Çok üzgünüm, pişmanım. Aramızda cinsel bir temas geçmedi. İşe almak için görüştüm. Çalışma arkadaşım, kardeşimdir. Benim çocuğum yaşındadır. Çok üzgünüm, böyle bir şey yaşanmasını istemezdik. Telefonunu hırsızlık amaçlı almadım. Benimle ilişkilendirmesin diye alıp kırdım ve nehre attım. Azra’yı Kurban Bayramı öncesi bir kafede tanıdım. Oturduğum mahalleye yakın bir kafeteryada servis elemanı olarak çalışıyordu. Bizim eve yakındı. Konuştuk, öğrenci olduğunu, burada çalıştığını söyledi. Ben de ona iş yerimden bahsettim. Çalışma saatlerini söyledi. Gayrimenkul sektöründe ev satabilmek, öğrencilere ev kiralayabilmek için Azra’ya böyle bir işte çalışıp çalışamayacağını sordum” dedi.

“BULUŞUP YAPACAĞI İŞ HAKKINDA BİLGİ VERDİM”

Azra ile iki kere yüz yüze konuştuklarını ve bir de Kurban Bayramı’nda mesajlaştıklarını anlatan M.M.A., “Azra’yı işe almak için arayacaktım ama arkadaşım S.S., Azra’nın Kovid-19 olduğunu söyledi. Ben de Azra’yı arayarak bir ihtiyacının olup olmadığını sordum. Bana, ‘5 gündür hastayım. Çok ağrılarım var. Ölmek istiyorum’ diyerek sesli mesaj attı. Ben de kendisine mesaj attım. İlaçlarını alıp evine bırakabileceğimi söyledim. Azra bana konum attı. Süleyman’ın yanından ayrılarak akaryakıt istasyonuna gittim. Azra’nın yanında arkadaşı vardı. Onunla vedalaşıp arabama bindi. Çorba içmek istedi, gittik. Bulaşıcı hastalığı vardı. İkimizde de maske vardı. Sahile indik. Orada elini yüzünü yıkadı. Güzeloba’ya doğru araçla gittik. Sohbet ettik. Yapacağı iş ile ilgili bilgi verdim. Yolda arabada kahve içtik. Reçetesinin olduğunu söyleyince nöbetçi eczaneye gittik. Reçetenin fotoğrafını da bana attı. Gece 00.30 sıralarında ilaçları ile birlikte vitamin aldım. Bana teşekkür etti. Bana yorgun olduğunu söyleyince onu bırakabileceğimi söyledim. Sonra kendisini aldığım yere geri götürdüm” diye konuştu.

“‘BENDE KALABİLİRSİN’ DEDİM”

Azra’nın evde kalmak istemediğini, arkadaşında kalmak istediğini ama arkadaşından olumsuz yanıt alınca, Azra’ya bende kalabilirsin dediğini anlatan M.M.A, “Bende kalabilirsin dedim. Saat 01.30 sıralarında maktule ile evime gittik. Eczaneden aldığımız ağrı kesici ilacı arabada unuttuğunu söyledi. Aşağıya inip alabileceğini söyledim. O da gerek olmadığını söyledi. Sonra maktule ilacı yutmak için su verdim. Ateşini ölçtük. 38,5 gibi ateşi çıktı. Nerede yatmak istediğini sordum. Annesinde kalan oğlumun odasında yatabileceğini söyledim. Salonda yatmak istediğini söyledi. Ben de kendi odama geçtim. O da salonda uyuyordu. Odamda alkol ve uyuşturucu madde aldım. Televizyon izledim, müzik dinledim. Sabaha doğru 05.00-06.00 gibi uyandım. Arabadan ağrı kesici aldım. Kapı sesinden Azra uyanmıştı. Azra’nın yanına oturdum ve elimle ateşine baktım. Nereden geldiğimi sordu. Ben de ilacı arabadan aldığımı söyledim. Tekrar uyudu. Ben de odama döndüm ve alkol almaya devam ettim. 08.30 sıralarında gelen arkadaşa iş yerinin anahtarını verdim. Yine uyudum” dedi.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu