KıbrısManşetSiyaset

Bu anlayış bizi dünyadan koparmaya çalışıyor

Oysa Jane Lute, Kıbrıs’a gelmiş olsaydı iki tarafla görüşme fırsatı bularak, BM Genel Kurulunun açılışı nedeniyle de New York'ta bulunacak olan ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üye ülkelerin temsilcileri ile ayrı ayrı görüşecek olan iki liderin BMGS ile üçlü bir toplantı yapması için bir zemin oluşacaktı..

Türkiye’nin bugün AB hedefi devam ediyor.

Bu yönde de ciddi bir diplomasi yürütülmektedir. Kısacası demem o ki Türkiye Cumhuriyeti de AB’ye girebilmek için büyük çaba harcıyor.

Hal böyleyken KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın duygusal yaklaşımları gerçekten aklın alacağı bir noktada değil.

Bakın Türkiye ziyaretinde neler söyledi Cumhurbaşkanı Ersin Tatar..

“Cumhurbaşkanı olduktan sonra artık Kıbrıs’ta yan yana yaşayan iki devletten bahsediyoruz.”

Peki kimler  bahsediyor bunu?

Garantör Türkiye ve KKTC.

Başka bahseden var mı?

Yok..

Hiçbir zaman da olmayacak.

Kıbrıs’ta mevcut durumda zaten halihazırda 2 ayrı devlet yok mu?

Eğer arzu edilen buysa.

Kıbrıs Cumhuriyeti, ki bizim de kurucu ortak olduğumuz bir devlettir. Uluslararası tanınırlığı olan, uluslararası hukuka dahil olan, AB üyesi bir devlet.

Bir de KKTC var.

Türkiye’nin dahi istenilen düzeyde tanımadığı, uluslararası toplumdan kabul görmeyen, tanınırlığı bulunmayan, uluslararası hukukun dışında kalan, Türkiye’nin bir alt yönetimi olarak bilinen kendi kendine bir devlet..

Devam ediyoruz.

“ Federasyon, medereasyon, Rumlarla bir ortaklık artık geride kalmıştır. Onlar, hiçbir zaman kabul görmemiştir. Çünkü Rumlar, Türklerin iyi niyetlerini her zaman ellerinin tersiyle itmiştir. Haliyle artık egemen eşitliğe dayalı, iki devlet temelinde, yani iki devletin iş birliğinde anlaşma olacaksa olsun. Çünkü oynanan oyun, Kıbrıs’ı tamamıyla Avrupa Birliği’ne almak. Kıbrıs federal cumhuriyeti bağlamında, kuzeyiyle güneyiyle Avrupa Birliği’nde, bizleri de Türkiye’den kopartmak”

Bu ifadeler bir devlet adamına ait olamaz.

Bilgiden yoksun, diplomasi kültüründen uzak, tamamen duygusal reflekslerle söylenmiş boş ifadeler..

Türkiye’nin AB hedefi bugün devam ederken, Türkiye AB’ye girmek için mücadele verirken KKTC Cumhurbaşkanı  Tatar federal çözümde güneyi, kuzeyi hepsini AB’ye alarak bizi Türkiye’den koparacaklar diyor.. Oysa  Kıbrıslı Türkler zaten AB yurttaşı.Akıl  almaz saçma sapan günlerden geçiyoruz.

Sayın Tatar da daha düne kadar kendisi Osmanlı fantezisinin etkisi altında farkında olmasa da aynı statüde idi..

Yani düne kadar öyleydi.

Sanırım artık değil.

Peki Ersin Tatar’ın bu ifadelerinden ne anlıyoruz? Şimdi anladıklarımızı alt alta sıralayalım.

Ersin Bey Türkiye’den aldığı destekle Kıbrıs’ta bir çözüm istemiyor.

Dolayısıyla mevcut durumun devam etmesi ve kalıcı olması için Türkiye’nin iktidarı ile birlikte bütün şartları zorluyorlar.

Bunun için de aklın yolu olan diplomasi kanalını tıkayan bir anlayış geliştirdiler.

Bildiğiniz üzere  BM üst düzey görevlisi Jane Holl Lute  önümüzdeki günlerde Kıbrıs’a gelecekti.

Lakin maalesef önceden planlanan bu ziyaret gerçekleşmiyor.

Peki sebep?

Diyalog zemini bulunmamasından dolayı..

Nasıl yani?

Şöyle ki  Kıbrıs Türk tarafı,  Rum tarafı ile diyalog kurup istişarede bulunmayı reddediyor…

Kısacası Kıbrıs Türk tarafı diyalog kapısını kapalı tutuyor.

Oysa Jane Lute, Kıbrıs’a gelmiş olsaydı iki tarafla görüşme fırsatı bularak, BM Genel Kurulunun açılışı nedeniyle de New York’ta bulunacak olan ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üye ülkelerin temsilcileri ile ayrı ayrı görüşecek olan iki liderin BMGS ile üçlü bir toplantı yapması için bir zemin oluşacaktı..

Lakin görünen o ki Kıbrıs Türk tarafı şu anda buna yaklaşmıyor. Görüşme zemini yok diyerek  Kıbrıs Rum tarafı ile hem ikili hem de üçlü görüşme yapmaya karşı çıkıyor..

Diğer Haberler

Başa dön tuşu