EkonomiKıbrısManşetSağlıkSiyaset

Çözümden kaçan taraf durumuna düşmek, Kıbrıs Türk toplumunun zerre kadar işine gelmez!

Bizim de, Türkiye’nin de, Rum tarafının da, dilerse başka ülkelerden inşaat şirketlerinin de ortaklıkları yaşama geçirilsin; “anlayanların dediğine bakarsak”, orada tüm KKTC’yi ihya edecek en az 10 yıllık iş var

Bilgi kirliliğini önlemek lazım.

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin kararlarını dinlemek lazım.

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi, hem hükümetin hem de ülkenin ekonomik anlamda çıkmazda olduğunu bir miktar daha fazla dikkate alması lazım.

Muhalefet ve iktidarın, özellikle koronavirüs konusunda kavga değil, işbirliği yapması lazım.

-*-*-

Okuduklarımız ve bu okuduklarımızdan anladığımız kadarıyla, bu mesele yani Covid 19 sorunu, “an bir mutasyon” olmadığı takdirde, daha yıllar boyu bizimle olacak…

-*-*-

Ve yine anladığımız kadarıyla mesafeye, hijyene, maskeye yani kişisel tedbirlere bundan sonraki yaşantımızda da dikkat edeceğiz…

Markete veya bir iş yerine girerken ateşimiz ölçülecek; bir masada oturup toplantı, sohbet veya iş yaparken ya da kahve içerken, çok daha fazla tedbirli olacağız…

Evet, bir miktar sosyal yaşantımız olumsuz yönde etkilenecek; belki daha tek başına mutluluklar aramanın yolunu, yordamını keşfedeceğiz…

-*-*-

Ama şu bir gerçek ki; daha fazla kapanmayı, daha fazla karantinayı mevcut ekonomik şartlarda kaldırabilecek bir gücümüz bulunmuyor…

Turist gelmeli, öğrenci gelmeli, iş yerleri satış yapabilmeli, oteller açılmalı, uçaklar uçmalı, seyahat acenteleri çalışmalı, makinistler, kaportacılar, elektrikçiler, tamirciler, inşaatçılar çalışabilmeli.

-*-*-

Belki bir süre daha biz Güney’e geçmemeliyiz; bilemiyorum ama Güney’den gelişler başlamalı… Bizim işçiler, o tarafa gidebilmeli…

Türkiye’den özellikle “öğrenci ve kumarsever” gelişlerine bir denetim, bir kontrol, bir tedbirle izin verilmeli…

-*-*-

“Bir hafta daha kapalı kalalım…” mı diyorsunuz?

Hatta haydi bir ay daha kapanalım!

Tamam da, “bizde bitirsek de bu mereti, ilanihaye Dünya’dan kimse gelmeyecek mi?”

-*-*-

Kuzey Kıbrıs ile Kuzey Kore’yi karıştırmayın!

Onların başkanı Kim Jong-un!

Bizim başkan; “Kuzey Koreliler gibi söylersek”, “Er – Sin Ta – tar”…

Er Sin-un değil!

Şaka yapıyorum elbette ve  yapmaya çalıştığım; tedbirleri nasıl daha yüksek seviyeye çekebileceğimiz konusuna dikkatinizi çekebilmektir…

-*-*-

Evet, kafayı yiyoruz…

Şu anda devletten maaş alanlar her hangi bir sıkıntıya uğramış değil…

Ama daha kaç hafta veya kaç ay, “devletin maliyesi gelirsiz kalabilir ki?”…

Tekerlek ya da çark dönmeli!

-*-*-

Ve bu işin sadece Türkiye ve Türkiye’nin “verirmiş gibi yaptığı” nakdi yardımlarla süremeyeceği görülmeli.

Kıbrıs sorununun çözülmemesi için değil; kesinlikle çözülmesi için uğraş verilmeli.

-*-*-

“Para için devletimizden vazgeçemeyiz” mi diyeceksiniz?

Geçin bu palavraları!

Uğraşmayın artık bu taş devrinden kalma saçmalıklarla!

-*-*-

Maraş’ta çözüm mü istiyorsunuz?

Evet istiyorsanız, Maraş’ı paraya çevirin!

Nasıl mı?

Yasal hak sahiplerine çağrı yapın, derhal gelsinler…

İnşaatlar hemen başlasın.

Bizim de, Türkiye’nin de, Rum tarafının da, dilerse başka ülkelerden inşaat şirketlerinin de ortaklıkları yaşama geçirilsin; “anlayanların dediğine bakarsak”, orada tüm KKTC’yi ihya edecek en az 10 yıllık iş var…

Daha farklı bir ifadeyle söyleyecek olursak; o işte ekmek var, ekmek!

-*-*-

“Tek yol federal çözümdür veya tek çözüm şekli egemen eşit iki devlettir” kavgasından da, bütünlüklü çözüm iddiasından da azıcık geri durun kardeşim…

Eveeet, Kudret Özersay’ın da dediği gibi!

Haaaa inancınız mı zedelendi?

E benimki de zedeleniyor; bana göre de tek çözüm modeli “üniter devlettir”; “tıpkı Türkiye gibi, benim ülkem de bölünmezdir” mesela…

-*-*-

Ama duygularınızı bastırın, aklınızı azıcık çalıştırın!

Bu ülkeye turist gelmeli!

Covid 19 bitse de bitmese de gelmeli…

Nasıl gelecek peki?

Ercan’dan mı?

O Ercan ki milyarlar harcandı, rüşvetler havada uçuştu neyse…

Girmeyelim o konulara!

Ama soralım: Tüm Dünya ile kavga ederek mi Ercan’a uçuş sağlayacaksınız?

-*-*-

Azerbaycan’dan uçuş bekleyeniniz var mı?

Varsa, iyi araştırın derim.

Libya’dan turist bekleyeniniz var mı?

Gaza gelmeyin derim!

-*-*-

Ve kredi…

Yani sıcak para…

Hemen şimdi lazım değil mi?

Nereden bulacaksınız?

Nasıl bulacaksınız?

-*-*-

En başta yazdıklarımızı tekrar edelim:

Bilgi kirliliğini önlemek lazım.

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin kararlarını dinlemek lazım.

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi, hem hükümetin hem de ülkenin ekonomik anlamda çıkmazda olduğunu bir miktar daha fazla dikkate alması lazım.

Muhalefet ve iktidarın, özellikle koronavirüs konusunda kavga değil, işbirliği yapması lazım.

Ama unutmayalım; Dünya ile iç içe olmanın kurallarına da uyalım!

Bu kurallar, “çözümse”, bunu kavgayla, cesurlanmayla, şahinlikle değil; hele hele masadan kaçan taraf durumuna düşerek hiç değil; akıl ve mantık dolu; dostluk ve barış içeren formüllerle; tehditler yağdırarak değil, zeytin dallarıyla sağlanabilir.

Cümle uzun mu oldu?

Alın size kısaltılmış özet;

“Çözümden kaçan taraf durumuna düşmek, Kıbrıs Türk toplumunun zerre kadar işine gelmez!”

 

-*-*-

Bir özet daha:

Herkes kendi Covid 19 tedbirini kendi alacak.

Yavaş yavaş da olsa açılacağız.

Kıbrıs sorunu da çözülecek!

O kadar!

Diğer Haberler

Başa dön tuşu