Erdoğan ‘Gezi’yi hedef aldı: ‘Bunlar sürtük!’
TC Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu. Erdoğan, 9. yılında 'Gezi'yi hedef alarak, "Bunların derdi çevre değil, ağaç değil, ideolojik saplantılarına çevreyi malzeme yapanların maskesi bir kez daha düşmüştür" dedi.
TC Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu. Erdoğan, 9. yılında ‘Gezi’yi hedef alarak, “Bunların derdi çevre değil, ağaç değil, ideolojik saplantılarına çevreyi malzeme yapanların maskesi bir kez daha düşmüştür” dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu
Erdoğan’ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
“Ülkemizin önünü açan, ufkunu aydınlatan yasama çalışmalarına verdiğiniz katkılardan dolayı teşekkür ediyorum. Samimi çalışmalarınızı takdirle takip ediyorum. TBMM ne kadar verimli ve etkin çalışırsa ülkemiz hedeflerine o derece hızlı yaklaşır.
TUSAŞ tesisini hizmete açtık, Konya-Karaman YHT’yi hizmete sunduk, organize sanayi bölgeleri eğitim merkezlerini hizmete açtık, Söke’de en büyük kağıt fabrikasını açtık, Giresun’da afet konutlarını teslim ettik, 1915 Çanakkale Köprüsü’nü hizmete sunduk, Tokat Havaalanı’nı açtık, Faselis Tüneli’ni açtık, İdlib’de ve diğer bölgelerde 100 bin briket evden tamamlananlarını açtık, Rize-Artvin Havalimanı’nın açılış töreninin gururunu paylaştık.
İstanbul’un Fethi’nin 569. yıldönümü coşkusunu Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi müjdesiyle ve 560 bin kişinin, resmi rakam veriyorum, katılımıyla paylaştık
İstanbul’a sahip çıkılacak bir emanet yerine talan edilecek bir nimet olarak bakanlar sadece fethin sırrını değil, sadece Osmanlı’yı değil, Cumhuriyet’i de anlayamaz bugün bizim yaptıklarımızı da anlayamaz.
AYASOFYA’NIN AÇILMASI
Tarih fethettiğimiz her yerde güveni, huzuru hakim kılmak için verdiğimiz mücadelenin şahididir. Bugün de bayrağımızı dalgalandırdığımız her yeri esenlik yurdu haline getirmenin mücadelesini veriyoruz. Ayasofya’yı 84 yıl sonra asli hüviyetine yeniden kavuşturarak fethin bağrında açılan yarayı Allah’a hamdolsun kapattık. Ayasofya, İstanbul’un kalbinde yükselen sancak olarak medeniyetimizdeki yerini tekrar almıştır.
Fatih’ten itibaren uzunca bir vakittir harap vaziyetteki İstanbul’un kısa zamanda büyüleyici bir güzelliğe büründürülmesi Avrupalıların da ufkunu genişletmiştir. Rönesans’ın izini takip ettiğinizde kendinizi bu topraklarda bulursunuz
ATATÜRK HAVALİMANI’NIN MİLLET BAHÇESİ YAPILMASI
Ana muhalefet ‘Bunlar kaçkın, bunları buraya alamayız’ diyor. ‘Geldiğimizde bunları geldikleri yere göndereceğiz’ diyor. Aramızdaki fark bu, bunlar gayri medeni. İstanbul’a ne yapsak, hangi hizmeti getirsek borcumuzu ödeyemeyiz.
Adını Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi oalrak tescillediğimiz eser şehrin bir vahası olarak insanımıza hizmet verecek. İstanbul Havalimanı ülkemizin yüz akı olarak faaliyetlerine devam ediyor. Atatürk Havalimanı ise kısmen bu vasfını sürdürüyor, sürdürecek. Yurtiçi ve yurtdışı seyahatlerimizde Atatürk Havalimanı’nı kullanıyoruz. Havalimanı içindeki Acil Durum Hastanesi’ne yapılan uçuşlar da buradaki pistten gerçekleşiyor.
Biz Atatürk Havalimanı’na 1006 odalı Şehir Hastanesi yaptık. 3 ayda yaptık. Ana muhalefetin hal binasını hastane diye takdim etmek suretiyle milleti aldatma yarışı içinde değiliz. Onlara o yakışır, bize de 3 ayda 1006 odalı hastane yapmak yakışır. Bu hastane içindeki MR’ı ile her şeyi ile eksiksiz sayılabilecek bir hastaneyi yaptık. Yurtdışında ölüme terkedilen vatandaşlarımız vardı ya ambulans uçakla aldık, getirdik, tedavileri devam ediyor. Almanya’da yaşlı ama bunun için ölüm baki dedikleri bir hastamız var, Bakanımız takip ediyordur, televizyonda gördüm, duydum. Biz elimizden geleni yapacağız. Biz Batılı’nın yaptığı gibi ölümü gözleyenlerden değiliz. Kalkıp bir hasta için entübedir, her an gidebilir diye ağıtlar yakmayız.
YAP-İŞLET-DEVRET
İstanbul Atatürk Havalimanı’nı eski fonksiyonuyla devam ettirmeye çalışmak İstanbullulara haksızlık olacaktı. Türkiye’nin ve İstanbul’un daha uygun bir yerde yeni bir havalimanına ihtiyacı vardı. Yap-işlet-devret yöntemiyle Hazine’ye yük getirmeden ülkemize kazandırdık. Bu havalimanımız dünyada ilklerden, modern, lüks. Bu havalimanımızı daha da geliştiriyoruz. Yolcuların otel ihtiyacı için de gerekli desteği vereceğiz. Pistlerdeki eksiği de giderecekler. İGA belki de dünyada bir numara olacak. Kargo kısmı Atatürk Havalimanı olan yeni havalimanımızı büyütmeye devam ediyoruz.
Atatürk Havalimanı bölgesine 345 bin fidan dikiyoruz. 350 yaşında bir zeytin ağacının dikimini yaptık. Oraya farklı bir onur kazandırıyoruz. 560 bin kişinin katılımıyla gerçekleştirdiğimiz bu program Bay Kemal dikkat et, ‘Zulüm 1453’te başladı’ dediniz. Senin avanen duvarlara bunları yazdı. Dünyanın hiçbir yerinde bir şehre böyle bir yeşil alan kazandırılması projesine karşı çıkacak aklı başında tek bir kişi bulamazsınız. Ülkemizde birileri böyle bir hizmeti dahi siyasi husumet aracı haline getirecek kadar akıllarını kaybetmişlerdir. İşi çevrenin korunmasını savunmak olan pek çok kuruluş var. Bunlar çevrecilik adına bizim yaptığımız her projede karşımıza dikilmişlerdir. Beklerdik ki aynı çevreler Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi projesinde yanımızda olsun. Millet bahçesi tartışmalarında bırakın eylemi en küçük ses çıktığını duydunuz mu? Duyamazsınız. Bunların derdi çevre, ağaç değil. Bu ülkede bizden daha samimi çevreci de yoktur. Önümüzdeki yıl fethin 570. yıldönümü törenlerini Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nin tamamlanan kısımları üzerinde yaparak bu kifayetsiz muhterislere hakettikleri cevabı bir kez daha vereceğiz.
İşi çevrenin korunmasını savunmak olan pek çok kuruluş var. Bunlar çevrecilik adına bizim yaptığımız her projede karşımıza dikilmişlerdir. Beklerdik ki aynı çevreler Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi projesinde yanımızda olsun. Millet bahçesi tartışmalarında bırakın eylemi en küçük ses çıktığını duydunuz mu? Duyamazsınız. Bunların derdi çevre, ağaç değil. Bunların derdi kendi yaşam biçimi dayatmalarına çevreyi maske yapanların maskesi düşmüştür. Bu ülkede bizden daha samimi çevreci de yoktur. Önümüzdeki yıl fethin 570. yıldönümü törenlerini Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nin tamamlanan kısımları üzerinde yaparak bu kifayetsiz muhterislere hakettikleri cevabı bir kez daha vereceğiz.
KILIÇDAROĞLU’NU HEDEF ALDI
Kılıçdaroğlu Van’da aklınca Kandil’e selam çakıyor. Terör örgütünün ağzıyla konuşuyor. Van’ı depremden sonra yeniden inşa ettiğimizden haberi yok. Sen oraya kaç kere gittin? Bugüne kadar biz Van’a takribi olarak en az 35 milyar harcama yaptık. Kağıthane’ye Kağıttepe dediği gibi buraya da başka bir şey söyler. Haritadaki yerini bile gösteremez. Anlamaz bu işlerden. Kendi belediye başkanlarının güya hizmetlerini anlatırken öyle rakamlar veriyor ki toplamı bizim bir ilçe belediyemizin toplamına yaptıklarına denk gelmiyor. Kimseyi ayrım yapmadan veriyoruz dediği sosyal desteklerin toplamı bizim bir ilçe seviyesine çıkamıyor.
“İSTANBUL’A SUYU BİZ GÖTÜRDÜK”
PKK örgütünün uzantısı olanlar Van’da görevde olsaydı o şehirde bir su bile bulamazdınız. Van’a suyu biz götürdük biz. İstanbul’u aldığımız zaman İstanbul’da su var mıydı? Yoktu. İstanbul’u suya kavuşturduk. Bay Kemal bunları bilmez. Bay Kemal siyaset fukarası.
Milletin parasını çalan hırsızdır. Hırsıza sahip çıkan ise daha büyük bir hırsızdır.
5’Lİ ÇETE VE ‘KAÇIŞ PLANI’ ÇIKIŞI
Ne diyorlar; biz gelirsek bu işleri alan müteahhitlere ödeme yapmayacağız. Siz ne cinssiniz? Devlette devamlılık esastır. Söke söke bu ülkede hukuk var. Şakır şakır ödemeye mecbursun. Bu CHP’li diye ödemeyin demedik, şakır şakır ödedik. Bizde böyle bir kin yok.
Demirtaş’ından Kavalasına ülke ve millet düşmanı teröristleri savunmaktan, Ankara’dan İstanbul’a yürümekten başka çabası var mı? ABD’deki yurt binasını diline dolan kişinin FETÖ’nün, PKK’nın faaliyetlerinden şikayetçi olduğunu görmedik. Kılıçdaroğlu kime hizmet ediyor? Muhammed Ali’nin çiftçiliğine de öğrencilerimizin hizmetine sunarak bu zatı daha da çatlatacağız.
Bu zatın yaptığı her iftirayı burnundan getirmek de öteki dünyada yakasına yapışmak da boynumuzun borcu. Bizim ailemizle uğraşanların cemazi evvelini ortaya dökmesini biliriz, bize yakışmaz. ‘Kaçacak’ iddiasından, yurt binasına kadar pek çok meselenin etrafında dönüp durması bir proje olmasındadır.
Bu tipler omurgasız oldukları için önce senaryoya, sonra kitlenin rengine göre her şeyi söylerler sonra inkar ederler. Sefil halini, ‘Korkudan içeri kaçtılar’ diyecek kadar bu karikatür tip için harcadığımız her nefese acıyoruz. Biz doğruları yüzlerine çarpmayınca daha büyük yalanlara, daha iftiralara sarılan bu hadsizlere ağızlarının payını vermeye katlanıyoruz.
ERDOĞAN’DAN KILIÇDAROĞLU’NA 10 SORU
2023 yılı haziran ayında yapılacak seçimde rakip gördüğü herkesi ya kendine tabi kıldı ya da saf dışı bırakmaya başladı. Konu kendi siyasi ikbali olunca ya benimle olun ya da yolumdan çekilin diyerek nasıl şahinleştiğini ibretle takip ediyoruz.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarını burnundan fitil fitil getireceğiz. Cezaevinden biri kendisine ayar verdi ama hiçbirinin sesi çıkmadı. Herhalde soluk boruların tutan el ses çıkarmalarına izin vermedi.
Buradan Kılıçdaroğlu’na sesleniyorum. Birkaç soru sormak istiyorum. Kesin, net cevap vermesini istiyorum. Kendisini muhatap almaya başlayabiliriz.
PKK’dan YPG’ye, tüm terör örgütlerini, en şiddetli şekilde lanetliyor mu, lanetlemiyor mu?
Türkiye’nin PKK ve YPG’ye karşı yürüttüğü sınır ötesi harekatlarını destekliyor mu desteklemiyor mu?
İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği konusunda kendi devletinin izlediği politikaların yanında mı değl mi?
Türkiye’nin Akdeniz ve Ege’de verdiği milli mücadelede ülkesinin safında mı, karşımızdakilerin safında mı?
Dünyanın salgın ve savaş sebebiyle yaşadığı krizin ülkemize etkileri karşısında mücadelemize en azından ilkesel olarak destek veriyor mu, vermiyor mu?
Siyaseti ülkenin ve milletin ali çıkarları üzerinde yürütmeye var mı yok mu?
Siyasi stratejilerini yabancı ülke temsilcilerine onaylatmak yerine ülke kamuoyuyla belirtmeye yönelecek mi?
1000 yıldır kanlarımızla sulayarak ebedi vatanımızda tüm değerleri, sembolleriyle asil bir devletin evladı gibi hareket etmeyi kabul ediyor mu?
Partisi içinde her türlü terör örgütü destekçisini, hırsızı, tacizciyi tasviye etmeyi düşünüyor mu?
2023’te yüreği yetip cumhurbaşkanı adayı olacak mı olmayacak mı?
Bu soruları uzatmak mümkün. Bunlara vereceği cevaplara razıyız.
GEZİ PARKI EYLEMLERİ
Tarihimize ‘Gezi Olayları’ adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9. yılındayız. Olaylar, Gezi Parkı’ndaki bir kaç ağacın kesildiği iddiasıyla alevlendirilmişti.
Düşünün, Dolmabahçe Cami’nin içinde bu eşkıyalar bu teröristler caminin içini pislemişti. Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle. Bunlar çürük, bunlar sürtük. Kamu binalarının, polis araçlarının, işyerlerinin, otobüslerin, sokakların yıkıldığı Gezi olaylarının arkasında hangi güçlerin olduğunu tarih de yazıyor. Bunlardan bu millete hayır gelmez. Bunlar ancak terör sevicilerle beraber.
ERKAN BAŞ’IN PANKART ASMASINA ENGEL
Dün 15 Temmuz Şehitleri Köprüsü’ne çıkıp hakaret edip pankart asmaya çalışan tipler bunların somut örnekleridir. Bu siyasetçi kılıklı provokatörler terbiyesizliklerinin hesabını verecektir. Bu ne densizlik, edepsizliktir. Sen milletvekili olsan ne yazar. Polise rağmen asamazsın, asamayacaksınız. Hukuk önünde hesabını vereceksiniz.
Kültür sanat etkinlikleri üzerinden milletimizi birbirine düşürmeye çalışanları kendi silahlarıyla boğmaya mecburuz. Beyoğlu Kültür Festivali en güzel cevabımızdır.
Gezi olaylarının planlı ve alçak kalkışma olduğunu boşuna söylemiyoruz. Yatırımcıların çıkışan, dövizin yükselmesine kadar halen boğuştuğumuz sorunun başlangıç noktası Gezi hadisesidir. Maddi tahribatın bedeli 1,5 milyar dolar. Bu hadise arkasından gelen tüm oyunların, tuzakların işaret fişeğidir.
Gezi olaylarıyla yapamadıklarını FETÖ’nün emniyet-yargı darbe girişimiyle ülkenin meşru hükümeti devirmeye kalkarak tekrar denediler. PKK’yı ve siyasi uzantılarını harekete geçirip çukurlar açarak o bölgenin güzelliklerini rezil ettiler. Sinsi senaryolar paramparça olunca, 15 Temmuz’da askeri darbe yapma cüretinde bulundular.
Sınırlarımız boyunca terör koridoru oluşturma gayretlerini sınırötesi harekatlarımızla akamete uğrattık. Ekonomimizi kur-faiz-enflasyon şer üçgeni üzerinden hedef alan saldırılara karşı kararlılıkla mücadele ettik, ediyoruz.
EKONOMİ AÇIKLAMASI
Ekonomide büyük bedeller ödedik, ödüyoruz. Kendimize yeni yollar, araçlar bularak yatırım-istihdam-üretim-cari fazla yoluyla büyümeyi sürdürecek TEM’i hayata geçirmeyi başardık. Geçtiğimiz yılı yüzde 11 büyüme ile kapatmıştık. İlk çeyrek yüzde 7,3 olarak açıklandı. İstihdamda tarihimizin rekorunu kırdık.
Vatandaşlarımızın sıkıntılarını biliyoruz ancak küresel dalgalanmaların etkisiyle benzer sıkıntıların tüm dünyada yaşandığını unutmamalıyız. Birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sarılarak çalışmaya devam edersek bu süreci de en hasarla atlayacağız. Hiçbir insanımızı yokluğun, yoksulluğun pençesine terk etmeyeceğiz.
Tarım Kredi Kooperatifimizin açtığı mağaza sayısı 1300’e ulaştı. Bunu da 3 bine çıkarmak. Tedbirleri adım adım hayata geçireceğiz. İşçisiyle, işvereniyle, esnafıyla, emeklisiyle her kesimin sıkıntılarına çare olacak paketler hazırlıyoruz. Gençlerimize, kadınlarımıza, esnafımıza devlet bankaları başta olmak üzere her türlü desteği vereceğiz.
İSVEÇ VE FİNLANDİYA’NIN NATO’YA BAŞVURUSU
Güvenlik sorunlara kayıtsız kalan batı dünyası Karadeniz’in kuzeyinde çıkan çatışmada kendini benzer durumda buldu. İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyelik başvurusu böyle bir süren ürünüdür. Biz terör örgütüne verdikleri destek nedeniyle üyeliklerine karşı olduğumuzu ilan ettik. NATO terör örgütlerine destek kuruluşu değildir.
ABD – YUNANİSTAN
AİHM’in önünde çadırlar kurmak suretiyle para topluyorlar. Bunlar göz önündeyken biz bunlara gelin diyebilir miyiz? Bunu bizden önceki yönetimler Yunanistan’a yaptı. Yunanistan 5+4, ABD’nin 9 üstünün Yunanistan’da kurulmasına imkan hazırladı. Bizim Yunanistan ile Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey anlaşmamız vardı, bozduk. Biz şahsiyetli dış politikadan yanayız. İkide bir uçaklarınla bize gösteri yap. Kendine gel, tarihten hiç ders almıyor musun? Türkiye ile dans etmeye kalkma. Şu anda bunlarla ikili görüşmeleri de yapmıyoruz. Bu Yunanistan yola gelmeyecek. Ne zaman bu yanlışlarından döner… Biz bunlardan bıktık, dürüst olacaksan karşımızda koltuğun hazır”