Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Ada TV’de Mine İçsel’in sunduğu İçsel Bakış programına konuk olarak sınır kapılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yeni kapı açılması fikrine karşı olduğunu yineleyen Ertuğruloğlu, mevcut geçiş noktalarının tamamen kapatılmasının da doğru olmadığını ifade etti.
“Yeni kapı açılmasına zaten sıcak bakmadığımı defalarca söyledim, fikrim de değişmemiştir” diyen Ertuğruloğlu, bazı geçiş kapılarının tek taraflı kullanımına dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Şu anda mevcut 9 kapıdan bir iki tanesinin kapanması faydalı olabilir diyeceğim çünkü bunlar sadece Rumlar tarafından kullanılan kapılar.
Ama bu durum, tüm kapıların kapanmasıyla karıştırılmamalı.
” Kapıların tümünün kapatılmasının Türk tarafına zarar verebileceğine işaret eden Ertuğruloğlu, bu konuda görüşünün net olduğunu belirterek, “Rum’u cezalandıracağız diye kapı kapatmamız doğru bir hareket değil.
Bugün de yarın da düşünmüyorum” dedi.
Geçiş kapılarıyla ilgili genel yaklaşımını da aktaran Ertuğruloğlu, stratejik bir çizgi izlenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Gereğinden fazla kapı açıp sınırı anlamsızlaştırmak başka, tüm kapıları kapatmak başka.
Bizim akılcı ve stratejik davranmamız gerek” dedi.
Mülkiyet meselesi
Mülkiyet meselesi ile ilgili gereken adımların Ankara ile birlikte atılacağını şuanda çalışmaların hukuki zeminle ilerlediğini belirten Ertuğruloğlu; “Türk tarafı hiçbir şey yapmıyor algısı yaratmak doğru değildir.
Emin adımlarla, hukuki zemine uygun bir şekilde Türkiye ile birlikte ilerliyoruz.
Bunu sürekli dile getirerek duyurmanın doğru olduğunu düşünmüyorum.
Yalnızca şunu söyleyebilirim Rum tarafının davranışları yanıtsız kalmayacak.
Önümüzdeki günlerde bunu göreceğiz.”
“Serdar Denktaş’ın önerisi mümkün değil”
Serdar Denktaş’ın geçtiğimiz günlerde ortaya attığı “Türkiye Ada’daki iki devleti de tanısın” önerisini de yorumlayan Ertuğruloğlu;
“Ben buna hiçbir şekilde katılmıyorum” diyerek şöyle konuştu; “Teknik olarak da bu öneri mümkün değil.
KKTC diye bir devletin varlığını kabul ediyorsanız Kıbrıs Cumhuriyeti diye bir devletin var olduğunu kabul edemezsiniz. Kıbrıs Cumhuriyetini kabul ediyorsanız KKTC’nin varlığını kabul edemezsiniz. Kıbrıs Cumhuriyeti denen devlet Güney Kıbrıs sınırlarında biir devlet olsa tamam.
Ama Kıbrıs Cumhuriyeti Ada’nın tek devleti olarak kabul gördüğü için bu düşüncenin uygulanması mümkün değil.”
