KıbrısManşetSiyaset

Gerçekler ortada

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini yönetenlerin gençlere yönelik verdikleri mesajların ne kadar samimiyetsiz olduğunu bir kez daha gördük. Diyorlar ki, gençlerin önünü şöyle açacağız böyle refaha kavuşturacağız. Yok bu konuda paket hazırlarlarmış bilmem ne!!

CTP sokağa indi. Bunu elbette değerli bir eylem olduğunu belirtmek isterim. Zira sokak bir ülkenin gerçek nabzının tutulduğu önemli bir alandır. Lakin mevcut düzenin metazori dayattığı ve demokratik değerleri hiç ettiği bir konjonktür içinde bu yeterli bir tepki şekli değil. Hoş keşke yürüyerek tüm aksaklıklar düzelebilse… Keşke bunun baskın bir etkisi olsa..

Lakin yok?

Ülkenin hukuki, demokratik, etik ve evrensel değerlerini anlamsız kılan anlayışı bu şekilde ortadan kaldırmak ya da olabildiğince etkisiz hale getirmek mümkün değil.. Nitekim Türkiye’de de benzeri eylemler yapıldı, başkaları da çok uzun yollar yürüdü, hem de günlerce, Ankara’dan İstanbul’a…Etkili ve yeterli olmuyor.

Dolayısıyla benzeri şeyleri deneyerek farklı sonuçlar ortaya çıkmıyor, çıkmayacak!

Zira Kıbrıs’ın Kuzey yarısına da yerleştirdikleri anlayış bu!

Bu nedenle tek yol toplumsal ittifaktır. Toplumun, olabildiğince geniş kesimine ulaşacak geniş tabanlı ittifaklar tesis edilmelidir. Mecliste bulunan siyasi partiler

Meclisten çekilmiyoruz çünkü yasaları engelliyoruz diyorlar. Bu gerekçe makul bir sebep mi? Bence değil!

Meclisten çekilmiyoruz çünkü iyi bir mali getirisi var. Muhalefet yapar gibi görünerek bu getiriyi koruyoruz deseniz daha gerçekçi duracak. Kaldı ki bu anlayışın karşısında bugüne kadar neyi engelleyebildiler?

Yarın bir gün yerel yönetim reformu çatır çatır geçecek, seçim anayasa delinerek 4 ay ertelenecek ve siz bunu engelleyemeyeceksiniz! Ha engelleriz derseniz hade buyurun engelleyin derim.

Türkiye’ye bağımlılığı her geçen gün artıran ve kendi imkanlarını kullanmayan, kaynaklarını yönetemeyen ve nihayetinde kendi kendine yeten iktisadi bir düzen tesis edemeyen anlayışın ülkeyi getireceği noktayı üç aşağı beş yukarı herkes kestirebilir. Bugün Türkiye’de

Dolar 16 TL oldu. An itibariyle Kur Korumalı Mevduat yüzünden devletin uğradığı zarar 77 milyar TL.

Böyle bir para yok.

Dolayısıyla bunun telafisi için para basıp ödeyecekler. Bunun sonucu da daha yüksek enflasyon ve daha büyük bir yoksullaşma olacak.

Bunun Kuzey Kıbrıs’a iki hatta üç kat fazla olumsuz etkisi olacağını öngörmemek aşırı iyi niyetli olur. Hatta bunu anlamamak saflık olur.  Gerek Türkiye’de, gerekse Kuzey Kıbrıs’ta çoğunlukla ekonomistlerin Türkiye ekonomisi için öngördükleri bu ve benzeri öngörülerdir. Dolayısıyla bu anlamda Kuzey Kıbrıs’ta her şeyi  Türkiye’nin üzerinden yürütmek veyahut Türkiye’den sürekli kaynak beklemek doğru bir anlayış biçimi değildir.. Dün 19 Mayıs’ kutlandı.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini yönetenlerin gençlere yönelik verdikleri mesajların ne kadar samimiyetsiz olduğunu bir kez daha gördük. Diyorlar ki, gençlerin önünü şöyle açacağız böyle refaha kavuşturacağız. Yok bu konuda paket hazırlarlarmış bilmem ne!!

Hepsi yalan!

Yüzleri kızarmadan utanmadan konuşuyorlar. Bu ülkede nitelikli onlarca genç Güney’e geçerek inşaatlarda, temizlik işlerinde  çalışıyorlar, Avrupa’ya göç ediyorlar. Sizler ise hala yüzünüz kızarmadan gençlere yalan söylemeye devam ediyorsunuz.

Ha derseniz ki gençleri istihdam ediyoruz.

Hangi gençleri?

Partili yandaş gençleri..

Gerisinin canı cehenneme!

Diğer Haberler

Başa dön tuşu