EkonomiKıbrısManşetSiyaset

Gökhan Altıner’den dikkat çeken makale!

Gökhan Altıner'in Kıbrıs Postası'nda 'Kulis' isimli köşesinde bugün yayınlanan "Bunun adı Kumpas!" başlıklı köşe yazısında, Şemsi Kazım Erkman, Universal Bank ve Erkman ailesine ilişkin dikkat çeken ifadelere yer verdi

Gökhan Altıner’in Kıbrıs Postası’nda ‘Kulis’ isimli köşesinde bugün yayınlanan “Bunun adı Kumpas!” başlıklı köşe yazısında, Şemsi Kazım Erkman, Universal Bank ve Erkman ailesine ilişkin dikkat çeken ifadelere yer verdi.

Bunun adı Kumpas! başlıklı köşe yazısı şu şekilde:

“Şemsi Kazım Erkman ve ailesini mutlaka tanıyorsunuzdur. Kıbrıs’ın en köklü, en varlıklı ve ülkeye en çok yatırım yaparak birçok istihdam yaratan bir aile…

İşte bu ailenin babası ve bu toplumun yıllarca önderleri arasında yer alan Şemsi Kazım Erkman şu anda 93 yaşında.

Allah kendisine uzun ömürler versin, tarihimize damga vurmuş bir insan.

Konu bahse konu babanın ve ailenin içerisine düşürüldükleri durum ile ortada tas gibi duran mağduriyetleridir.

Bilmiyorum merak edip de bu insanların başına gelenleri araştıranınız var mı?

Ben araştırdım!

Aile ile de gidip konuştum!

Bazı avukat arkadaşlarıma ve güvendiğim hukukçulara danıştım!

Sonuç mu?

Koca bir hiç!

2020 yılında Koronavirüsün ortasında hiç kimse elini cebine atamazken, bu aile bankanın sermaye artışı çağrısını kabul edip bankaya tam 20 milyon TL koydu.

Evet, yanlış duymadınız, tam 20 milyon Türk Lirası!

Sonrası mı?

Bankada çalışan bir kişi kur bozma işlemi yapmaya başlıyor ancak tümünü gün içerisinde gerçekleştiremiyor.

Araya hafta sonu giriyor ve çalışan kişi işlemi geriye dönük tarihle yapıyor!

Bu işlem sonucunda yansıyan kur farkı nedeniyle arada 300 bin TL’lik bir fark çıkıyor!

Çok merak ediyorum, 2020 yılında bankaya 20 milyon TL destek veren bu ailenin arada oluşan 300 bin TL’ye tenezzül edeceğine inanan var mı?

Ki zaten öyle bir şey olmuyor!

Yani o arada kalan 300 bin TL kur farkı bankadan hiç çıkmıyor ve para bankanın hesabında kalıyor.

Kısacası banka hiçbir şekilde mağdur olmazken, aile de hiçbir şekilde bu olaydan bir menfaat sağlamıyor.

İşte bu absürt durum sonra bir şekilde polise, polisten de savcılığa sıçrıyor ve bırakınız normal bir işlem için talimat veren aile üyesi ile bu işlemi zamanında yapamadığı için tarihlerle oynayan çalışanı, tüm aileye teminat getiriliyor!

Ortada bankanın bir mağduriyeti yok!

Ortada herhangi bir suç yok!

Ortada alınan bir para yok!

Ancak ne hikmetse 1-2 kişinin baskısıyla ve isteğiyle böylesi bir aile zan altında bırakılıyor!

Bir aile, yüzde 95 hissedarı olduğu bir bankaya Koronavirüs sürecinde 20 milyon TL sermaye koyduğu için bu duruma düşer mi?

Ne yazık ki ülkemizde düşüyor işte!

İşte tüm bu gerçekler ortada dururken bu aileye tarihte eşi benzeri olmayan bir uygulama ile çıkış yasağı konuyor!

Olayla alakalı olsun ya da olmasın tüm aile mağdur ediliyor!

Süreç devam ettiği için çok şey yazmak istemiyorum ama böyle köklü bir aileye sırf banka sahibi olduğu için büyük bir kumpas kurulması kabul edilebilir değildir!

Dediğim gibi beğenirsiniz veya beğenmezsiniz, bu aile bu ülkeye çok sayıda yatırım yaptı ve de yapmaya da devam ediyor!

Yanlarında çalıştırdıkları iş gücü de ortada!

Üstelik konuyla en ufak bir ilgileri de yok!

Ama birilerinin bu olay üzerinden çıkar sağlamaya çalıştıkları açık!

Bizler ise bu olayın takibinde olmaya devam edeceğiz.”

********************

Günün Sözü

“Bence, gerçekten büyük insanlar, dünyada büyük acılar çekmek zorundadır.”

Fyodor Dostoyevski Suç ve Ceza

Diğer Haberler

Başa dön tuşu