Şakir Fakılı’nın Kıbrıslı Türklerle ilgili sözleri toplumun her kesiminden alkış aldı
“Kıbrıslıların istemediği şey çağdaş hayat tarzından, demokrasiden, Atatürk ilkelerinden uzaklaşılmasıdır” tespiti, duygulara tercüman oldu
ANLAŞILMAK GÜZEL
Türkiye’nin eski Lefkoşa Büyükelçisi Şakir Fakılı, önceki gün Türkiye merkezli bir düşünce kuruluşuna ait sitede yayınlanan “Kıbrıs Türklerini yeterince anlayabiliyor muyuz” başlıklı yazısıyla, KKTC’de her kesimden yurttaşın büyük sevgisini kazandı. Son dönemde bir kez daha Kıbrıs’la ilgili sınırlı bilgiye sahip, önyargılı ve üslupsuz kişilerin saldırılarına tanık olan vatandaşlar, Fakılı’nın yazısıyla moral buldu. Fakılı’nın yazısını halkın bilgisine getiren GIYNIK Gazetesinin ilgili haberi on binlerce kez okundu, binden fazla beğeni aldı ve yüzden fazla okuyucu tarafından paylaşıldı. Habere ilişkin çok sayıda yorumda, Fakılı’ya Kıbrıslı Türklerin anlaşılmasına yaptığı katkı nedeniyle teşekkür edildi.
ONUR İTTİFAKI
Şakir Fakılı’nın yazısıyla ilgili haberi beğenip paylaşan okur kitlesinin oldukça geniş bir yelpazeyi temsil etmesi dikkat çekti. Aynı duyguda buluşan farklı görüş ve ideolojilere sahip vatandaşlar Fakılı’ya teşekkür ederken, Kıbrıslı Türklere yönelik hakaretleriyle gündeme gelen kişilere duydukları tepkiyi de dile getirdiler. Haberi beğenip paylaşanlar arasında milletvekilleri, siyasi parti yetkilileri, üst düzey bürokratlar, emekli politikacılar, eski yargı mensupları, geçmişte kamuda hizmet veren idareciler, sanatçılar ve gazeteciler de yer aldı. Yazıya yönelik bu geniş mutabakat, halkın “toplumsal onurun” korunmasına yönelik beklentisini yansıtan çok önemli bir gösterge olarak yorumlandı.
“KENDİ KÜLTÜRLERİYLE YAŞAMAK ONLARIN HAKKI”
2009-2010 döneminde 18 ay KKTC’de Büyükelçi olarak görev yapan Şakir Fakılı’nın büyük beğeni toplayan yazısındaki bir kesit şöyle:
“Kıbrıs Türkleri için Türkiye özeldir. Kıbrıs Türklerinin özgürlük mücadelesinin unutulmaz önderi Denktaş, Kıbrıs’ın AB’ye girmesi tartışılırken, 2003 yılında ‘Türkiye’siz cennete dahi girmem’ demiştir. Onun gibi düşünenler her zaman çoğunluktadır. ‘Kıbrıslılar bizi istemiyor’ demenin ada gerçeklerini ne denli nesnel yansıttığı tartışmalıdır. Onların istemedikleri, çağdaş hayat tarzından, demokrasiden, Atatürk ilkelerinden uzaklaşılmasıdır. Kıbrıs Türkleri, her ülkede olabilecek kriminal olayların küçük bir adada bütün halka mal edilmesine üzülmektedir. Halkın büyük çoğunluğu, adanın kaderini kalıcı biçimde değiştiren 1974 Barış Harekâtıyla sağlanan huzurun kıymetini bilmektedir. Rum baskılarıyla ve her gün malûm siyasi konuyu tartışarak yaşamak yerine, kendi Türk kültür ve gelenekleri bozulmadan, sanatla, bilimle, kültürle uğraşarak yaşamak, dünyaca kabul edilmek onların da hakkıdır.”
