Azınlık hükümetinin Başbakanı Ersan Saner Meclisi tıkayan muhalefet diyor. Muhalefet bunu reddeden açıklamalar yapıyor. İş dönmüyor, Meclis kilitlendi ve bu halde Başbakan iktidarını 1 yıl daha devam ettirmek istiyor. Bu arada da ayda 1000 yeni vatandaş yapılıyor. Ve bu sistematik bir şekilde sürdürülüyor!
Verilen bu vatandaşlıkların büyük bir çoğunluğunda da yasal dayanak yoktur. Bütün bunlar gözümüzün önünde yaşanırken, muhalefet sadece konuşuyor, film izler gibi olup biteni izliyor. Aciz bir görüntü veriyor.
Başbakan Saner’in ve azınlık hükümetinin öngördüğü gibi 1 yıl sonra seçime gidilecekse 15/20 bin yeni vatandaş bu seçimde oy kullanacak! Sizce bu 15/20 bin yeni oy kimlere gidecek?
Mecliste konuşmaktan başka hiçbir eyleme gitmeyen ve yapıcı muhalefet yaptığını övünerek anlatan muhalefete mi?
Elbette hayır!
İrade mi dediniz?
Hangi irade..
Nüfus yapısı Türkiye’nin iktidar partisi AKP’nin güdümünde UBP,DP ve YDP azınlık hükümeti eliyle bilinçli bir şekilde değiştiriliyor.
Demografik yapı süratle dizayn ediliyor.
Başta muhalefet olmak üzere sivil toplum buna seyirci kalıyor.
Azınlık hükümeti de bu rahatlık içinde en önemli misyonlarından birini daha yerine getirmeye çalışıyor.
Böyle bir durumda muhalefetin destek verdiği Meclis tam randımanlı çalışsa ne olur?
Yasa yapsa ne olur?
Kıbrıslı Türklerin elinde kalan irade de etkisiz hale getiriliyor..
Son Cumhur seçimlerini baz alırsak Kıbrıslı Türklerin irade üzerinde hala bir etkiye sahip olduklarını görürüz.. Belli ki bu bazı çevreleri rahatsız ediyor. Zira Kuzey Kıbrıs’ta tesis edilmeye çalışılan düzene en büyük engel bu iradedir. Bunu etkisizleştirmenin tek yolu da mevcut iradeyi hiç edip yeni bir irade yaratmaktır. Bu elbette dün başlayan bir hadise de değildir!
47 yıldır sistemli bir şekilde yapılan bir eylemdir. Şimdi ise bunun dozu artırılıyor azınlık hükümeti eliyle.. Eğer yasal zeminde buna müdahale edilmez, önüne geçilmezse ve bu konunun yargıya taşınması sağlanamazsa önümüzdeki dönemde bunun bedelini toplum olarak en ağır şekilde ödeyeceğimizden kimsenin en ufak bir şüphesi olmasın.
Vatandaşlık vermek dünyanın hiçbir ülkesinde Kuzey Kıbrıs’taki uygulama kadar basit değildir.
Yeryüzünde hiçbir ülke Kuzey Kıbrıs’taki kadar gelişi güzel vatandaşlık dağıtmaz.
Birçok ülkede ikamet eden yabancıların hayatlarını kolaylaştıracak, onları mağdur etmeyecek bir takım haklar verilse de bu asla seçme, seçilme hakkına kadar vardırılmadı. Bunun örnekleri ile birçok kez bizzat karşılaştım. Hollanda’da, İngiltere’de, Almanya’da vs. vs..
23 yıldır Hollanda’da,22 yıldır İngiltere’de, 15 yıldır Almanya’da yaşayan farklı ülkelere mensup insanlarla karşılaştım muhtelif zamanlarda.
Hiçbirisi de vatandaş olmamıştı uzun yıllardır yaşadıkları ülkelerde.
Oturma izinleri vardı, her türlü sosyal hakları teslim edilmişti, iş yapabiliyorlardı, çocuklarını devlet okullarında okutabiliyorlardı, devlet hastanelerinden hizmet alabiliyorlardı fakat seçme seçilme hakları yoktu.
Velhasıl azınlık hükümetinin yasal dayanaktan yoksun vatandaşlık dağıtımı ile elimizde kalan irade de yok olup gidecek. Muhalefet edenler ise böyle bir yönetim anlayışına Mecliste kaldıkları sürece ortak olup bunu meşrulaştırmış olacaklar..
