KıbrısManşet

Kayım: Bu ülkeye gelmek isteyen bedelini de ödemeli

Kuzey Kıbrıs’ın koronavirüsten arındırılmış temiz ülke konumundayken, temiz bir ülkeye gelmenin lüks sayıldığını savunan RES-BİR Başkanı Salih Kayım, “Temiz bir ülkede yaşamak, bir yerlere maskesiz gidebilmek, maskesiz kafelerde, restoranlarda oturabilmek artık bir lükstür ve bu lüksün bir bedeli olmalıdır” dedi

Res-Bir Başkanı Salih Kayım, “Test sonucu negatif çıkanlar buyursun ülkemize girsin, eğer test sonucu pozitifse ilk uçakla hangi ülkeden gelirse gelsin, ülkesine geri gönderilsin. Aynı uygulama herkese yapılmalıdır” diyerek, 4-5 gün arayla 3 kez PCR testi yapılması halinde covid-19 tespitinin gözden kaçma ihtimalinin yüzde 5’e indirildiğini ve riskin çok aşağıya çekildiğini kaydetti.

GIYNIK ÖZEL – AHMET VAMIK

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin 22 Ağustos’ta gerçekleştirdiği toplantının ardından alınan kararlar toplumda ciddi tepkilere neden oldu. Açık alanlarda ve kapalı alanlarda bir araya gelebilecek kişi sayısının kısıtlanması özellikle restoran, cafe ve bar işletmecilerini büyük sıkıntıya soktu.
Hükümetin, 1 Temmuz itibariyle ülkeye karantinasız giriş kararı alarak, koronavirüsten arınmış konumda olan ülkemizi yeniden tehlikeli konuma getirdiğini belirten Restorancılar Birliği (Res-Bir) Başkanı Salih Kayım, “Hükümetin sorumsuzca davranışının ceremesini niye biz çekiyoruz” diyerek alınan karara isyan etti.

“İNGİLTERE’DEKİ UYGULAMAYI İSTİYORUZ”

“Bu kısıtlamanın bedelini bize ödemek zorundadırlar” diyen Kayım, “İngiltere’de de bu tür bir kısıtlamaya gidildi fakat boş bırakılan sandalyelerin bedeli devlet tarafından işletmelere ödeniyor” diyerek, devletin ülkeye girişlerde gerekli güvenlik kurallarını uygulamaması ve ülkede vaka sayısının artış göstermeye devam etmesi halinde İngiltere’deki uygulamanın burada da hayata geçmesini talep edeceklerini ifade etti.

“SALGIN BELASINI YENİDEN MUSALLAT ETTİLER”

Salih Kayım, “Ülke temizlensin, temiz kalsın diye 2 ay boyunca iş yerlerimizi kapatıp evlerimizde oturduk. Biz ülkemiz bu hastalıktan temizlensin diye her türlü fedakarlığı yaptık, ‘kan kusup kızılcık şerbeti içtik’ dedik 2 ay boyunca ama şimdi ne oldu. Tüm uyarılara rağmen elini kolunu sallayan ülkeye girdi ve bu salgın belası yeniden başımıza musallat edildi” dedi.

“BEDELİNİ ÖDESİNLER KOMPLE KAPATALIM”

Alınan kararların bir kısıtlamadan çok kısmi kapatma olduğunu savunan Kayım, “Biz de önce sağlık diyoruz. Kapatmaya da karşı değiliz ama biz fedakarlık yapmışken ve yapmaya da devam ediyorken, bizim fedakarlıklarımızın hiçe sayılıp halen hükümetin aldığı yanlış kararların bedelinin bize ödetilmesi kabul edilemez” dedi.

“TEMİZ ÜLKEDE YAŞAMAK BİR LÜKSDÜR”

Ülkeye girişlerin durdurulmasına gerek olmadığını fakat Kuzey Kıbrıs’ın koronavirüsten arındırılmış temiz ülke konumundayken, temiz bir ülkeye gelmenin lüks sayıldığını savunan Salih Kayım, “Bu virüs salgını 2 günde bitecek bir şey değildir. Temiz bir ülkede yaşamak, bir yerlere maskesiz gidebilmek, maskesiz kafelerde, restoranlarda oturabilmek artık bir lükstür ve bu lüksün bir bedeli olmalıdır” diyerek, ülkemize gelmek isteyenlerin, gelmeden önce kendi ülkelerinde 4-5 gün arayla 2 kez PCR testi yaptırması gerektiğini ve 2 test sonucu da negatif çıkanların ülkeye girişine izin verilmesi gerektiğini ve ülkeye girişte de yine PCR testi yapılması gerektiğini ve test sonucu çıkana kadar geçecek süreyi de karantina otelinde beklemesi gerektiğini ifade etti.

“TEST SONUCU POZİTİF ÇIKAN İLK UÇAKLA GERİ GÖNDERİLSİN”

Bu lüksü yaşayacaklar olanların yapılacak PCR testinin de bedelini, test sonucu çıkana kadar karantinada geçireceği sürenin de bedelini ödemesi gerektiğini savunan Kayım, “Test sonucu negatif çıkanlar buyursun ülkemize girsin, eğer test sonucu pozitifse ilk uçakla hangi ülkeden gelirse gelsin, ülkesine geri gönderilsin. Aynı uygulama herkese yapılmalıdır” diyerek, 4-5 gün arayla 3 kez PCR testi yapılması halinde covid-19 tespitinin gözden kaçma ihtimalinin yüzde 5’e indirildiğini ve riskin çok aşağıya çekildiğini kaydetti.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu