Kıymık (Gıynık)

Mesleğine bağlı gazeteciler görevlerini yaparken belli başlı güç odaklarının etkisi altında kalır mı? Bal gibi kalır. E artık vahşi kapitalizm sayesinde medya patronları da pozisyon almak zorundadır. İnkâr edilmesine bakmayın siz, doğadaki hiçbir obje bağımsız olamaz. Yok öyle ‘bağımsız ve bağlantısızım’ nârâları filân. Olmaya çalışanların çoğu da uyuyorlar rahmetle.

Bu durum bilim, sanat, ekonomi veya siyaset dünyasında da var. Ve de var olacak. Modern gazeteciliğin duayeni İngiliz medya patronu Lord Northcliffe: “Haber, bir yerlerde güç odaklarının örtbas etmeye çalıştığı şeydir, gerisi reklamdır” demişti vakt-î zamanında.

Ya spor medyamızdaki durum ne? Küçük bir grup garibim spor gazetecisi haber peşinde koşarken elden ayaktan karga-tulumba götürülmeyi bekler, diğer bir grup ise bilgisayarı başında ‘kopyala-yapıştır’ merkezli gazetecilik yapar.

Üçüncü bir grup daha var ki bunlardan biri de benim. Bizim grup çatışmayı uzaktan izler, herkesin dalgalanıp da durulmasını bekler ve sonrasındaki tabloyu yorumlamaya çalışır. Tabiî çözüm önerilerini de sunmak şartıyla.

İşte, bu bizim hikâyemiz mi bilmiyorum ama mâlum eskiden gazete sayfalarının sondan okumaya başlayan büyük bir oranın olduğunu biliyoruz. Spor gazetecisi bazen kafasına taş yer, bazen de böbreğindeki taşı atmak için acılar içinde kıvranır ama yıllardır maşallah beytambal kalsın doğru haber habire arar, sorar, yazar. Yazmakla kalmaz bizim kahrımızı da çeker. Kim mi? Bizim Spor Servisi Müdürü Sevgili Okan Karademir. Siz bakmayın onun sert ve haşin görünüşüne. Oldukça yufka yüreklidir bizim çocuk. “Siz da beni yeyceksiniz” der ama yine de yüreciği bal vermez.

Pazartesileri Hasan Ecer Hocamıza ek Gıynık Web TV yanında, her gün siteye haber atlatır. Bu da kesmez her gece ekiple birlikte kapak yapar. Sonuç mu? Sevgili Ayşeciğin (Ayşe Tekçam) sorduğu gibi “Bugün Kıymık (Gıynık) için ne yaptın?” cinsinden çok çalışmaya devam Sevgili Okan. Helal.