Meyil Avcan
UBP Milletvekili Sunat Atun, katıldığı televizyon programında gündeme damgasını vuran İmar Planı ile ilgili açıklamalarda bulunarak, İmar Planı’nın çok uzadığını ve ekonomiyi yakından ilgilendiren böyle bir konunun karara bağlanmamasının üzücü olduğunu ifade etti.
Normalde kendisinin de süreçten haberdar edilmesi gerektiğini söyleyen Atun, hiçbir konudan haberdar edilmediğini ve ancak Meclis ortamında sorup, öğrendiği kadar bilgiye sahip olduğunu dile getirdi.
Atun, programda şunları dile getirdi:
“Geçici bir düzenlemedir. İnsanların mülkünü son derece yakından ilgilendiren bir plandır. Karpaz istikametinde sit alanı var. Mağusa kentinin ancak Lefkoşa yolu tarafına doğru büyümesi mümkün olabilir. İskele bölgesinde de benzer bir durum söz konusu ve bunlar sınırlayıcı faktörler. İmar Planı yapılacaksa bunun bir zamanı olur ama bahse konu İmar Planı çok uzadı ve ekonomiyi böylesine yakından ilgilendiren bir konunun karara bağlanmaması üzücü. Ne düşünülür ne konuşulur bilemiyorum. Meclis ortamında sorup, öğrendiğimiz kadar bilgimiz var. Normal süreçte bizim de bilgilendirilmemiz gerekirken, hiçbir konuda haber almıyoruz.
UBP olarak bundan rahatsız iseydik bunu protokole koyarak, konuya netlik kazandırmalıydık. Şimdi bu konu sallanıyor. Peki buna özel sektör, toprak sahibi, arsa sahibi insanlar nasıl tepki göstermesin?
Ülke ekonomisi belirsizliklerde risklere maruz kalır ve bu ekonomiyi bozar. Bu da gelir ve verim kaybına neden olur. Bu da istihdam ve refah kaybına yönelik kayıplar yaşamaya başlar. Bunun da en büyük nedeni belirsizliktir.
Turizme ilişkin öngörülerde bulunup, stratejiler üretmek gerekiyor. Koronavirüs pandemisi sonrası dünyada yeni kavramlar konuşulmaya başladı. Öngörülü olmamız gerekir. ‘Cumhurbaşkanlık Seçimleri’ne kadar gidelim, sonrasına bakarız’ mentalitesi olamaz. Planlı, öngörülü, programlı ve kararlı çalışmalıyız ancak ben şu an bunu hükümette ne yazık ki göremiyorum. Hükümetler devamlılık arz etmeli ki devamlılık ve istihdam olabilsin. Her seçim döneminin kendine has faaliyetleri olmaya başladı. Ülkenin istikrara ihtiyacı var, bunun için de hükümetin devam etmesi gerekiyor.
Dünyada işletmelerin kapatılması ve insanların işsiz kalması riskiyle tanımlıyorlar. Devlet ekonomisi de hasarı mümkün olduğu kadar en azamide yumuşatmanın yollarını arıyor. Hükümet edenlerin teşvik paketleri açıkladığını görüyoruz. Bizim teşvik paketlerimizi ben taktir ediyorum. Ancak bir masanın ayakta durabilmesi için 4 ayağa ihtiyacı var. 1 ayak yeterli değildir. Finansal yardımlar da bu yüzden gerekli. Her ne kadar savaş dönemi olmasa da savaş dönemine benzer bir süreç geçirdik.”
