Manavoğlu: Hükümetin yaptığı yanlış icraatlar kamu ile özeli kutuplaştırdı

Halkın Partisi (HP) Genel Sekreteri ve Lefkoşa Milletvekili Gülşah Manavoğlu, Covid-19 nedeniyle olumsuz etkilenen, kapanma kararlarıyla da çalışamaz hale gelen küçük esnafın, işletmelerin ciddi sıkıntı yaşadığına dikkat çekerek, yakında davalar açılacağını, dramlar yaşanacağını, bu nedenle hükümetin devreye girip icra ve mazbata konusunda en az 3 ay erteleme sağlaması gerektiğini vurguladı.

Gülşah Manavoğlu, Haber Kıbrıs web TV’de yayınlanan “Markaj” programına katılarak, Ali Baturay’ın sorularını yanıtladı.

“HAZİNE BONOSU İYİ BİR ADIM”

Maliye Bakanlığı ve Merkez Bankası işbirliğinde verilecek ‘Hazine Bonosu’ hakkında konuşan Manavoğlu, “İyi bir girişim ve yatırımdır. Vade kısadır ve 70 gündür. 10 milyon TL yüksek bir rakam değildir. Garantisi devlettir ve güvenilirdir” ifadelerini kullandı.

“KAMU ÖZEL KUTUPLAŞTIRILDI”

Manavoğlu, hükümetin yaptığı yanlış icraatlar nedeniyle kamu ile özelin kutuplaştırıldığını dile getirdi. Gülşah Manavoğlu, asgari ücretin yasal olarak belirlenmemesinden dolayı halen sonuç alınamamasını da eleştirdi.

“ERSAN SANER’DE IŞIK GÖRMEDİK”

Bir izleyiciden gelen, ‘Halkın Partisi’nin salgın dönemini iyi yönettiği ancak geri çekilmekle yanlış yapıldığı’ eleştirisi üzerine Manavoğlu, “Güven sorunundan dolayı hükümetten çekilmek zorunda kaldık. Sonra yeniden görüşmeler yaptık ve Başbakanın tutumundan dolayı sonuç alamadık. Yapılan icraatlar ortada, Ersan Saner’de ışık görmedik ve haklı olduğumuz ortaya çıktı.” diye konuştu.

“PİLLİ’YE UBP YARDIMCI OLMUYOR”

Sağlık Bakanı Ali Pilli’nin yerine başkası gelirse daha başarılı olacağını düşünmediğini söyleyen Manavoğlu, “UBP içinde ve sağlık sisteminde sorunlar var. Hükümette olduğumuz dönemde Pilli’ye en fazla biz yardımcı olduk ancak kendi partisinden olanlar yardımcı olmadı. Şu an bakanlar kendi bakanlığındaki sözleri yerine getirmek için çalışıyor bu nedenle diğer bakanlıkların sorunlarıyla ilgilenmiyor ve yardımcı olmuyor.” dedi.

“TÜRKİYE SICAK PARA KONUSUNDA YARDIMCI OLMALI”

Kayıt dışı ekonomi ve vergi toplama konusunda adım atılması durumunda dış yardıma gerek kalınmayacağıyla ilgili izleyiciden gelen soruyu yanıtlayan Manavoğlu, “Türkiye bize aşı ve hastane konusunda yardımcı oldu. Salgından dolayı ortaya çıkan ekonomik sıkıntılarla ilgili de bize sıcak para konusunda yardımcı olmalı. Bu konuda detaylandırılmış bir rapor sunulmalı” şeklinde konuştu.

Kötü giden ekonomi hakkında öneride bulunan Manavoğlu, “Devlet, Türkiye’den borçlansın. Vatandaşa destek olsun ve esnafın batması önlensin. Destek olmazsa esnaf kiralarını ödeyemeyecek ve diğer yükümlülüklerini yerine getiremeyecek ve esnafın yüzde 80’ni ayakta duramayacak” ifadelerini kullandı.

“İCRE VE MAZBATALAR ERTELENMELİ”

4’lü hükümet döneminde stopajlar üzerinden düzenleme yapıldığına ancak o dönem dükkanların açık olduğuna ve bir şekilde iş yapan esnafın kirasını dahi ödeyebildiğine dikkat çeken Manavoğlu, “Bu dönemde esnafın dükkanları kapalı. Yükümlülüklerini yerine getiremedikleri nedeniyle davalar açılacak, dramlar yaşanacak. Hükümet, bu süreçte hakem görevini yapsın. İcra ve mazbata konusunda en az 3 ay ertelemeler olmalı” diye konuştu.

Özel sektörde çalışan ve temaslı olanların çalışmadığı süre için sigortadan para alamazken, kamuda çalışanın aldığından bahseden Manavoğlu, “Hatta yurt dışından gelen kamu çalışanları karantinaya girdiğinde bile alıyor. Bu konuda bir düzenleme yapıldı ancak bu kez 2008 yılı öncesi ve sonrası işe girenler konusunda sıkıntı oldu” dedi.

“RET OYU VERENLERE ‘VATAN HAİNİ’ DEDİM”

Mecliste neden vatan haini cümlesini kurduğuyla ilgili izleyiciden gelen bir soruyu yanıtlayan Manavoğlu, milletvekili Hüseyin Özgürgün’ün istifasının kabul edilmemesi üzerine ret oyu verenlere mecliste vatan haini söylemini kullandığını söyledi.

“OYLAMA KAPALI OLSAYDI SONUÇ FARKLI OLURDU”

Milletvekili istifasını zorlaştıran, istifayı genel kurula veren tüzük maddesinin, partisine her kızanın o patiden istifa etme girişimini önlemek için konulduğunu belirten Manavoğlu, bunun yine de tartışılabileceğini, zaten meclis genel kurulunda görüşüldüğünü söyledi.

Manavoğlu, “Tabii bir yıldan beridir ülkeye gelmeyen ve para almaya devam eden Özgürgün’ün istifasının oylaması kapalı olsaydı sonuç farklı olurdu” ifadelerini kullandı.

“ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİ GÜVENLİ BİR ŞEKİLDE GETİRİLMELİ”

Başbakanın 1 Nisan’dan itibaren ülkeye karantinasız gelişlere izin verileceğiyle ilgili açıklamasını değerlendiren Manavoğlu şöyle konuştu:

“Hükümet normalleşme için bir hedef koydu, önünde bir açılma imtihanı var. Bu çerçevede ülkeye girecek olanlarla ilgili ‘iki aşı ve karantinasız giriş’ seslendiriliyor. Ancak sağlıkçılarla görüşmeden bu konu hakkında konuşmak doğru değil. Açılımdan sonra denetimler olursa ve bulaşın önüne geçilirse düşünülebilir. Turizm konusunda bu dönemde ışık görmüyorum. Öncelikle üniversite öğrencileri güvenli bir şekilde ülkeye getirilmeli. Temmuzdan sonra açılımda esnaf mutluydu ancak önümüzdeki dönemi planlarken, geçmişi de unutmayalım. Aşı yapanların bulaşma ve bulaştırma oranı henüz netlik kazanmadı. Sürece ve bilim insanlarının görüşlerine göre karar verilmeli.”