Anayasa değişiklik tartışmalarını değerlendirirken, 2014’te Anayasa Değişikliğinin reddedildiğini hatırlatan Özdenefe, “ Bu tecrübe bize, Anayasa değişikliğine özel bir referandum yapılmasını gösterdi. Maliyeti vardır ama Anayasa değişeceksek bazı maliyetleri de göze almamız lazım” dedi.
“Yapılması istenen değişiklikler olması gerekendir ama yargıyla ilgili sadece bunlar değildir” diye konuşan Özdenefe, “Anayasa değişikliğini önemsiyoruz ama doğru planlanması lazım. Meclis’te grubu olan olmayan tüm partilerin konsensusu olursa, CTP bunu yapıcı bir yaklaşımla değerlendirir. Ama bu ülke Anayasa Değişikliğine bir hayırı daha kaldırmaz. Endişelerim, Anayasa’nın bir çok maddesinin değişmesi gerektiğini düşündüğüm içindir” ifadelerini kullandı.
26 Nisan olarak açıklanan Cumhurbaşkanlığı Seçim tarihinin değişmesinin artık mümkün de doğru da olmadığını belirten Özdenefe, “Yüksek Seçim Kurulu da bunu deklare etti. Takvim de açıklandı. Tarih değişmesi gibi bir gündem olmayacaktır” görüşünü paylaştı.
Seçim yasaklarına günler kala, Halkın Partisi’ne bağlı İçişleri Bakanlığı’nın kırsal kesim arsası ya da sosyal konut gibi projeleri gündeme getirmesini eleştiren Özdenefe, “ Ne isterse olsun, seçim yasakları öncesi bu tür konular gündeme gelmemesi lazımdı. Hele de geçmişte bunları eleştiren HP’nin yapması düşündürücü. Panikle eski alışlanlıklar tekrar vitrine konuluyor” dedi.
Soru üzerine Genel Başkan Erhürman’ın adaylığını açıklamasından sonra CTP’ye ilgi ve alakanın arttığını gözlemlediğini anlatan Özdenefe, “ Çalışmalarımız giderek artacak. Bilgi ve birikimi ile Erhürman’ın bu toplumu daha ileri götürecek tek alternatif olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“Cumhurbaşkanı Akıncı’nın, son açıklamalarının CTP Tabanı’nda nasıl yankı buldu?” şeklindeki soru üzerine Özdenefe şu yanıtı verdi:
CTP Tabanı’ndan kararsız bir kesim yoktur. Başkan adayının arkasındadır. Gerek Kamuoyu araştırmaları gerekse de halkla temaslarımıza bakıldığında, seçim 2. tura kalacak gibi görünüyor. İkinci turu 3 isim zorlayacaktır. Erhürman 2. tura kaldığında diğer iki isim büyük bir sıkıntı ile karşılaşacağını tespit etmiştir. Sayın Akıncı da Sayın Tatar da ikinci turda Erhürman karşısında dezavantajlı olduklarını bildikleri için birazcık daha farklı söylemler gündeme getiriyorlar. Ben bunu paniğe bağlıyorum.
BM, Rumlar ve Türkiye ile ilişkileri doğru zeminde masaya taşıyabilecek tek ismin Erhürman olduğunu savunan Özdenefe, “ Son 2 yıldır, Sayın Akıncı’nın proaktif politika ortaya koyamadığını, Brüksel ile dünya ve Türkiye ile ilişkileri geliştiremediğini halkımız da gözlemliyor. Sayın Tatar’ın da Rumlarla oturup çözüm bulma gibi bir gailesi yok. Sayın Akıncı’nın da bunu yapmadığını görüyoruz. Zaten kendisi bizim neslin son denemesidir diyerek, umutsuzluğa kapılmış ve proaktif olmama kararını hayata geçirmiştir. AB Çatısı altında iki devleti ilk kendisi zikretti. Biz şuna bakıyoruz. Seçilen liderin ertesi gün 5 yıllık sınavı başlıyor. Bu sınavı verirken, doğru ve sağlıklı ilişkiler kurabilecek mi?
Cumhurbaşkanlığı Seçimi sonrası erken seçimin gündeme gelebileceğini belirten Özdenefe, hükümetin kendi içinde sıkıntılar yaşadığını söyledi.
Girne Limanı için de yetki karmaşasının sürdüğünü, buna son vermek için limanın yerel yönetim anlayışı ile belediye verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Özdenefe, Liman İhalesinin iptal edilmesini de eleştirerek, finansman hesaplamasının doğru yapılmadığını iddia etti.
Kaynak:brt