
Üçüncü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na yakınlığıyla bilinen, eski BRT Müdürü, gazeteci Özer Kanlı, CTP Genel Başkanı seçilen Sıla Usar İncirli’nin babası Naci Talat’la arasında geçen bir diyaloğu paylaştı.
Sıla Usar İncirli’nin parti başkanı seçilmesi üzerine sosyal medyada paylaşım yapan Özer Kanlı, “Babası Naci Talat’ın hedefine 34 yıl sonra kızı Sıla Usar ulaştı” değerlendirmesinde bulundu.
Kanlı, Naci Talat’ın kendisi aracılığıyla “Derviş’e söyle CTP’yi AKEL’in kuyruğunda maşrapa olmaktan kurtaracağım” mesajı ilettiğini yazdı.
Naci Talat’ın kendisine “CTP Genel Başkanlığına aday olacağım ve kazanacağım” dediğini aktaran Kanlı’nın paylaşımı şöyle:
“1990 yılının başlarıydı. TKP ve YDP ile kurulan koalisyon hükümetlerinde yaşanan sıkıntıların ülkeye ağır bedeller ödettiğini düşünen UBP Genel Başkanı ve Başbakan Derviş Eroğlu, Mayıs ayında yapılacak milletvekilliği genel seçimi öncesinde ülkeye istikrar getireceğine inandığı iki önemli değişikliği gündeme taşıdı: Karma oyun kaldırılması ve yüzde 34’ü aşan partiye ek milletvekilliği verilmesi…
Eroğlu’nun yükselişinin farkında olan CTP, TKP, DHP ve YDP, bu hamleyi durdurmak adına hareketlenmiş, dört yanda birleşme ihtimaline dair söylentiler dolaşmaya başlamıştı.
Tam bu karmaşanın içinde, CTP’nin rahmetli Genel Başkanı Özker Özgür ile Genel Sekreteri Naci Talat, Saray Otel’de bir basın toplantısı düzenledi. Ben de BRT adına oradaydım. Her ikisi de düzenlemelere sert tepki gösteriyor, fakat birleşme konusunda dikkatle belirsiz bir çizgide duruyorlardı.
Toplantı bitti. Yediler Sokak’a park ettiğim arabama doğru yürürken, gazetecilik hayatımın belki de en unutulmaz anını yaşandım.
Arkamdan bir ses, yumuşak ama ısrarla, ‘Özer… Özer…’ diye sesleniyordu.
Döndüm. Karşımda rahmetli Naci Talat…
Yaklaştı, gözlerinin içi ciddiyetle parlıyordu. Bana şöyle dedi:
‘Biliyorum, bugün Derviş Bey’le görüşeceksin. O, bizim Yeniden Doğuş ile bir araya gelemeyeceğimizi sanıyor. Oysa dün gece ben, İrsen Küçük ( o dönem YDP Genel Sekreteri
İdi) ve Orhan Üçok ( o dönemin YDP Genel Başkanı) İsmet Kotak’ın( o dönemdeki HDP Genel Başkanı) evinde buluştuk.
Birleşme konusunda anlaştık.
Bu yasa değişikliği bizi bitirir; vazgeçsin.
Vazgeçmezse mecburen birleşeceğiz.
Vazgeçerse yine UBP birinci gelir, koalisyonu da kurar.
Seçimden sonra ben CTP Genel Başkanlığına aday olacağım ve kazanacağım.
Derviş’e söyle: CTP’yi AKEL’in kuyruğunda maşrapa olmaktan kurtaracağım.’
‘Peki abi, iletirim’ dedim. ‘Ama bence Derviş Bey kararını çoktan verdi.’
Gülümsedi. ‘Ehhh…’ dedi; o ‘ehh’in içinde hem yorgun bir kabulleniş hem de inatçı bir umut vardı.”






































