GenelKıbrısManşetSiyaset

Özersay: Tehlike henüz geçmedi bu bir başarı ama ciddi bir risk orada duruyor

HP Lideri Özersay başörtüsü tüzüğünün iptal kararını değerlendirerek laiklik ilkesine yönelik tehlikenin bu kararla ortadan kalkmadığını, bu hükümet görevde olduğu sürece özellikle yasa yaparak laikliğe dönük saldırıların devam edebileceğinin görülmesi gerektiğini vurguladı.

HP Lideri Özersay başörtüsü tüzüğünün iptal kararını değerlendirerek laiklik ilkesine yönelik tehlikenin bu kararla ortadan kalkmadığını, bu hükümet görevde olduğu sürece özellikle yasa yaparak laikliğe dönük saldırıların devam edebileceğinin görülmesi gerektiğini vurguladı.

Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Anayasa Mahkemesi’nin türbanla ilgili tüzüğü iptal kararına ilişkin açıklamalarda bulundu. Özersay, kararın laiklik ilkesine aykırılıktan değil, Bakanlar Kurulu’nun yetkisi olmamasına rağmen düzenleme yapmasından kaynaklandığının anlaşıldığını vurguladı.

Özersay, laiklik için verilen mücadelenin değerli olduğunu ve bugünkü kararın çağdaşlık bağlamında bir kazanım olduğunu belirterek, “ancak bu kararı zafer çığlıklarıyla karşılamak yerine soğukkanlı ve sakin değerlendirmek gerekir” dedi.

Özersay’ın açıklamasının tamamı şöyle:

Anayasa Mahkemesi’nin türban tartışmalarıyla ilgili tüzüğü iptal sebebinin anayasadaki laiklik ilkesine aykırılık olmadığı, Bakanlar Kurulu’nun yetkisi olmamasına rağmen bu düzenlemeyi yaparak anayasayı ihlal ettiği noktasına dayandığı anlaşılıyor. Laiklik için verilen mücadele son derece önemlidir ve değerlidir ve bugünkü karar da çağdaşlık bağlamında bir kazanımdır, başarıdır ancak mahkeme kararıyla ilgili zafer çığlıkları atmak yerine soğukkanlı ve sakin bir değerlendirmeye ihtiyaç vardır.

Anayasamıza göre (başka pek çok kıta Avrupası anayasalarında olduğu gibi) temel haklar yasa ile sınırlandırılabilir ilkesi vardır. Dava avukatlarının söylediklerinden anlaşılan şudur: burada bu tüzükle temel haklar sınırlandırılmaya çalışılmıştır, bunu tüzük ile bakanlar kurulu üzerinden yapamazsınız ancak yasa yaparak, meclisten geçirerek temel hakları sınırlandıran bir düzenlemeyi yapma yetkiniz teknik olarak vardır.

Yani çok benzer bir düzenlemeyi ya da aynısını hükümet Meclis’ten yasa olarak geçirip yürürlüğe koyabilir, teknik olarak anayasaya göre bu mümkündür. Kritik nokta şudur: yarın aynı düzenlemeyi bu gayrimeşru hükümet Meclis’ten yasa olarak geçirirse ne olur? İşte o zaman açılacak bir dava ile anayasa mahkemesinin yapılan düzenlemenin anayasadaki laiklik ilkesine aykırı olup olmadığını incelemesi talep edilebilir. O noktada mahkeme ne karar verir bunu şimdiden kestirmek mümkün değildir.

Gerekçeli kararı görmeden çok fazla bir yorum yapmak doğru olmaz elbet. Ancak bugünkü mahkeme kararının laiklik ilkesinin anlamı ve kapsamı bağlamında değil, bu konularda düzenlemeyi hangi kurumun yapabileceği bağlamında bir anlam ifade ettiği göz ardı edilmemelidir.

Kuşkusuz meclis üzerinden yeni bir hamle yapılana değin bu konudaki tüzük iptal edildiği için, mecliste bir yasa yapılmadığı sürece okullarda yarattıkları bu sıkıntı ve gerginlik şimdilik ortadan kalkmış olacak, ama şimdilik. Bu gayrimeşru hükümet orada durduğu sürece bu tehlike ortadan kalkmış olmayacaktır. Orası net!

Diğer Haberler

Başa dön tuşu