Özyiğit: Büyükelçinin yaptığı saygısızlığı kendisine iade ediyorum

Eski Eğitim Bakanlarından, Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri’nin, ‘2000’li yılların başından itibaren KKTC’de tarih öğretiminde yaratılan boşluğun yeni nesilleri manevi ve milli değerlerden uzaklaştırdığını görüyoruz’ sözlerine sert tepki gösterdi.

Özyiğit, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Başçeri’nin bahsettiği nesillerin, kahramanların torunları olduğunu belirterek, “450 yıldır varlığını, kimliğini ve değerlerini kaybetmeden bugüne taşıyan bir toplumun çocukları...” dedi.

Büyükelçinin yaptığı saygısızlığı kendisine iade ettiğini ifade eden Özyiğit, “Ama o yine de müsterih olsun, lüks ciplerine kutsal kitap asıp altında esrar içen gençler pek çıkmıyor buralarda” ifadelerini kullandı.

“Bizim gençlerimiz de, eğitimimiz de değerlerini koruyarak kendi yolunu bulur; o gölge etmesin” diyen Özyiğit, “Tepede iki kişiyi kukla gibi oynatıyor diye coşup bu halka ayar çekmeye kalkışmasın.

Hele hele sahip olduğu makamın gücünü kendine bahşeden bir varoluş mücadelesine ve değerlerine dil uzatmaya hiç kalkmasın” dedi.

Özyiğit’in paylaşımının tamamında şu ifadeler yer aldı:

“Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Başçeri ‘2000’li yılların başından itibaren KKTC’de tarih öğretiminde yaratılan boşluğun yeni nesilleri manevi ve milli değerlerden uzaklaştırdığını görüyoruz’ demiş.

Yeni bir şey yok… 2000’li yıllardan önceki nesillerin de manevi ve milli değerleri sorgulandı bu memlekette. Birkaç gün önce anlı şanlı bayrak salladıkları Erenköy Mücadelesi’nin kahramanlarının değerleri de sorgulandı…

Büyükelçinin bahsettiği nesiller ise bu kahramanların torunları. 450 yıldır varlığını, kimliğini ve değerlerini kaybetmeden bugüne taşıyan bir toplumun çocukları.

Sn. Büyükelçinin yaptığı saygısızlığı kendine iade ediyorum. Ama o yine de müsterih olsun, lüks ciplerine kutsal kitap asıp altında esrar içen gençler pek çıkmıyor buralarda.

Bizim gençlerimiz de, eğitimimiz de değerlerini koruyarak kendi yolunu bulur; o gölge etmesin. Tepede iki kişiyi kukla gibi oynatıyor diye coşup bu halka ayar çekmeye kalkışmasın.

Hele hele sahip olduğu makamın gücünü kendine bahşeden bir varoluş mücadelesine ve değerlerine dil uzatmaya hiç kalkmasın…”