GenelKıbrısManşet

Prof. Dr. Saner: Kıbrıs birinci derece deprem bölgesi değil

YDÜ Üniversitesi akademisyeni Yerbilimci Prof. Dr. Salih Saner, deprem risk haritasına göre Kıbrıs’ın birinci derece deprem bölgesi olmadığını söyledi.

AFAD ile MTA’nın fay ve deprem haritalarını yorumladığını ve Kıbrıs adasına uzanımlarını araştırdığını belirten Yerbilimci Prof. Dr. Salih Saner, “Aktif fay haritasında Hatay’dan güneybatıya uzanan bir zon var denizden Limasol güneyine uzanır . Doğuda Kıbrıs’tan 200 kilometre uzaktadır. Bu fay şayet oynarsa Kıbrıs’ta hissedilebilir ve şiddetli ise yıkım da yapabilir. Yıkımdan ziyade Tsunami riski de oluşturabilir. Hatay kırığı ne zaman buralara gelir bilemeyiz. Beşparmaklardaki ölü iki fayımız var. Onlar Misis dağlarından uzanan faylardır ve Hatayla deneştirilmelleri ne derece doğru olur.” ifadelerini kullandı.

Yerbilimci Prof. Dr. Salih Saner’in açıklamasının tamamı şöyle:

“Değerli dostlarım

Deprem konusunun hassas olduğu bu günlerde dikkatli olun deniliyor. Ben yerbilimciyim dikkatli olmaya bilgi üstüne bilgi geliştirmem diye bakıyorum. Oturdum şunu yaptım. Bazı literatür bilgilerine girerek ve de AFAD ile MTA’nın fay ve deprem haritalarını yorumlayarak Kıbrıs adasına uzanımlarını araştırdım (Şekil 1). Aktif fay haritasında Hatay’dan güneybatıya uzanan bir zon var denizden Limasol güneyine uzanır . Doğuda Kıbrıs’tan 200 kilometre uzaktadır. Bu fay şayet oynarsa Kıbrıs’ta hissedilebilir ve şiddetli ise yıkım da yapabilir. Yıkımdan ziyade Tsunami riski de oluşturabilir. Hatay kırığı ne zaman buralara gelir bilemeyiz. Beşparmaklardaki ölü iki fayımız var. Onlar Misis dağlarından uzanan faylardır ve Hatayla deneştirilmelleri ne derece doğru olur.

Diğer bir yaptığım da Kıbrıs deprem riski verilerinden ve Türkiye Deprem risk haritasından yararlanarak. Türkiye’nin risk zonlarını Kıbrısla korrele ederek Kıbrıs risk haritasını oluşturdum. (Şekil 2). Bu haritada görüldüğü üzere KKTC alanı daha emin bir bölge olarak görünüyor denince Tüm Kıbrıs’ı söylemiyoruz. Birinci derece deprem bölgesi değildir. TV’lerde demeç vermekten öteye bir şeyler oluşturmalıyız. Tekrar edeyim benim haritalarım da deneştirmeye muhtaçtır.

Bilimde yüzde yüz her şey çözülemez o zaman bilim olmaz. Bu haritaları da geliştirilmesi gerekir. Özellikle yer çekimi ivmesi ölçümleri ile deneştirme, her ilçenin yer yapısı ve lokal durumlar gözetilerek değerlendirilmesi, alüvyon sahaların haritalanması, dayanımsız yapıların belirlenmesi, hastane ve okulların durumlarının araştırılması vs. vs. Kısacası gazete haberlerinin ötesinde bizlere görevler düşüyor.

Yararlı oluyorsa ne mutlu bana.”

Prof. Dr. Salih SANER

Diğer Haberler

Başa dön tuşu