Şahali: Hükümet kurulmasın diye öneri sunuyorlar

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili, Tarım ve Doğal Kaynaklar eski Bakanı Erkut Şahali, içinde bulunduğumuz zor süreçte, hükümeti kurma çalışmaları yaparken, kabul edilemeyecek önerileri gündeme getirmenin ve şart koşmanın doğru olmadığını söyledi.

Hükümeti kurma çalışmaları çerçevesinde bazı partilerin gerçekleşmesi mümkün olmayan öneriler ortaya koyduğunu ve işi zora sürdüğünü belirten Şahali, hükümete girmek isteyen partilerin diğer partilerin görüşlerine saygı duyması gerektiğini vurguladı.

Şahali, hükümete girmek istemeyen partilerin yersiz ve zamansız önerilerle 4’lü hükümet görüşmelerine katılmaması gerektiğini ifade etti.

Hükümetle ilgili görüşme sürecinin devam ettiğine ancak tam anlamıyla müzakereye dönmediğine dikkat çeken Şahali, CTP açısından hükümet kurulmasıyla ilgili sürecin yarın belli olacağını, olumlu veya olumsuz yarın sürecin tamamlanacağını kaydetti.

Erkut Şahali, hükümet kurma çalışmaları, 4’lü hükümetin kurulması ile ilgili gelişmeler, Kıbrıs sorunu ve hükümetlerin icraatlarıyla ilgili Markaj programında Ali Baturay’ın sorularını cevaplandırdı.

“DİĞER PARTİLERİN HASSASİYETLERİNE GÖRE HAREKET EDİLMELİ”

Şahali, programda Ernesto Che Guevara’nın ‘Gerçekçi ol, imkânsızı iste’ sözüne atıfta bulunarak, “Bu sözle hareket edilirse başarılı olunamaz. CTP tek başına iktidara gelmezse istediklerini yapamaz çünkü hükümette olması için diğer partilere ihtiyacı var. Bu nedenle diğer partilerin hassasiyetlerine göre hareket ediyor” dedi.

 “KABUL EDİLMEYECEK ÖNERİLER HÜKÜMETİN KURULMAMASI İÇİNDİR”

4’lü hükümet kurulması ile ilgili çalışmalardaki amacın erken seçim hükümeti kurulması ve Eylül ayında seçime gidilmesi olduğunu anlatan Şahali, “Yıllardır bekleyen sorunlar varken asla uzlaşılamayan ilkeler ve gerekçelerin hükümet kurmak isteyen farklı görüşlere sahip partilerin önüne konulması hükümetin kurulmaması içindir. Maraş ve Kıbrıs sorunu hassas konulardır ayrı ele alınmalıdır. Yaşanan bu zor süreçte kabul edilemeyecek önerileri gündeme getirmek ve şart koşmak doğru değildir” dedi.

“HÜKÜMET KURULMASIYLA İLGİLİ SÜREÇ YARIN BELLİ OLUR”

Erkut Şahali, 10 ay süreliğine seçim hükümeti kurulacaksa bile küçük ve büyük partilerin birbirine saygılı olması gerektiğini savunarak, “Hükümette mutlaka yer almak şartımız değil. Gelen öneriler doğrultusunda başbakanın kim olacağı ile ilgili görüşleri bile değerlendirmeye aldık. Hükümet kurulmasıyla ilgili süreç yarın belli olur, kuramazsak iade edeceğiz.” diye konuştu.

“DÜNKÜ TOPLANTININ ARDINDAN GÜVEN SORUNU YAŞANDI”

4’lü hükümeti kurmak için yapılan ve heyetlerin olmadığı bir toplantıda konuşulanların anında basına sızdırılmasının kabul edilemeyeceğini aktaran Şahali, “4 kişinin olduğu toplantıda konuşulanlar dışarı sızdı ve bunların bir bölümünün doğru olduğu teyit edildi. Koalisyon ortaklığı birbirine emanet edilmedir başlamadan güven sorunu yaşanmıştır” diye konuştu.

“4’LÜ HÜKÜMET UYUM İÇİNDEYDİ”

Erkut Şahali, geçmiş 4’lü hükümet döneminde farklı düşüncelere rağmen uyum içinde çalıştıklarını ifade ederek, “Bizim dışımızda gelişmeler yaşandı. Döviz artışı ve doğal afetler yaşandı, buna rağmen maaş artışları yapıldı. Ödemeler yapıldı. Karpaz, Boğaz, Mağusa ve İskele emirnameleri hazırlandı” dedi.

“SUÇLAYICI DEĞİL BAĞIŞLAYICI OLMALIYIZ”

4’lü hükümetin başka gerekçelerle bozulduğunu anlatan Şahali, “Hükümetin bozuluş biçimi ortadayken suçlayıcı değil bağışlayıcı olmalıyız” diye konuştu.

“UBP-CTP HÜKÜMETİ BAŞARILI OLMUŞTU”

Kendisinin de bir dönem bakanlık yaptığı UBP-CTP hükümet döneminin de başarılı olduğunu ancak UBP’nin su konusu ve protokol üzerinden hükümeti bozma kararı aldığını açıklayan Şahali, “CTP su konusunda anlaşmayı imzalamıştı ancak daha sonra protokole uygun hareket edilmediği iddialarıyla UBP, hükümeti bozdu” dedi.

“AKINCI SİYASİ BİR HATA YAPTI”

BM Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute ile Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın dünkü görüşmesine de değinen Şahali, şöyle konuştu:

“Tatar, federasyon görüşmeleri ile ilgili görüşmelere devam etmek isteyen Kıbrıs Özel Danışmanı’na egemen iki devletli çözümü savunduğunu söylemiş. Tatar yüzde 52 ile seçildi ancak yüzde 48 de federasyon istiyor. Tatar, her iki görüşü de dikkate almalı. Akıncı da kendine oy vermeyen karşıt görüşleri dikkate alarak hareket etmiş ve Crans Montana’daki başarısızlığın ardından iki devletliliği işaret eden açıklamalar yapmıştı. Daha önce fikrini değiştirdi ancak o dönem için siyasi bir hataydı.”

“MARAŞ’I ERDOĞAN AÇTI HAYIR DUAYI TATAR ALDI”

Kıbrıs Türkünün savunduğu federasyon tezine 45 yılda gelindiğini ancak bunu değiştirip yeni bir sürecin başlatılmasının ve yeniden ilgili tarafların ikna edilmesinin kolay olmadığını aktaran Şahali, “Tatar, Kıbrıs sorununda keskin dönüş yapabilir. Türkiye’nin talepleri doğrultusunda ayrılıkçıdan, federasyoncu Tatar’a dönebilir. Kapalı Maraş’ı Erdoğan açtı hayır duayı Tatar aldı. Siyasette tutarlılık önemlidir” diye konuştu

“UBP İLE EN BAŞTA HÜKÜMET FORMÜLÜNDE ANLAŞAMADIK”

Hükümet kurma görevi CTP’de olduğu için başbakanlığın da kendilerinde olması gerektiğini savunan Şahali, “Bizim ‘başbakan kim olacak’ gibi sorunumuz yok. Görev kendilerindeyken bize gelen UBP ile anlaşmadığımız nokta icraat hükümeti istemeleridir. Biz geniş tabanlı seçim hükümeti istiyoruz” dedi.

“UBP İLE ANLAŞAMADIĞIMIZ BİRÇOK NOKTA VAR”

UBP ile hükümette yer almak istememelerinin birçok nedeni olduğunu anlatan Şahali, “UBP bize geldiğinde genel başkanları yoktu. Hükümetteyken 10 ay boyunca ekonomiyi kötü yönettiler ve seçim döneminde demokrasiye müdahalelerle anıldılar. Kıbrıs sorunundaki en önemli unsur olan Maraş’ı seçim malzemesi yaptılar. Hükümet kaynaklarını hoyratça kullandılar ve partizanca istihdamlar yaptılar” ifadelerini kullandı.

“TATAR’A KİM HUKUKİ GÖRÜŞ VERDİYSE ÇIKSIN KAMUOYUNA DA AÇIKLASIN”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın başbakan oluğu dönemde seçime girdiğini, cumhurbaşkanlığını kazandığını ancak saraya giderken hükümeti idare etmesi için bir vekile başbakanlık için vekalet vermediğini anlatan Şahali, “Tatar, ‘aslı olmayan makamın vekaleti olmaz’ diyor ve bunun için hukuki görüş aldığını söylüyor. Bu hukuki görüşe göre, vekalet verme gereği olmadığını belirtiyor. Bu görüşü kim verdi, o kişi, o makam çıksın ve bunu kamuoyuna açıklasın” dedi.