GenelKıbrısManşet

Suça itiliyoruz!

Ülkemizde son yıllarda suç oranındaki ciddi artış endişe yaratmaya başladı. Özellikle şiddet, sirkat ve uyuşturucu suçlarında gözle görülür bir artış söz konusu. Kovid-19 pandemisinin toplumun üzerinde yarattığı ruhsal çöküntü, ekonomik kaygılar ve çaresizlik düşüncesinin insanların suç eğilimini artırdığı uzmanlar tarafından da belirtiliyor

“TOPLUM, GÜVEN DUYGUSUNU YİTİRDİ”… Toplumun içinde bulunduğu ruh haliyle ilgili GIYNIK Gazetesi’ne değerlendirmelerde bulunan Sosyolog Hakan Gündüz, pandeminin ardından toplumsal tedbirlerin alınmaması halinde kaos ortamının yaşanacağının öngörüldüğünü söyleyerek, artış gösteren suçlar arasında sadece şiddet ve sirkat suçları değil, uyuşturucu kullanımında gözlemlenen patlamanın da ürkütücü olduğunu ifade etti. Maddi yetersizlik temelli suçlar, çete oluşumları, çete kavgaları ve cinayet gibi suçların yanı sıra artan aile içi şiddet olayları ve trafik kazalarının da bu ruhsal çöküntüyle bağlantılı olduğunu kaydeden Gündüz, insanların düzene, yasalara, siyasilere ve hukuka olan inancını ve güvenini yitirdiğini de aktardı.

“HÜKÜMETİN GÜNDEMİNDE TOPLUM YOK”… Pandeminin özellikle ekonomik anlamda toplumu yıktığını vurgulayarak, çoğu kişinin işsiz kaldığına dikkat çeken Gündüz, işyerlerinin kapanmasıyla birlikte çalışanların kazançlarının da eridiğini dile getirerek, bu zorlukları yaşayan bireylerin çaresizce kaderine razı gelmekten başka şansı kalmadığını kaydetti ve “Toplum için somut adımlar atması gereken hükümetler ne yaptı?” sorusunu yöneltti. Siyasilerin adının karıştığı yolsuzluk suçlamaları nedeniyle, “Onlar yapıyor, ben de yaparım. Yapanın yanına kalır, benim de yanıma kalsın” düşüncesine kapılan toplumun suç eğilimine yöneldiğini belirten Gündüz, hükümetin suç oranını azaltmak ve hayat standardını düzenleyici kararlar almak yerine, hayatı daha da zorlaştırıcı ve empatiden yoksun kararlar aldığını vurgulayarak, “Hükümetin gündeminde ‘insan’ yok, ‘toplum’ yok” dedi.

Ülkemizde son yıllarda suç oranındaki ciddi artış endişe yaratmaya başladı. Özellikle şiddet, sirkat ve uyuşturucu suçlarında gözle görülür bir artış söz konusu. Kovid-19 pandemisinin toplumun üzerinde yarattığı ruhsal çöküntü, ekonomik kaygılar ve çaresizlik düşüncesinin insanların suç eğilimini artırdığı uzmanlar tarafından da belirtiliyor. İki yıla yakın süredir devam eden Kovid-19 pandemisi süreci, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de dengelerin bozulmasına neden oldu.

Toplumun içinde bulunduğu ruh haliyle ilgili GIYNIK Gazetesi’ne değerlendirmelerde bulunan Sosyolog Hakan Gündüz, pandeminin ardından toplumsal tedbirlerin alınmaması halinde kaos ortamının yaşanacağının öngörüldüğünü söyleyerek, artış gösteren suçlar arasında sadece şiddet ve sirkat suçları değil, uyuşturucu kullanımında gözlemlenen patlamanın da ürkütücü olduğunu ifade etti.

Maddi yetersizlik temelli suçlar, çete oluşumları, çete kavgaları ve cinayet gibi suçların yanı sıra artan trafik kazalarının da bu ruhsal çöküntüyle bağlantılı olduğunu kaydeden Gündüz, insanların düzene, yasalara, siyasilere ve hukuka olan inancını ve güvenini yitirdiğini de aktardı.

Pandeminin özellikle ekonomik anlamda toplumu yıktığını vurgulayarak, çoğu kişinin işsiz kaldığına dikkat çeken Gündüz, işyerlerinin kapanmasıyla birlikte çalışanların kazançlarının da eridiğini dile getirerek, bu zorlukları yaşayan bireylerin çaresizce kaderine razı gelmekten başka şansı kalmadığını kaydetti ve “Toplum için somut adımlar atması gereken hükümetler ne yaptı?” sorusunu yöneltti.

“HALA DAHA ‘HER ŞEY ÇOK GÜZEL’ DİYEBİLİYORLAR”

Pandemi süresince, bu ülkede yaşayan insanların hiçbir zaman hükümetin önceliği olmadığına dikkat çeken Gündüz, pandeminin yoğunlaştığı dönemde ülkede çok yıkıcı ve bir o kadar da gerek devlet gerekse hukuksal düzeni sarsıcı bir seçim süreci yaşandığına değindi.

Gündüz, “Bunları birlikte yaşadık. Hükümet bozuldu, hükümet kuruldu” diyerek, kimin bakan olduğu, kimin gece yarısı listeye girdiği ya da çıktığı, kurultaydır, ziyarettir, Maraş’tır ve bunun gibi birçok konunun ülke gündemini meşgul ettiğini ifade etti.

Bu konular dışında ülkede başka bir gündemin hala konuşulmadığını ifade ederek, sofrasındaki gıdayı bile azaltan, pahalı gıdaları sofrasına koymaktan kaçınan halkın çektiği çilenin siyasilerin gündeminde olmadığını dile getiren Gündüz, “Üstelik hükümet yetkilileri kürsüye çıkıp ‘her şey çok güzel, Hükümet başarılı, dünyada pandemiyi en iyi yöneten ülke biziz’ şeklinde açıklamalar yapıyor” diyerek, siyasilerin gündeminde kişisel menfaatlerinin olduğunu savundu.

“HÜKÜMETİN GÜNDEMİNDE SÜREKLİ BİR YOLSUZLUK KONUSU VAR”

Ülkemizdeki psikiyatrist ve psikologların hem kendilerine başvuranların sayısından hem de ruhsal bozukluğu bulunan hastaların durumlarının giderek ağırlaşmasından ötürü çok endişeli olduklarını ifade eden Gündüz, toplumun ruh sağlığının ciddi anlamda bozulduğunun ortada olduğunu vurguladı.

Yaşanan bu kaos ortamında suç patlaması yaşanmasının olası olduğundan söz eden Gündüz, adeta korkulanın başa geldiğini aktardı.

Geçim sıkıntısının insanları sirkat, zimmete geçirme, haksız kazanç, rüşvet ve dolandırıcılık gibi maddi suçlara ittiğini kaydeden Hakan Gündüz, ülkede yaşanan her olumsuzluğun topluma yansımasının sorunların daha da büyümesine ve domino etkisi yaratmasına neden olduğunu belirtti.

Açılan ihaleler, dağıtılan krediler, araziler, izinler, istihdamlar gibi medyaya yansıyan usulsüzlüklerin yanı sıra siyasilerin de çıkıp ‘Sen orada bu yolsuzluğa göz yumdun’, ‘bu yolsuzluğa ortak olduğun’ diğeri de ona ‘sen de bilmem hangi alım satımda bu kadar yaptın’ şeklinde karşılıklı suçlamalarda bulunduklarını ve ortada konuşulan para miktarlarının çok yüksek olduğunu ifade etti.

‘ONLAR YAPIYOR, BEN DE YAPARIM’, ‘YAPANIN YANINA KALIR, BENİM DE KALSIN’ DÜŞÜNCESİ

Siyasilerin adının karıştığı yolsuzluk suçlamaları nedeniyle, “Onlar yapıyor, ben de yaparım. Yapanın yanına kalır, benim de yanıma kalsın” düşüncesine kapılan toplumun suç eğilimine yöneldiğini belirten Gündüz, hükümetin suç oranını azaltmak ve hayat standardını düzenleyici kararlar almak yerine, hayatı daha da zorlaştırıcı ve empatiden yoksun kararlar aldığını vurgulayarak, “Hükümetin gündeminde ‘insan’ yok, ‘toplum’ yok” dedi.

“BÜROKRATİK YAPI DİYE BİR ŞEY YOK”

Gündüz, siyasilerin günübirlik kararlarla ve ilerisini düşünmeden hareket ederek görevlerini sürdürdüklerini dile getirdi ve sözlerine şöyle devam etti: “Şu anda yine Kurultay gündemi var. Sonra seçim gündemi olacak. Halk; sorunları çözücü, ülkeyi rahatlatıcı çözümleri nafile beklemeye devam edecek. Şimdi diyebilirsiniz ki onlar siyasi, peki tüm bunları çalışacak bürokrasi ne yapıyor? Öncelikle onlar da siyasi. Müsteşarlar, müdürler. Öncelikle aranan vasıf zaten ‘Ne kadar iyi partili olduğu’ ve ‘ne kadar iyi yukarının adamı olduğu’. Çoğu bürokrat görevinin uzmanı değil, kimilerinin yakından uzaktan ilgisi yok. Liyakat ise hak getire. Böyle bir bürokratik yapı, yaşadığımız sürece önleyici tedbirler ya da sorunları çözücü uygulamalar teklif edemez. Şu anda bürokrasi de takvimlenmiş protokol çalışmalarını yetiştirmeye çalışıyor. Yani onların da gündeminde insan yok.”

Diğer Haberler

Başa dön tuşu