Limon ithalat iznine büyük tepki gösteren genç üretici Osman Konut açıklamalara isyan etti:
DEVRİM DEMİR
Bir zamanlar ülkenin lokomotif sektörlerinden biri olan narenciye üretimi de sekteye uğradı. Hükümetin almış olduğu yeni bir karar bin bir zorlukla ayakta kalmaya çalışan üreticiyi isyan ettirdi. Alınan kararla Türkiye ve birçok ülkeden narenciye ürünü ithal edilmesine olanak sağlanırken, aile mesleği olan narenciye üreticiliğine gönül veren Akdeniz köyü sakinlerinden Ziraat Mühendisi Osman Konut’un haklı isyanı basında geniş yer buldu.
Konut’un narenciye üreticisi olmadığını iddia eden ‘Tüccar, toptancı’ Mehmet Emin Öztürk’ün açıklamalarını hayretle izlediğini dile getiren genç üretici, “Bu ülkede üretim yapmak isteyenler üretimden koparılıyor” dedi.
KONUT: “İTHAMLARI ÇÜRÜTMEYE HAZIRIM”
GIYNIK GAZETESİ aracılığı ile Öztürk’e çağrı yapan Osman Konut,
“Dünkü beyanatım isim vermediğim halde ucu sana ve bazı kişilere dokunmuş belli ancak bilmeden topladığın yalan yanlış bilgileri ve hakkımda yaptığın ithamları her koşulda çürütmeye hazır olduğumu bilmeni isterim” şeklinde konuştu.
Ailesi ile birlikte limon ve narenciye bahçelerinin Tarım Bakanlığına kayıtlı olduğunu kaydeden Konut’un açıklaması şöyle;
“Öncelikle ifade etmek isterim ki fotoğraflarda da görebileceğiniz gibi aileme ait Tarım Bakanlığına kayıtlı limon ve narenciye bahçelerini sen veya herhangi bir tüccar toptancı arkadaş istediğiniz tarihte ziyarete gelebilirsiniz. Ailem ile birlikte üretim yapıyorum dediğimde bunu bölgede yaşayan herkes biliyor ama bilmeyenlere de istedikleri zaman ispat etmeye hazırım. Devlet kanadına ucuza kapattığım ürünü verdiğimden bahsettin. Her üreticinin verdiği gibi bir kısım ürünümü ben de Cypfruvex’e açıklanan sıkma fiyatından verdim (1.2TL). Bunu devlet kuruluşu olan Cypfruvex’ten de sordurabilirsin. Bunun dışında ne ihale aldım ne de başka da devlet kanadı ile alışverişim yok. Senin bildiğin bir şey varsa sosyal medyadan açıklayabilirsin.
Bunun dışında cevaplayabilirsen benim de sana sormak istediğim birkaç soru var.”
“BAKANLIK VEYA TOPTANCI KİMDE NE KADAR LİMON VAR BİLİYOR MU?
Yaklaşık iki hafta önce Ziraat Mühendisliği bölümünden mezun olan ailesi ile birlikte çocukluğundan bu yana tarlalarda çalışan 25 yaşındaki Osman Konut, elinde kalan ürünün hesabını soracağını söyledi.
Konut, bazı tüccar ve toptancılara birkaç sorusu olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Kolordu ve Bakanlık çok güzel yapmış meyve sebze ihalelerini burada açmış. Diğer üretici arkadaşlarım gibi ben de bu karara sevinmiştim. Ancak 2 haftadır üreticilerin bazı toptancıları limon vermek için aradığında toptancıları elinde çok limon olduğunu ve alamayacaklarını bildirdiklerini öğrendim. Herhalde limon ithalatı kararını bildiklerinden alımı durdurduklarını tahmin ediyorum. İthalat kararın suistimal edileceği gün gibi açıktır. Dün beyanatım sosyal medyada yayınlandığı andan itibaren bana ulaşan birçok kişinin elinde limon olduğunu öğrendim. Sence ihalelerin burada açılmasının nedeni birilerinin mali ucuza (10TL) Türkiye’den kapatmasını sağlayıp 30.95 TL’ye ihale eden yere verdirip fahiş kar sağlamak mıdır? Yoksa iç piyasayı desteklemek midir? Bakanlık veya toptancılar kimde ne kadar limon olduğunu biliyorlar mı? Bu konu araştırıldı mı? Bence ya bilmezden geliyorlar ya da işlerine gelmiyor.
Yeşilırmak’taki çilek üreticileri tam hasatta iken ihale maskesi ile Türkiye’den çilek getirip piyasaya sürülmesi, domates ve salatalık üretimde iken fiyatları suni olarak yükseltip ithalatı açtırılması, Türkiye’den 2-3 TL’ye alınan birçok sebze meyvenin 30-40’a satılması tesadüf müdür? Bunun yanında kabak, patlıcan, elma, armut, karpuz vs.de dönen oyunları görmediğimizi, bilmediğimiz mi sanıyorsunuz?
Vatandaş marketten birçok sebze ve meyveyi 40-70 TL bandında alıyor. Yerli üretimden gelen ürünlerde, üretici torbası 2 bin TL’ye gübre, tonu 7-8 TL’ye su alıp üretim yapmaya çalışırken uyguladığınız alım politikası ile üretici para kazanamadığı gibi vatandaş da ürünleri pahalıya alıyor. Bu durumda Piyasadaki dengeyi nasıl sağlayacaksınız? İthalatla mı? Ülkede bulunmayan veya az olan ürünlerin ithalatı olmasın demiyoruz ancak üretimi yapılan belli başlı ürünlerin de ithalatla önünü keserseniz tarım sektörünü batıracağınızın farkında mısınız ya da bu umurunuzda mı?
Depomdaki ürüne gelince çoğu kendi ürünüm olmak üzere bu yıl bahçeden kilosu 10 TL’ye kadar limon alımı yaptım. Nakliye, işçilik depo elektrik maliyetlerinden bahsetmeyeceğim bile. Ama yine de Hodri meydan. Eğer bu ihalede % kaç kâr marjı ile çalıştığınızı dürüst olarak açıklarsanız depomdaki limonu 18 TL’den vereceğimi taahhüt ediyorum?
Ancak limon ithalatının devam etmesi halinde depomdaki ürünleri hiç gözümü kırpmadan bakanlık önünde bedavaya dağıtacağımı bir kez daha üstüne basarak belirtirim. Üreticinin üretimden koparılmadan hakkettiği payı alacağı, vatandaşın(halkımızın) beli bükülmeden güvenilir gıdaya uygun bedelle ulaşabileceği, karaborsa oyunlarının dönmediği bir pazar-piyasa oluşması dileğiyle,
Saygılarımla. “
