EkonomiGenelManşetTürkiye

“Türk halkını zor günler bekliyor”

MIT’den Prof. Acemoğlu TC Merkez’in faiz artırımı olumlu buldu ancak, fakirliğe de işaret etti

DAHA YOLUN BAŞI

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden (MIT) Prof. Dr. Daron Acemoğlu TC Merkez Bankası’nın faizi %17.5’den %25’e çıkarmasını değerlendirdi. Acemoğlu, “Doğru yöne doğru bir adım, ama bence arkası gelip gelmeyeceği belli değil. Bence Türkiye ve Türk halkını zor günler bekliyor” dedi. Acemoğlu, “Objektif olarak baktığımız zaman yüzde 7.50 faiz artırımı doğru yönde bir karar. Geçen ayki hayal kırıklığı yaratan ve beklentinin çok altında kalan faiz artırımından sonra, bu yeni karar Merkez Bankası’nın belki de gerçekten enflasyona karşı mücadeleye başladığının göstergesi olabilir. Ama bence doğru politikalara doğru giden yolun daha en başındayız. Sadece yüksek faiz aktarılmasıyla ekonomi düzelmez” dedi.

DÖRT MADDE ORTAYA KOYDU

“Benim bu konuda hep vurguladığım ve yapılması gerekli gördüğüm dört politika değişikliği var” diyen Acemoğlu bunları şöyle sıraladı:

* “Birincisi faizleri artırıp enflasyonu kontrol altına almaya başlamak için reel faizleri sıfırın üstüne doğru taşımak. Bu enflasyona karşı mücadele için çok önemli. Bu birinci maddenin başındayız. Ben hala emin değilim devlet bankaları duracak mı? Başka yollardan rant dağıtımına devam edilebilirler. Yani şimdilik sadece birincinin bir bölümüne doğru bir adım atıldı.”

* “İkincisi, aynı sırada kurumsal reform sürecine başlamak. Bu da çok önemli. Bu süreç ifade özgürlüğü ve demokratik hakların kuvvetlendirilmesi ile başlamalı. Ama aynı zamanda ekonomiyi direk olarak etkileyecek yapısal reformlar da çok önemli. Bunların içinde yolsuzluğu kontrol altına almak, rekabeti azaltan uygulamaları durdurmak, yargı kurumlarının bağımsızlığını sağlamak ve yatırımın önünün açılması özellikle önemli.”

* “Üçüncü olarak enflasyona karşı mücadele ve kurumsal yapıdaki reformların başlangıcıyla beraber yurtdışından kaynak getirilmesi. Bu kaynaklar şirket ve banka bilançolarındaki kötü durumu düzeltmek için ve depremden dolayı ortaya çıkan büyük harcama için kullanılmalı. Ekonomi kurmayları tabii ki yurtdışından kaynak getirmek istiyorlar. Ama bunları doğru kullanacaklarına emin değilim.”

* “Dördüncüsü ise fakirliğin artmamasını sağlamak. Yurtdışından gelen kaynaklarla ve iyi bir yola oturtulan kurumsal reformlarla beraber hem yatırımı arttırmak hem de sosyal güvenlik ağını kuvvetlendirmek lazım. Bu konuda hükümetin doğru politikaları izleyeceğinden de emin değilim. Sonuç olarak doğru yöne doğru bir adım, ama bence arkası gelip gelmeyeceği belli değil. Bence Türkiye ve Türk halkını zor günler bekliyor.”

Diğer Haberler

Başa dön tuşu