KıbrısManşet

Uçuş serbestliği için 7 kritik soru

"Uçuşlar serbest bırakıldığında adaya gelecek olanlar sadece öğrenciler mi?"

CTP Milletvekili Doğuş Derya, uçuş kısıtlaması kararının kaldırılması ile ilgili hükümete sorular yöneltti, uçuşların artması ile oluşabilecek sorunlarla ilgili hazırlıklı olunup olunmadığını sorguladı.

Derya, “Uçuşlar serbest bırakıldığında adaya gelecek olanlar sadece öğrenciler mi?” diye sorarak, hükümetin  gelecek olan öğrencilerin sayısı ile ilgili üniversiteler ile istişare edip etmediğini sordu.

Uçuş sayısının artması ile sağlık alt yapısı, karantina koşulları ve personel açısından hazırlıklı olunup olunmadığına dair de  hükümete sorular yönelten Derya, öğrencilerin karantina ücretlerini kimin ödeyeceğini sordu.

Uçuşların serbest bırakılması kararının acelece açıklandığına vurgu yapan Derya, 1 yıldır sürekli olarak plansızlıktan, acele verilen kararların yarattığı sonuçların yaşanmakta olduğuna işaret etti.

İşte Doğuş Derya’nın sosyal medya paylaşımı ve hükümete  soruları:

NOTAM meselesi…

Ulusal Birlik Partisi ekonomi, sağlık, eğitim ve turizmin dibe vurmasına neden olan hatalarını kapatmak, bu hatalardan doğan tahribatı giderecek çözüm önerilerini konuşturmamak için sürekli ayaklarımızın içine yeni bir top yuvarlayıp gündemi beceriksizliklerinden ve iktidar çekişmelerinden uzak bir yere taşımaya çalışıyorlar. En son alelacele açıklanan “uçuşların serbest bırakılması” kararı da böyle… 1 yıldır sürekli olarak plansızlıktan, acele verilen kararların yarattığı sonuçlardan bahsediyoruz ama hala aynı karambol durumun içinde yaşamak zorunda bırakılıyoruz. “Öğrencilerin adaya gelmesi” gerekçesi ile açıklanan bu kararı almadan önce:

1) Gelecek olan öğrencilerin sayısını tahmini olarak mı belirliyorsunuz yoksa üniversiteler ile istişare ederek toplam kaç öğrencinin geleceğini hesapladınız mı?

2) Uçuşlar serbest bırakıldığında adaya gelecek olanlar sadece öğrenciler mi?

3) Elinizdeki test miktarı hem gelecek olanların hem de hâlihazırda ülke içinde yaşanan bulaş ve temaslı zincirinin takibini yapabilmek için yeterli mi?

4) Giriş kapılarında test yapmaya seferber edeceğimiz yeterli sağlık personelimiz var mı? Varsa sayı nedir?

5) Gelecek olan insanların alınacağı karantina merkezlerinin yatak kapasitesi yeterli mi? Günde 8 sefer uçak gelse ve her uçak ortalama 100 kişi getirse, bu günde 800, ayda 24000 kişi demektir. Bu insanların karantinada tutulması için mevcut karantina merkezleri yeterli mi?

6) Öğrencilerin karantina ücretlerini kim ödeyecek? Sadece devlet mi? İnsanların alması gereken hayat pahalılığı ödeneğini kesmişken, reel sektör çalışanları açlık ile sınanırken, karantina ücretlerinin bir kısmının öğrencilerden harç alan üniversiteler tarafından ödenmesini sağlamak için bir girişim yaptınız mı?

7) Karantina merkezlerinin yetmemesi durumunda, evde karantina yapabilmek için gerekli kontrol mekanizmaları kurulmamışken bu kararı hangi mantık ile aldınız?

Bu soruları sorarken, UBP’li bakanların yine topu birbirlerine atan demeçlerini de gördüm. Çiçeği burnunda Ulaştırma Bakanı,” Maliye ve Sağlık Bakanlığı uçuşları durdurun dediklerinde durduracağız” diyor, Eğitim Bakanı “bu kararın altında Ali Pilli’nin imzası da var ” diyor. Sadece ayaklarımızın içine yeni bir top atarak değil, kendileri arasında da top çevirerek ülkeyi çıkmaza sürüklüyorlar.

 

Diğer Haberler

Başa dön tuşu