Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Candan Avunduk, katıldığı programda hellimin coğrafi tescili hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Konu ile ilgili umutsuz olduğunu dile getiren Avunduk, Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında KKTC’nin zeytinyağı ve helva ihracatı yapma hakkı olmasına rağmen Güney Kıbrıs’ın engellemeleri yüzünden bu haktan yararlanılamadığı, aynı durumun hellim içinde yaşanacağını düşündüğünü kaydetti. Coğrafi tescilin bir başarı olmadığını aktaran Avunduk; “Ne zaman malımızı konteynera yükleyip Avrupa pazarına ulaştırırız; işte o zaman başarı olur” dedi.
Avunduk konu ile ilgili şu açıklamalarda bulundu:
“Biz 2007 yılından beri bu konu ile ilgili mücadele veriyoruz; 14 yıldır mücadele veriyoruz vermeye de devam edeceğiz. Kazanımlarımız da kayıplarımız da oldu. Biz AB’ye çok baskı kurduk. “Yeşil hat tüzüğünde de değişiklik yapın ki bu ürünler AB’de ulaşsın” dedik. Onlar bize önce yok dediler. Daha sonra düzeltiriz dediler. Hatta tehdit ettiler; bunu kabul etmezseniz daha sonra bu düzeltmeyi de yapmayız dediler. Bizim ısrarla baskılarımız ve eylemlerimiz sonucu bu olay eş zamanlı olarak geçti. Bu tescil alt kamisyonlarda da onaylanarak AB’de de geçecek. Bunun hayata geçmesi aşamasında teknik eksikliklerimizin giderilmesini bir kenara bırakacak olursak siyasi engelleri nasıl atlatacağız? Şuan da yeşil hat tüzüğü açık. Helva ve zeytin yağı gönderilebiliyor olmamız lazım ama gönderemiyoruz. Neden? Güney’in tarifeli ya da tarife dışı engellemeleri yüzünden. Yeşil hat tüzüğü şimdi de açık; her türlü şartı yerine getiren üreticilerimiz o kapıyı kullanamıyor. Hellimle ilgili teknik eksikliği giderdikten sonra ihracaat yapabilecek miyiz; bana göre hayır. Bu umutsuzluk ama bir gerçek. Çünkü rumlar bzimle o pazarı paylaşmak istemiyor. Ama bu şu demek değildir; tamam Rumların acımasız tutumlarını görüyoruz vazgeçtik. Asla. 14 yıl mücadelesini verdik, bir 14 yıl daha mücadele ederiz. Ama 1 yıl sonra 2 yıl sonra hellim gönderebilir miyiz? Hayır, gönderemeyeceğiz.Ne zaman bir konteynera malımızı yükleriz, Avrupa pazarına ulaştırırız; işte bu başarıdır. Ama şimdiki durum yalnızca umut pompalama.”
