KıbrısManşetSiyaset

Yanarken bile işbirliği yapamadık

Şunu da hiç aklımızdan çıkarmayalım ki bizim gidebilecek başka bir ülkemiz yoktur ve haliyle, başka bir Kıbrıs  da yoktur ve hiç olmayacaktır..

Felaketin dini, dili milliyeti asla olmaz.

Bunu dahi siyasete bağlayan bağnaz bir anlayışla karşı karşıya kalmak büyük bir talihsizliktir Adamız adına..

Limasol’da başlayan yangın ve sonuçları insani değerlere sahip çıkan evrensel değerleri yaşam tarzının bir parçası haline getiren herkesi üzdü.

İşte o yangında Kıbrıslı Türk Lider Ersin  Tatar’ın, Limasol’daki yangını söndürme çalışmalarına yardım teklifi Rum yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis, tarafından karşılık görmedi.

Üstelik Güney Kıbrıs’taki yangının devam etmesine rağmen yardım teklifine olumlu ya da olumsuz bir yanıt verme zahmetine bile girmedi Kıbrıslı Rum Lider.

Bu çok üzücü ve düşündürücü bir durum.

Adamız yanıyor…

Kuzey Güney hiç fark etmiyor.

Her yıl yanıyor ciğerleri yurdumuzun…

Ve fakat ortak vatanımız yanıyorken bile el ele verip yardımlaşmayı başaramadık.

Böylesi bir felakette  dahi  ortak hareket alanı yaratamadık.

Bu nasıl bir kindir, bu ne tür bir sevgisizliktir. Nasıl bir güvensizliktir anlamak mümkün değil.

Siyasetiniz batsın artık.

İnsanlığımızdan utanır olduk bu küçücük adada.

Yetmedi mi Kıbrıslıların Türk’ü, Rum’u yaşanan onca acı gözyaşı..

Hala bunlardan ders çıkarmıyoruz..

Adı üstünde bu yangın bir felaket.

10 yakın köy yandı, 4 insan hayatını kaybetti. Çok açık ki bu boyutta bir yangın için destek gerekiyordu. Bu insani bir yaklaşımdı.

Bunun nesinden gocunur ki insan?

Hatta bu destek Türkiye ve İsrail’den de istenebilirdi.

Bundan doğal ne olabilirdi ki?

Lakin kör  siyaset buna olanak tanımadı.

Onlarca kez kana bulandı bu küçük ada. Yetmedi ortadan bölündü, yetmedi parçalandı onlarca acı yaşandı ve şimdi maalesef bir kez daha yandı..

Elbette çok çok üzgünüz.

Ama her şeye rağmen hâlâ bizim evimiz burası. Bu güzelim ada bizim yurdumuz.

Ve biz yurdumuza hep birlikte sahip çıkmakla yükümlüyüz.

Bir kez daha geçmiş olsun Kıbrıs.

Umarım yanıp kül olan ağaçların yerine çok daha fazlasını hep birlikte el ele omuz omuza verip hem güneyde hem kuzeyde birlikte ekeriz.

Yanıp kül olmasını önleyemediğimiz onca canlının elbette telafisi olmaz.

Fakat onların yerine daha çok ağaç ekerek, ortam hazırlayarak yabani hayatın da yeniden tesis edilmesine birlikte katkı yapacağımız günlere diyelim.

Artık çok eminim ki bunu başaracak olan siyaset değildir.

Ne güneyde, ne kuzeyde!

Halklardır.

Halkların kardeşliğidir, karşılıklı tesis edilecek güven ortamıdır..

Şunu da hiç aklımızdan çıkarmayalım ki bizim gidebilecek başka bir ülkemiz yoktur.

Ve haliyle, başka bir Kıbrıs  da yoktur ve hiç olmayacaktır..

Diğer Haberler

Başa dön tuşu