Z kuşağına dikkat!
İnternet ve taşınabilir dijital teknolojiyle büyüyen ilk sosyal nesil olan Z Kuşağı temsilcileri (1990’ların sonu ile 2010 öncesi doğanlar) yavaş yavaş iş dünyasına adım atıyor. Araştırmalara göre, iki yıl içinde her 4 şirket çalışanından birisi Z Kuşağı temsilcisi olacak.
İş dünyasının “En stresli çalışan grubu”
“En stresli çalışan grubu” olarak görülen Z Kuşağı temsilcilerini ofiste tutmak için eski yaklaşımların değişmesi gerektiği vurgulanıyor. Bir İngiliz uzman “Şirketler, Z Kuşağı’nın stresini nasıl azaltacağına gerçekten kafa yormalı” diyor. Yoksa işi bırakıyorlar…
2025’te, dünya nüfusunun üçte biri Z Kuşağı üyeleri olacak. Bu kuşak aynı yıl OECD ülkelerindeki iş gücünün %27’sini karşılayacak jenerasyon olacak. Mevcut iş dünyasını şu an “savaş sonrası jenerasyon” ile “X kuşağı” sırtlanıyor. Ancak on yıl sonra iş dünyasını Z Kuşağı devralacak. Bu nedenle dünyanın dört bir yanında 18-24 yaş arasındaki bu çalışanlarla ilgili araştırmalar yapılıyor.
Ortaya çıkan genel sonuçlar ise pek de iç açıcı değil. Araştırmaların bazılarında ortaya çıkan sonuçlar şöyle:
– Cigna International Health’in bu yılın başında dünyanın dört bir yanındaki 12 bin çalışanla yaptığı araştırmaya göre, ofis çalışanlarının %84’ü stresli. Ancak 18-24 yaş arası çalışanlar %91 oranla en stresli yaş grubu çıktı.
– Neredeyse hepsi, %98’i, tükenmişlik sendromu yaşıyor.
– Hayat pahalılığı önemli bir kriter: Workhuman adlı yazılım şirketinin araştırmasına göre, İngiltere’deki çalışanların %84’ü kazancının yaşam için yetmeyeceğine dair stres, endişe ve kaygı taşıyor. Bu oran, İrlanda, ABD ve Kanada’da da benzer.
– McKinsey’nin Ekim 2022 araştırmasına göre, Z Kuşağı çalışanları, bu endişeyi diğer çalışanlardan daha fazla taşıyor. %26’sı “Kazancım kaliteli bir yaşama yetmiyor” diye şikayetçi.
Aynı araştırma Z Kuşağı’nın para biriktirmediğini gösteriyor.
– Z Kuşağı, diğer jenerasyonlara oranla, mevcut maaşlarıyla özellikle ev alma konusunda da çok umutsuz. Örneğin Amerikalıların %34’ü “Hiçbir zaman ev sahibi olamayacağım” diye düşünüyor. Bu oranın %59’u Z Kuşağı çalışanı.
– “Kuşaksal araştırmacı” İngiliz Eliza Filby, Z Kuşağı gençlerinin en büyük ofis sorunsalının “kişiler arası ilişkiler” olduğunu söylüyor: “Ofise gitmek, sosyalleşmek ve biri tarafından yönetilmek çoğu genç çalışana çok yabancı bir şey gibi geliyor. Bu da strese neden oluyor.”
– Filby’e göre, Z Kuşağı’nın bu sorunu, ofiste daha verimsiz bir ortam oluşturuyor. Çünkü Z Kuşağı çalışanları, diğer çalışanlara oranla ofis ortamlarını daha fazla kötülüyorlar. Filby, pandemiden dolayı üniversite hayatını uzaktan eğitimle bitirip, direkt ofis hayatına davet edilen Z Kuşağı’nın bu duruma alışmak için “gerçekten çaba sarfettiğine” inanıyor.
– Küresel iş bulma ağı LinkedIn’in Aralık 2022 araştırması da Z Kuşağı’nın özgüvenli olmadığını gösteriyor. 18-25 yaş arası çalışanlar, diğer çalışan gruplar arasında özgüveni en düşük grup. Z Kuşağı çalışanlarının da sadece %43’ü “Özgüvenliyim” diyor.
– İş yönetim platformu Asana’nın 2022’de 10 bin çalışan arasında yaptığı araştırmaya göre de Z Kuşağı çalışanı işi işte bırakamıyor. Çoğu işteki sorunları işten sonraki hayatlarına taşıyıp streslerini yükseltiyor.
– “Working with Gen Z” (Z Kuşağı ile Çalışmak) adlı kitabın yazarı Santor Nishizaki pandeminin kısa vadede Z Kuşağı çalışanlarında tükenmişlik sendromuna neden olduğunu söylüyor: “Pandemide kendilerine işe vermediklerini açıkça itiraf etmişlerdi.”
– Bu tükenmişlik sendromu uzun vadede “iş performansını çökertecek.” LinkedIn’in Aralık 2022 araştırmasına göre, Amerikalı çalışanların %61’i “2023’te işimi bırakacağım” derken, bu oranın %72’si Z Kuşağı çalışanıydı.
– McKinsey’in bu yıl yaptığı bir araştırmaya göre Z Kuşağı çalışanlarının %77’si iş aradığını söylüyor. Filby’nin patronlara tavsiyesi net: “Şirketler, Z Kuşağı’nın stresini nasıl azaltacağına ve onların akıl sağlığını nasıl sağlayacağı üzerine kafa yormalı.” (Dünya gazetesinden derlendi)
