24 Ocak 2022’ye  doğru

Öyle ya da böyle hafta sonu Cumhuriyet Meclisi’nin yeni vekillerini seçeceğiz.

Elbette kendi gerekçeleri ile sandığa gitmeyecek insanlar var.

Bu da onların takdiri.

Ve fakat bu seçim yapılacak.

Sandığa gitme oranı ne olur açıkçası bilinmez. Fakat yüzde 40 katılım dahi olsa ortaya çıkacak aritmetikte yine bir hükümet kurulacak. Ha derseniz ki sandık boykotu kurulacak hükümetin meşruiyetini sorgulatır hale getirecek. Açıkçası ülkemizin koşullarını gözümün önüne getirdiğim zaman bunun üzerinde demokratik bir karşılığın olmayacağını rahatlıkla söyleyebilirim. Yani seçimlere katılım yüzde 40 dahi olsa hiçbir kurumun bunu sorgulamayacağı gibi bu hükümet illa ki kurulacak ve hepimizi yönetecek.

Yani bu hükümetin iyi/kötü, doğru/yanlış vereceği kararlar ve ortaya koyacağı  yönetim anlayışı  sandığı boykot edenleri teğet geçmeyecek. Öyle zannederim ki boykotu önlerine  koyan dostlarımız da bunun farkındadır.

Çok uzun bir süreden bu yana siyaset kurumuna olan güvenin halk nezdinde yitirildiği sır değil. Elbette bunun haklı nedenleri var ve hepimiz de bu nedenlerin farkındayız. Dolayısıyla mevcut yapı içinde siyaset kurumunun  içinde bulunduğumuz toplumsal sorunları aşacağına kanaat getirmeyen ve hatta  ihtimal vermeyen bir kesimin tepki olarak seçimlere kayıtsız kalması pek tabi ki demokratik bir haktır.

Bu görüşe katılmasam da bunu asla sorgulamam, boykotu şu veyahut bu şekilde tercih edecek dostlarıma karşı da hoşgörümü asla kaybetmem.

Bu onların tercihi olur ve bir vatandaş olarak buna bende saygı duyarım.

Lakin biliyorum ki 24 Ocak sabahı ortaya bir sonuç çıkacak. İster demokrasinin boykot yelpazesi içinde yer alın, ister sandık hakkını kullananlar tarafında olun.

Dolayısıyla bugün boykotu bir seçenek olarak gören dostlarım da 24 Ocak sonrası ülke yönetimini devralacak iradenin dışında tutulmayacaklar. Çok üzgünüm ama boykotun niteliği de bu vakitten sonra hiçbir şekilde maksadını sorgulamayacak.

Zira mevcut şartların getirdiği empoze anlayışın bir sonucu olarak ne demokratik yapımız, ne de dayatılan siyasi kültür bunu sorgulamaya müsaade etmiyor..

Bu arada bir konuya değinmeden de geçmeyeceğim. Malum konu elektrik kesintileri. Bir süreden bu yana şu veyahut bu nedenle  kesintiler devam ediyor. Bu kimin veyahut kimlerin kurumu kötü yönetmesinden ötürü meydana geliyor kısmını halkın takdirine bırakıyorum. Ve fakat dün yılın en soğuk gününde, binlerce öğrencinin sınav haftasında 3 kez elektrik kesintisi yaşadık. Bu durumdan utanması gerekenler mutlaka vardır.