GenelKıbrısManşetSiyaset

Adaylar ve partiler sessizliğini sürdürüyor

Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili olarak henüz hiç kimse harcamalarını ve kaynaklarını açıklamadı

ÖZEL HABER

Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili olarak henüz hiç kimse harcamalarını ve kaynaklarını açıklamadı

KKTC siyasetinde giderek yerleşmeye başlayan alışkanlık bu kez unutuldu mu?

ARADAN 1,5 AY GEÇTİ

KKTC’de 19 Ekim’de yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminin üzerinden bir buçuk ay geçmesine rağmen, hiçbir adayın seçim kampanyasına ilişkin harcama kalemlerini ve finansman kaynaklarını kamuoyuyla paylaşmaması dikkat çekiyor. Siyasi partilerden de herhangi bir açıklama gelmemesi hem şeffaflık hem de hesap verebilirlik bakımından tartışmaları beraberinde getirdi. Seçim öncesinde tahmini ön bütçe rakamları açıklayanlar olmuştu fakat seçim sonrasında kimse bilgi vermedi. Demokratik sistemlerde adayların kampanya finansmanını açıklaması, seçmenin bilgilendirilmesi ve kamu gücünün kişisel ya da grup çıkarlarına alet edilmediğinin topluma garanti edilmesi açısından büyük önem taşıyor.

GEÇMİŞTE AÇIKLANIYORDU

Geçmiş seçimlerde çoğu aday, yasal zorunluluk bulunmamasına rağmen, kampanya maliyetlerini açıklayarak kamuoyuna karşı bir şeffaflık pratiği sergilemişti. Bazı adaylar harcama toplamlarını, bağışçı listelerini ya da kampanya bütçelerinin ana kalemlerini paylaşarak demokratik teamüle uygun davranmıştı. Bu seçimde ise adaylar ve onları destekleyen siyasi partiler tarafından herhangi bir finansman açıklaması yapılmaması, kamuoyunda “Neden bu kez suskunluk tercih edildi?” sorusunu gündeme taşıdı. Seçim finansmanında şeffaflık talebinin, sivil toplum ve medya tarafından yeterince dile getirilmemesi de dikkat çekici unsurlar arasında yer alıyor.

DEMOKRASİNİN ŞARTI

Gelişmiş demokrasilerde seçim harcamalarının kamuya açıklanması yalnızca bir iyi niyet göstergesi değil, aynı zamanda hukuki bir zorunluluk olarak kabul ediliyor. Örneğin ABD’de Federal Seçim Komisyonu, adayların topladıkları bağışları ve yapılan harcamaları ayrıntılı biçimde yayımlarken; Birleşik Krallık’ta kampanya maliyet sınırları ile her bir kalemin beyan edilmesi yasal yükümlülük kapsamında. AB ülkelerinde de şeffaflık ilkesi, seçim finansmanının kamu denetimine açık olmasını zorunlu kılıyor. Bu uygulamalar, adayların ekonomik olarak kimlere bağımlı olduklarının seçmen tarafından bilinmesini sağlıyor ve demokratik rekabetin adil biçimde yürütülmesine katkıda bulunuyor.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu