KıbrısManşetYaşam

Anneme… Kamoş’uma…

Ne zalim bir çark bu değil mi anne? Doğuyor, doğuruyor ve günün birinde yuvadan uçacağını bile bile koca bir ömrü karşılıksız veriyorsun...

Beni bu dünyaya getirmeye layık görenim… Beni belki de acıların en büyüğüyle doğurdun, mutluluğun en büyüğüyle kollarına aldın.

Beni karşılıksız, menfaatsiz, tertemiz ilk sen sevdin, hala da öyle seviyorsun ya…

Bana hayatta ilk lazım olacak dersleri sen verdin, ben onları hiç almasam da…

İlk ağlayışlarımı göğsünde dindirdin. Buna rağmen benim yüzümden canın da çok acıdı biliyorum.

Kızsan da bana her zaman güvendin biliyorum, ilk aşkımı hissederken, hata yaptığımı izlerken sonunda ayağa kalkacağımı da bildin hep…Hala da bilirsin… Gizem atlatır…

Çünkü sen annesin…Annemsin…

Bereketimsin…Hayatıma iyisiyle kötüsüyle şekil veren sanatkarımsın… Beynime ilk nakşolan sözler sana ait…. Sabır ve tahammülsün… En yumuşak ve en sertsin… Bazen endişelerimin en derin kuyususun, kendi içime düşerken…Bense; her derdimde benden çok dertleneceğini bilmenin o bencil alışkanlığıyla ayakta kalanım…

Ne zalim bir çark bu değil mi anne? Doğuyor, doğuruyor ve günün birinde yuvadan uçacağını bile bile koca bir ömrü karşılıksız veriyorsun…

Sanma tek bir şey için kızıyorum; çünkü büyüdükçe fark ettim ki anlattığın masalların yaşamda karşılığı yokmuş…

Yaşamın değiştiğini, eski tecrübelerin artık eskisi kadar geçerli olmadığını bilemedin ki sen…

İnsanların her geçen gün daha da zalimleşeceğini, dürüstlüğün ve doğruluğun bir zaman beş para etmeyeceğini, sevginin madde kadar değersiz hale geleceğini nereden bilebilirdin ki…

Meğer kafesten uçma vakti geldiği, danaların girdiği bostanda ayakta kalabilmenin yolu, tek başına kanat çırpmayı öğrenmekmiş…

Sen iyi ki bana bir lotus çiçeği gibi bataklığa dönen bu ülkede yaşarken kirlenmemeyi öğrettin.

“Seni ahmak büyüttüm” deyip zaman zaman kendine kızarken benimle hep gurur duyduğunu bilirim…

Ben anne olmadım, herhalde olmam da… O yüzden belki de seni hiçbir zaman gerçekten anlamayacağım şeyler olacak…

Ama beni ayaklarımın üstünde durabilen bir kadın olarak yetiştirdiği için, ergenliğimin o çılgın hırçınlığında beni sakinleştirdiği için, zor zamanlarında bize hissettirmeden Derlen’in ve benim yanında olduğu için sana çok teşekkür ediyorum.

Sen beni hiç bırakma anne…

Anne olmuşuz olmamışız…

Sevgisi anne gibi koşulsuz, yüksüz ve sonsuz olan herkesin Anneler Günü kutlu olsun…

NOT: Şunu da ekleyim ki; 18 yaşında anne olmuş bir kadının o toyluğunda, beni büyütürken ve kendin de büyürken harika bir iş çıkardığını söylemem gerek…😊

Diğer Haberler

Başa dön tuşu