KıbrısManşet

Avukat Yücelen’den tepki: Muhittin Özsağlam’ı bağlayan bir suç unsuru yok

Yücelen, bu olayın tüm ülke genelinde bilindiği ve konuşulduğunu belirterek, zanlılar ile ilgisi ve bilgisi olan bir şahsın zanlı Muhittin Özsağlam'ın müdahale etmesini beklemeyeceğini iddia ederken, zanlıların metalder olduğu suçların unsurlarının zanlı Özsağlam'ı bağlamadığını savundu

Skandal video soruşturması kapsamında tutuklu bulunan zanlılar, ek tutukluluk talebiyle Mağusa Kaza Mahkemesi’ne getirildi. Mahkeme, talep edilen tutukluluk süresi müracaatı ile ilgili kararını 18.30’da açıklayacak.

Polis mahkemede soruşturma sırasında söz konusu skandal videonun bulunduğu bir cep telefonun gömülmesi ile ilgili 1 videonun daha tespit edildiğini ve bir tanık telefonunda tespit edilen bu videoda zanlı Güngör Sarıboğa’nın hazır bulunduğu sırada zanlı Caner Kalaycı’nın zanlı Pınar Gökmen’e talimatı ile telefonun gömüldüğünün görüldüğünü açıkladı.

Polis subayı ayrıca şahadetinde geçen celse zanlı Pınar Gökmen’in avukatı tarafından tüm zanlıların bir restoranda yemek yiyip toplantı yaptığı yönündeki iddiası üzerine yapılan araştırmada söz konusu restoranda kamera kaydının tespit edilmediğini açıkladı.

Olayın soruşturmasını yürüten polis subayı Halil Seven şahadetinde zanlıların Özel hayatın gizliliğini ihlal, ifşa ve cinsel taciz suçlarından methalder olduğunu anımsatarak Hamza Ersan Saner‘in sosyal medya üzerinden yayılan video ile ilgili yaptığı şikayet üzerine bir soruşturmanın başlatıldığını açıkladı. Yapılan şikayet üzerine ilk olarak zanlı Pınar Gökmen’in tutuklandığını belirten Seven, zanlının gönüllü ifadesi ışığında zanlı Caner Kalaycı ve Güngör Sarıboğa’nın tutuklandığını ve zanlılarında kendilerini suça bağlayıcı gönüllü ifade verdiğini açıkladı.

İlk etapta zanlılar Pınar Gökmen, Caner Kalaycı ve Güngör Sarıboğa hakkında 3 er gün tutukluluk süresi temin edildiğini belirten Seven, ilerleyen soruşturmada zanlı Muhittin Özsağlam’ın tespit edildiğini, ve alınan 2 gün tutukluluk süresinin sonrasında tüm zanlıların 25 Ekim tarihinde yeniden mahkemeye çıkarılarak haklarında 3 gün tutukluluk süresi temin edildiğini açıkladı.

Seven, bu süre içerisinde 3 evde ve 1 iş yerinde arama yapıldığını, 3 bankaya mesele ile ilgili para alışverişi yapılıp yapılmadığının araştırması için yazı yazıldığını, 14 telefon, 1 notebook,  4 flaş belleğin emare alındığını açıklarken, bunların incelemelerinin bir kısmının tamamlandığını bir kısmının ise devam ettiğini belirtti. Tutukluluk süresi içerisinde talep edilen 75 telefon dökümünden 61’inin temin edildiğini ayrıca soruşturma kapsamında da 1 adet CD’nin emare alındığını açıklayan Seven, zanlıların tümünden görüntü örneği ve zanlı Pınar Gökmen’in ses kayıt örneğinin de alındığını açıkladı.

Meselenin ciddiyeti nedeni ile soruşturmanın henüz tamamlanamadığını kaydeden Seven, telefon dökümleri incelemelerinden tespit edilen 40 kişinin ve bunun dışında toplamda 50 kişinin üzerinde şahıstan ifade temin edilmesi gerektiğini kaydetti.

Polis subayı Seven şahadetinde ellerine emarelerin yok edilmesi ile ilgili bir videonun ulaştığını açıkladı. Seven bu videoda söz konusu skandal videonun bulunduğu bir cep telefonun gömülmesi ile ilgili 1 videonun tespit edildiğini ve bir tanık telefonunda tespit edilen bu videoda zanlı Güngör Sarıboğa’nın hazır bulunduğu sırada zanlı Caner Kalaycı’nın zanlı Pınar Gökmen’e talimatı ile telefonun gömüldüğünün görüldüğünü açıkladı.

Polis subayı Seven zanlıların açık ifade temin edilmesi gereken  şahıslarla mesajlaşmalarının olduğunun tespit edildiğini söylerken zanlıların kendilerinden önce söz konusu şahıslara etki etme olasılığının bulunduğunu ve soruşturmanın selameti açısından zanlıların 8 gün daha tutuklu kalmasını talep etti.

TALEP EDİLEN SÜREYE İTİRAZ

2 zanlının avukatları, talep edilen 8 günlük tutukluluk itirazda bulundu.

Zanlı Pınar Gökmen’in avukatı talep edilen 8 günlük tutukluluk süresinin fahiş olduğunu savunurken, zanlı Caner Kalaycı ve Güngör Sarıboğa’nın avukatı Mustafa Kocatürk da süresinin gereksiz yere zanlıların tutuklu kalması yönünde talep edildiği söylerken, Kocatürk ayrıca toplantı yapıldığı iddia edilen restoranda kamera görüntüsünün kasten silinip silinmediğinin araştırmasının yapılıp yapılmadığını sorarken restorandaki görüntülerin siyasi baskı nedeni ve bir takım yapılan açıklamalar nedeni ile görüntülerin silindiğini iddia etti.

“ÖZSAĞLAM’IN TUTUKLULUK TALEBİ KEYFİ”

Zanlı Muhittin Özsağlam’ın avukatı Hasan Yücelen’de talep edilen 8 günlük tutukluluk süresine itirazda bulundu.

Yücelen, zanlıların tutukluluk kalması için farazi kamera görüntüleri olduğunun iddia edilerek gün temin edilmeye çalışıldığını kaydetti.

Yücelen, zanlı Özsağlam’ın tutuklu kalmasına gereken bir husus olmadığını, yapılacağı aktarılan icraatlara etki etme olasılığının olmadığını savundu.

Yücelen, bu olayın tüm ülke genelinde bilindiği ve konuşulduğunu belirterek, zanlılar ile ilgisi ve bilgisi olan bir şahsın zanlı Muhittin Özsağlam’ın müdahale etmesini beklemeyeceğini iddia ederken, zanlıların metalder olduğu suçların unsurlarının zanlı Özsağlam’ı bağlamadığını savundu.

Zanlı Özsağlam için yapılan tutukluluk talebinin keyfi ve Anayasal haklarını ihlal eder nitelikte olduğunu belirten Yücelen, tutukluluk talebinin keyfi şekilde yapıldığını savundu.

Kaynak: Kıbrıs Postası

Diğer Haberler

Başa dön tuşu