DünyaFutbolManşetSpor

Futboldaki Arap Baharı

Son yıllarda küresel ekonomik krizin daha çok hissedildiği Avrupa’daki bazı futbol kulüpleri, körfezdeki doğal gaz ve petrol merkezli bir Arap sermayesi ile nefes almaya başlamış. Paranın dini imanı yok mâlum

Son yıllarda küresel ekonomik krizin daha çok hissedildiği Avrupa’daki bazı futbol kulüpleri, körfezdeki doğal gaz ve petrol merkezli bir Arap sermayesi ile nefes almaya başlamış. Paranın dini imanı yok mâlum. Arap sermayesinin lüksü içinde yaşayan bu kulüpler; İngiltere’den Manchester City, Fransa’dan Paris Saint Germain ve İspanya’dan Malaga olmuş. Yine sponsorluk anlaşmalarıyla milyonlarca Euro’yu kasasına koyan Arsenal (İngiltere), Milan (İtalya), Barcelona ve Real Madrid’i (İspanya) da eklemek gerekiyor. Bu takımlar arasına 2017’de Türkiye’den Trabzonspor da (QNB) girmiş.

1 Eylül 2008’de Manchester City Kulübü’nün talihini değiştirecek imzayı Abu Dabi Emiri Şeyh Mansur bin Zayed al Nahyan (Birleşik Arap Emirlikleri) atmıştı. Bu tarihe kadar İngiltere’de transfer borsasını Chelsea yönlendirirken, Şeyh Mansur’un sahip olduğu Manchester City, Chelsea’nın bu özelliğini elinden aldı. Aradan geçen 9 yılda transfere 1,2 milyar Euro harcayan Şeyh Mansur, bu paranın karşılığı olarak 2012 ve 2014’te iki şampiyonluk gördü.

Birleşik Arap Emirlikleri’nin havayolu şirketi Emirates ise Real Madrid, Arsenal, Milan, Paris Saint Germain, Olympiacos ve Hamburg takımlarının ulaşım sponsoru olmuş. Arsenal ile 2004’te 100 milyon sterlin karşılığında dünyanın en yüksek sponsorluk anlaşmasını imzalayan Emirates, İngiliz kulübünün yeni stadına adını verdi. Katar Havayolları ise Barcelona’ya yıllık 35 milyon Euro forma sponsorluk ücreti ödemişti mâlum.

2022 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapan Katar da hem adını futbol dünyasında duyurmak, hem de Dünya Kupası’nın reklamını yapmak için 31 Mayıs 2011’de Fransa’nın köklü kulüplerinden Paris Saint Germain’i (PSG) alarak işe başlamıştı

PSG’nin satılmasına en büyük tepkiyi ise dönemin UEFA Başkanı Michael Platini göstermişti. Platini, “Yabancı sermaye taraftarı olduğumu söyleyemeyeceğim. Hatta önüne geçmek için çeşitli çözümler arıyorum; ancak İngiliz ve Fransız yasaları bu çılgınlığı engellemek için yeterli değil. Katarlı bir başkan, Brezilyalı bir sportif direktör, İtalyan bir hoca ve farklı ülkelerden futbolcular. Böyle bir PSG hayal etmiyordum” diyerek tepkisini ortaya koymuştu ama artık çok geç.

Son olarak da Katar sermayesi 2017’de ilk kez Türkiye Süper Ligi tanışırken, takımın adı Trabzonspor’du. Bordo Mavili ekibin forma göğüs ana sponsoru olan Katar Ulusal Bankası (QNB) 3 yıllık sponsorluk için Karadeniz ekibine 7,5 milyon dolar vermişti. Platinicik ağlaya dursun, petrol ve doğalgaz zengini Körfez ülkelerinin milyonları, Avrupa futbolundaki Arap Baharı devam ediyor.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu