Kurum ve kuruluşlar korku salmasın, AstraZeneca’ya olan önyargı yok edilsin!
Sağlık Bakanı Dr. Ünal Üstel, son günlerde vaka sayılarında düşüş yaşandığını ve bulaşın olduğu kişilerin ikametgâh adresleri vasıtasıyla ilgili bölgeleri de taramaya başladıklarını söyledi.
HALKA KORKU SALMAK MI ÜLKEYİ SEVMEK? “Biz ülkemizi çok sevdiğimiz için birlik, beraberlik ve dayanışma içinde mücadele verirken, felaket tellallığı yapanlara artık halk da tepki gösteriyor” diyen Bakan Üstel, korku salmak yerine ülkeyi sevmek ve halkı aşılanmaya teşvik etmek gerektiğini vurguladı.
ELİMİZDE YAPILMAK ÜZERE 40 BİN ASTRAZENECA AŞISI VAR… Dr. Üstel, halk arasında dolaşan yanlış bilgiler dolayısıyla insanların ‘Aşı beğenmez’ olduklarını ve aşılanma oranının azaldığına değinerek, ellerinde 40 bin adet AstraZeneca aşısı bulunduğunu ancak önyargı nedeniyle halkın bu aşıyı olmak istemediğini söyledi.
SAĞLIK SİSTEMİNDEKİ SORUNLAR GİDERİLECEK… Sistemde yaşanan aksaklıklara da değinen Bakan Üstel, “Bazen randevu alınamadığı şikâyetleri alıyoruz. Manuel sisteme geçildi ve Adapass’da bazı teknik sıkıntılar yaşandığı doğrudur o yüzden biz de bu süreyi ay sonuna dek uzattık ki bu sorunların üstesinden gelelim” dedi.
Bugün sabah Ada TV’de Haluk Doğandor’un sunduğu programa konuk olan Sağlık Bakanı Dr. Ünal Üstel, Kovid-19 pandemi sürecinde ülkede yaşanan son gelişmeleri aktardı.
Vaka sayılarında son günlerde yaşanan düşüşe dikkat çeken Dr. Üstel, test taramalarını çoğaltma sözü verdiklerini ve bunu da yaptıklarını vurguladı.
Dr. Üstel, bulaşın olduğu kişilerin ikametgâh adresleri vasıtasıyla ilgili bölgeleri de taramaya başladıklarını ve bu sayede vakalarda düşüş yaşanmasına neden olduklarını ifade etti.
“Yoğun Bakım Servisi’nde hizmet veremeyeceğimiz duruma gelene kadar ülkeyi kapatmamaya ant içtik. Çünkü ülkemizde büyük bir fakirleşme yaşanırken bir kapanmayı daha göze alamayız” diyen Üstel, 1974 öncesi birlikte verilen mücadeleyle nasıl başarıya ulaşıldıysa, şu anda da aynı mücadelenin verilmesi gerektiğini belirtti.
Güney Kıbrıs’ın tüm dünyadan destek alırken, Kuzey Kıbrıs’ın sadece Türkiye Cumhuriyeti’nden destek alıyor olmasına rağmen ölüm oranının daha az olduğuna dikkat çeken Bakan Üstel, bu süreci en iyi şekilde atlatabilmenin yolunun aşı olmaktan geçtiğini hatırlattı.
Dr. Üstel, mücadele verilmesi gereken noktada bazı kurum ve kuruluşların halka korku saldığını söyleyerek, birlik olunması gereken yerde insanların kutuplaştırılmaya çalışıldığından bahsetti.
HALKA KORKU SALMAK MI ÜLKEYİ SEVMEK?
“Biz ülkemizi çok sevdiğimiz için birlik, beraberlik ve dayanışma içinde mücadele verirken, felaket tellallığı yapanlara artık halk da tepki gösteriyor” diyen Bakan Üstel, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Halka korku salmak mı ülkeyi sevmek? Bir yandan vaka sayıları düşerken, diğer yandan okullar açılırken ve spor aktiviteleri 2 yılın ardından yeniden açılmışken felaket tellallığı yapılmasını doğru bulmuyorum. Söylemde bulunan ve eleştiren muhalif hekim milletvekilleri Sağlık Bakanlığı’na gelip de gönüllü olmak istediler mi? Yeni açılan merkezlere doktor bulmakta zorlanıyoruz, bunu kabul ediyorum ancak bizi eleştirenler gelip gönüllü olmaya yanaşmıyor. Bunu yapmadıkları gibi eleştiride de bulunmasınlar.”
“YÜZ YÜZE EĞİTİM SÜRECİ KAPANMASIN DİYE MÜCADELE EDİYORUZ”
Ekonomik koşulların daha da kötüye gitmemesi için yüz yüze eğitimi açma kararı verdiklerini ve Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı ile işbirliğiyle okulları açtıklarını, kapatmamak için de ellerinden geleni yapacaklarını vurgulayan Dr. Üstel, Kovid-19 kurallarıyla yaşamayı öğrendiğimiz takdirde tüm engellerin de aşılabileceğini ifade etti.
“Çocuklarımıza, öğretmenlerimize, okuldaki görevli personele hafta içleri testler yapıyoruz ve pozitif çıkanların hemen tedavi sürecini başlatıyoruz” diyen Bakan Üstel, şu ifadeleri kullandı:
“Yanlış kararlar da alınabilir ancak önemli olan o hatadan dönebilmektir. Yardımcı olmak isteyen gelsin fikir sunsun ya da elini taşın altına koysun ki bu pandemi sürecini en iyi şekilde yönetebilelim. Güney Kıbrıs tüm dünyadan destek alıyor olmasına rağmen ölüm oranları ortada, ama biz sadece Anavatan Türkiye’den destek alarak bu süreci ona rağmen iyi yönettiğimizi düşünüyorum.”
ÜSTEL: ELİMİZDE YAPILMAK ÜZERE 40 BİN ASTRAZENECA AŞISI VAR
Dr. Üstel, ülkede aşıları temin etmek için büyük çaba harcadığını ancak halk arasında dolaşan yanlış bilgiler dolayısıyla insanların ‘Aşı beğenmez’ olduklarını ve aşılanma oranının azaldığına değinerek, AstraZeneca aşılarına karşı geliştirilen önyargı nedeniyle halkın bu aşıyı olmak istemediğini söyledi.
Bu yüzden Sağlık Bakanlığı deposunda artan 40 bin AstraZeneca aşısını iade edecekleri açıklamasında bulunduklarını anlatan Üstel, bu açıklamanın ardından hekimlerin çıkıp eleştiri yaptığını fakat kendilerine öneri sunsalar durumun çözüleceğini aktardı.
Dr. Üstel, bazı konularda muhalefet olurken işin aslını öğrendikten sonra eleştiride bulunmalarını söyleyerek, şunları ekledi:
“Elimizde yapılmak üzere 40 bin AstraZeneca aşısı bulunmaktadır. Bu eleştiren hekimler insanları bu aşıya karşı oluşan algıyı kırmak için bilgilendirsin ki onlar da aşılanmayı kabul etsinler. 35 noktada aşılanma için sağlık çalışanları bütün gün boyunca canla başla çalışırken, eleştiri yapanlar bu emeği harcayanları da düşünerek eleştiri yapsın.”
“SAĞLIK SİSTEMİNDEKİ SORUNLAR GİDERİLECEK”
Sistemde yaşanan aksaklıklara da değinen Bakan Üstel, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Bazen randevu alınamadığı şikâyetleri alıyoruz. Manuel sisteme geçildi ve herhangi bir aşı merkezine gittiğiniz zaman orada kaydınızı yaptırıp aşınızı da anında olabiliyorsunuz. Ancak her geçen gün ilk doz aşı yapanların sayısı düşüyor. Medya kuruluşlarından destek alarak insanları aşılanmaya teşvik etmeye çalışıyoruz. Adapass’da bazı teknik sıkıntılar yaşandığı doğrudur o yüzden biz de bu süreyi ay sonuna dek uzattık ki bu sorunların üstesinden gelelim ve havuzda bulunan verileri düzenleyerek, sorunların çoğunluğunu çözmeye çalışacağız.”
Öte yandan, hala bazı sağlık kuruluşlarında testlerin fark etmeksizin ücret alınarak yapıldığı konusuna dikkat çeken Bakan Üstel, testlerde kimlerden para alınacağını açıkça belirttiklerini ve özellikle devlet hastanelerinde para alınması durumunun söz konusu olmadığını vurguladı.
“Kaç kez bu yazıları devlet hastanelerine gönderdik ve kesinlikle ücret alınmayacağını belirttik” diyen Üstel, antijen kuralları kapsamında özel hastane ve laboratuvarda yapılan testlerin ücretsiz, eczanelerde ücretli olduğunu kaydetti.
Üstel, bu bağlamda ücret ödeyenlerin olduysa faturasını alarak, Sağlık Bakanlığı’na müracaat etmelerini söyledi ve “Ben bizzat kendilerine gerekli işlemi yaptırmakla kalmayıp, ücret talep eden kuruluşa da yaptırım uygulayacağım” dedi.
