KıbrısManşetSiyaset

Masayı statükonun devamı için devirdiler…

BM Genel Sekreteri çok net olarak iki devletliliği görüşmeyeceğini Kıbrıs Türk tarafına deklare etti. BMGK üyeleri federasyon duruşlarının devam ettiğini teyit ettiler. Lakin bütün bunlara rağmen Sayın Tatar hala başardık diyor!

Rum liderliğinin Crans Montana’daki uzlaşmaz  duruşu Cenevre’de de devam etti. Bunu siyaseten avantaja çevirip başta BM Genel Sekreteri’nin olmak üzere uluslararası camianın fark etmesini sağlamak yerine, Türkiye’nin kurgulayıp  yazdığı, Kıbrıs Türk liderliğinin de oynadığı akıl almaz senaryonun daha ilk başından itibaren 6 maddenin ilk maddesi ile masa havaya uçuruldu.

Ve haliyle maksat hasıl oldu..

Süreç statükonun  devamına zemin hazırladı..

Türk tarafının masaya koyduğu  6 öneriyi mutlaka görmüş okumuşsunuzdur.

Bugün gelin hep birlikte bu önerilere bir göz atalım..

Bakalım neler talep etmişiz masada..

Madde 1- Genel Sekreterin inisiyatif alıp yeni bir Güvenlik Konseyi kararı çıkarılmasıyla birlikte iki tarafın eşit uluslararası statüsü ve eşit egemenliği garanti altına alınacak. Alınacak bu yeni karar, iki devletin iş birliğine dayalı bir ortaklık kurulmasının yolunu açacak.

Madde 2- Bahse konu kararla birlikte sağlanacak eşit uluslararası statü ve eşit egemenliği sonrası, iki taraf, sonuç odaklı, zaman limitli BM nezdinde bir müzakere sürecini başlayacak. Bu müzakereler iki tarafın anlaşacağı bir işbirliği anlaşmasını hedefleyecek.

Madde 3- İki devlet arasındaki bu müzakereler AB konuları, mülkiyet, güvenlik ve sınır düzenlemeleri gibi konuları ele alıp, ilişkileri düzenleyecek.

Madde 4- Müzakereler, Türkiye, Yunanistan ve İngiltere tarafından desteklenecek, eğer ihtiyaç duyulursa, AB de gözlemci olarak katılabilecek.

Madde 5- Eğer iki devlet herhangi bir kontekste bir anlaşmaya varırsa, Türkiye, Yunanistan ve İngiltere bunu destekleyecek.

Madde 6- Ulaşılacak olan herhangi bir anlaşma eş zamanlı şekilde referanduma gidecek.

Peki Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Kıbrıs Türk tarafı olarak sunduğu 6 maddelik öneri nerde hazırlandı?

Kamuoyu bu anlamda zaten bilgi sahibi değildi.

Peki muhalefet partilerinin bu önerilerden haberi var mıydı?

Ya da Meclis bu önerileri görüşüp onayladı mı?

Hayır.

Öncelikle hiç parmağımın arkasına saklanmadan şunu belirtmeliyim ki, bu öneriler Kıbrıs Cumhuriyeti’nin üç garantör ülkesinden biri olan Türkiye tarafından hazırlandı.

Kıbrıs Türk liderliğinin önüne kondu.

Bunun adına da, bu önerileri talep eden Kıbrıslı Türklerdir, Türkiye bu isteği destekliyor dendi..

Bu çok açık..

Gelelim önerilere..

Açıkçası bu 6 maddelik öneriler dizisini okuyunca

Maksadın Kıbrıs sorununa çözüm bulmak değil, mevcut durumun devamını sağlamak için bir çaba olduğunu gördüm..

Zira  önerilerin 1. Maddesinde BMGK 541 ve 550 sayılı kararlarının ortadan kaldırılması isteniyor.

Burada şu deniyor BM Genel Sekreterine, siz BMGK’ini ikna edin 541 ve 550 sayılı kararları geri çeksin, KKTC uluslararası tanınmışlığı olan bir devlet statüsü kazansın, bu statüyü kazandıktan sonra Kıbrıs Cumhuriyeti ile oturup devletler düzeyinde sorunu ele alalım ve müzakere edelim..

Bu mümkün mü?

Bence değil..

KIbrıs Türk liderliği bunun mümkün olup olamayacağını muhakeme edebilecek durumda değil. Bunu anlayabilirim.

Peki Türkiye bunun olmayacağını bilmiyor muydu?

Neredeyse bir asırdır  dış politika deneyimi olan bir ülkenin bunun mümkün olamayacağını bilmediğine asla inanmam.

Dolayısıyla Türkiye önerilen bu 6 maddenin itibar görmeyeceğini çok iyi biliyor.

Zaten Türk  tarafının sunduğu 6 maddenin ilk maddesinin hayat bulması mümkün değil..

Doğal olarak geriye kalan 5 madde de ortadan kalkacak.

Hoş BM Genel Sekreteri’nin bu konuda inisiyatif alması için  öncelikle Rum liderliğinin sonra da diğer garantörlerin onayını alması gerekiyor.. Kısacası buradan ortaya çıkacak sonuç Kıbrıs Türk liderliğinin ve Türkiye’nin  bu yaklaşımıyla  statükonun daha kalıcı ve çok daha yıkıcı olması sağlanacak Kuzey Kıbrıs’ta.

Bu önerilerin hizmet ettiği de maalesef bu sonuç olacak. Lakin her şeye rağmen enseyi karartmaya gerek yok. Guterres oyunu gördü ve ben bu oyuna gelmeyeceğim, vazgeçmeyeceğim dedi. Şimdi Kıbrıs’ı koz olarak elinde tutanların ve çözümün önüne takoz koyanların pazarlıkları başlayacak yeni bir denemeye kadar.. İstediklerini aldıkları anda sürecin önü açılacak.

Bu arada biz Anastasiadis’in Crans Montana’daki uzlaşmaz tutumunun Cenevre’de de devam ettiğini gördük. Bu durumu başta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres olmak üzere uluslararası camianın dikkatine ısrarla getirip süreci lehimize çevireceğimiz yerde, akıl almaz bir şekilde 6 maddelik öneriyi masaya getirerek, daha 1 maddeden süreci dinamitlemeyi başaran taraf olduk..

Ve haliyle Anastasiadis’i çözüm meleği yaptık…

Lakin çok enteresandır BM Genel Sekreteri çok net olarak iki devletliliği görüşmeyeceğini Kıbrıs Türk tarafına deklare etti. BMGK üyeleri federasyon duruşlarının devam ettiğini teyit ettiler. Lakin bütün bunlara rağmen Sayın Tatar hala başardık diyor!

Bu nasıl bir akıl tutulmasıdır, nasıl bir yalanın içinde hayat bulmaktadır  anlamakta gerçekten zorlanıyorum.  Belli ki şimdilik mevcut düzenin devamı yönünde masayı yıkmış olmayı başarı sayıyor.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu