Mevcut havaalanı uluslararası uçuşu olmayan bir ülke için yeterli miydi? Değil miydi? Konusu elbette tartışılabilir. Ve fakat insan şöyle bir durup düşününce turist akışı olmayan bir ülkede 10 milyon turist kapasiteli havaalanı yapmak ne kadar doğru bir stratejidir.. İleriye dönük bir yatırım olarak görülse bile, çok daha önemli ve yaşamsal eksiklikleri gün gibi ortada olan ülkemizde böylesi bir yatırım öncelik değildi..
Nitekim şu gün, şu ay açıldı açılıyor derken ne gariptir ki açıldığı gibi işlevsiz kalıyor havaalanı ve kapanıyor!
Peki gerekçe..
Bunun izahı iş bilmezlik olarak yapılabilir.
Uyarıları dikkate almayan, her şeyi bildiğini sanan bir anlayış hakim maalesef bu yapının kurgulanmasında.
Ya sonuç?
Fiyasko, rezillik, yüzlerce yolcunun mağduriyeti..
Bugün önceliği elzem olan onca konu varken, önceliği olmayan havaalanı inşa edenler
hiç düşünmediler mi bu ülkede yüzlerce çocuğun ihtiyacı olmasına rağmen yeterli okulun olmadığını.. Bu ülkede doğru düzgün yol yok yol! Bu ülkede çocuklar çadırların içinde eğitim almaya çalışıyorlar.
Ama bunları kime anlatacaksın.
Vizyonları kişisel bekaları ile sınırlı bir anlayışın, topluma fayda sağlaması mümkün mü? Değil elbette..
Takdir edersiniz ki devletler plan, program öngörü ve vizyon ortaya koyarak yönetilir.
Çok açık ki biz beceremiyoruz yönetmeyi.
Kıt akıllarıyla, dar bakış açılarıyla zannediyorlar ki bir devletin itibarı ihtişamlı binalar dikmekle kazanılır. Senin ülkende yol yok, elektrik yok, su yok, ilaç yok yok yok!
Ama iki üç bina dikme ile itibar kazanılıyor.
Öyle mi?
Hade bakalım devam edin..