KıbrısManşetSpor

Suç kimde?

Sporumuzu o kadar kötü yönettik ki aha gene geri geldik ve de içine ettiğimiz esere tanıklık yaptık, delil baktık!

“Katil mutlaka cinayet mahalline geri döner” muhabbeti var ya, işte bu sürece sosyal bilim çalışan arkadaşlar “Bumerang Korelasyonu” der. Bumerang, özellikle Avustralya yerlileri Aborjinlerin eskiden silah olarak kullandıkları yassı bir kesite sahip eğri bir sopadır. En önemli özelliği de atıcı tarafından yatay bir şekilde fırlatılır ki atılan yere geri dönsün.

İşte, bumerang muhabbeti de polis arkadaşların bu yüzden diline dolandı.  Polisler bilir; Bir gece polis karakoluna bir çağrı gelmiş. Bir aile hunharca katledilmiş rahmetlere. Gitmişler bakmışlar; banyo odasında annenin bilezikleri zorla alınmış ve boğulmuş ve de yavrucukları da şehit! Polisler o manzara karşısında şok olmuş ve yanda sakin sakin oturan kıdemli cinayet masası amirine konuyla ilgili sorular sormuşlar. “Katil kimdir?, Kim olabilir?, Nedir?, Napacayık?, Nasıl Bulacayık?” cinsinden sorarken, tecrübeli polis amiri de uzun soluklu sigara dumanları arasından bakarak; “Katil birazdan gelir. İcâbına bakarız” demiş ve nitekim de öyle olmuş!

Katille olan randevuyu kaçırmamak için sivil polisler mahallede fink atarken, diğer dedektifler de aile yakınlarını takibe almışlar. Bir anda kaş göz işaretleri ve de katil üzerinden mutlu sonla derdest vaziyetleriyle kelepçe ve doğru ifâde odasına tıkılmış. Gerçekten de katil oymuş. Olay mahalline sürekli gelen meraklıları fişlenmiş ve izlenmiş bizim polisler. Bu tiplerden biri de çalınan bileziklerden birini kuyumcuda bozdurduğu tespit edilmiş ve o akşam randevuya(!) gelineceği biliniyormuş ve sonuçta katil yine olay yerine gelmiş.

Neden mi gelmiş? Suçluluk psikolojisinde her katil yaptığı eseri tekrardan görmek ister. Cesetlerin ne halde olduğu, delil bırakıp bırakmadığı, ne konuşulduğunu merak eder. Ama hepsinden önemlisi yediği naneye bizzat ‘tanık’ olmak ister. İşte polis dedektifleri de buna “Bumerang Korelasyonu” der.

Neyse, bizim memlekette de bu korelasyona ait benzer hâller var. Gerek büyük bir kısım spordan sorumlu kamu görevlisi, sporcu, hakem, antrenör, medya ve patronları, gerekse biz sporseverler bu sürece ileri düzeyde katkı koyduk. Sporumuzu o kadar kötü yönettik ki aha gene geri geldik ve de içine ettiğimiz esere tanıklık yaptık, delil baktık! Bir çoğumuz madden de sıfır katkı arkasına sığındı ne hoş. Suç kimde? E pek tabiî ki de hepimizde.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu