Töre: “KKTC’nin statüsünün yükseltilmesi, tanınma konusunda yol alması gerekiyor. KKTC, Türk Devletleri Konseyi’ne gözlemci değil, asli üye olarak alınmalıdır”
Oktay: “Çok farklı tartışmalar var. Çok farklı yerlere götürülen argümanlar var. Hiçbirinin tutar yanı yoktur”
“Çalışan ve üreten bir Kıbrıs için çalışan ve üreten bir meclis olmazsa olmazdır. Yapısal dönüşüm ihtiyacını burada da görüyoruz….”
TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay Meclis Başkanı Zorlu Töre’yi ziyaret etti.
Ziyarette, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Meclis Başkan Yardımcısı CTP milletvekili Fazilet Özdenefe, TBMM- KKTC Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti Konya Milletvekili Orhan Erdem, Meclis İdare Amiri UBP milletvekili Yasemi Öztürk, Meclis Başkanlık Divan üyeleri; UBP milletvekili Hasan Küçük, CTP milletvekili Devrim Barçın, Cumhuriyet Meclisi Genel Sekreteri Seral Fırat, da yer aldı.
Ziyarette, Töre ve Oktay yangınla ilgili geçmiş olsun dileklerini paylaşarak, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı’nda şehit olan Topçu Uzman Çavuş Fatih Özkaya’ya ve tüm şehitlere rahmet diledi.
Töre: “Davamız müşterek”
Meclis Başkanı Töre, Türkiye’den yetkilileri adada görmenin kendilerine güç, enerji ve umut verdiğini, Kıbrıs Türk halkının ve Türk milletinin menfaatlerinin ayrı düşünülemeyeceğini kaydederek, “Hepimiz Türk’üz. Davamız müşterektir. Özümüz de, öznemiz de milli davamızdır…” dedi.
Kıbrıs’ta bir anlaşma olmasını arzu ettiklerini ancak Rumların Megali İdea hedeflerinde değişiklik olmadığını söyleyen Töre, “Bizim arzu etmemiz yeterli değil, Rumların da bizi eşit egemen taraf ve devlet olarak kabul etmesi gerek. Ama bunu asla kabul etmiyorlar…. ” şeklinde konuştu.
20 Temmuz Barış Harekatı ile 15 Kasım’ın Kıbrıs Türkü için en büyük bayram olduğunu ifade eden Meclis Başkanı Töre, “Bir şafak vakti gelen özgürlük, güvenlik ve ardından gelen bağımsızlık… Bunlar bizim için en büyük mutluluk. Canı cana, kanı kana katarak bu günlere geldik” dedi.
Anavatan Türkiye’nin Kıbrıs Türk halkına desteğinin sürdüğünü belirten Töre, “KKTC büyük abluka altındadır. Ambargolar, izolasyonalar devam ediyor. Bunları da zamanla aşmasını bileceğiz. Belki de vakti gelmiştir. KKTC’nin statüsünün yükseltilmesi, tanınma konusunda yol alması gerekiyor. KKTC, Türk Devletleri Konseyi’ne gözlemci değil, asli üye olarak alınmalıdır. KKTC gerçeğini herkes biliyor ama ‘kabul ettik’ demiyorlar. Kabul etme zamanı gelmiştir” şeklinde konuştu.
Oktay: “Bizi uluslararası alanda güçlü kılacak olan içerideki yapılanmanın da aynı hızla devam ediyor olmasıdır”
TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Türkiye olarak KKTC’yi sonuna kadar desteklediklerini kaydederek, kökü, tarihi, dini, dili, kültürü bir olan tek bir milletten söz ettiklerini kaydetti.
Kıbrıs sorununa değinen, 50 yıl federasyon temelinde yürütülen çalışmaların artık yürütülemeyeceğini kaydeden Oktay, bunun adadaki bir devletin, diğer bir toplumu yok etme, asimile etme projesinden başka bir şey olmadığını söyledi.
Kıbrıs’ta iki egemen devletin varlığının dünyada kabul edilmesi için çalıştıklarını kaydeden Oktay, Türkiye’deki ve KKTC’deki meclislerin, hükümetlerin, dış ilişkiler teşkilatlarının ve sivil toplumun birlikte gayret göstermesinin önemli olduğunu söyledi.
KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci üyeliği konusunda adım atıldığını anımsatan, bu yolun daimi üyeliğe giden yolun başlangıcı olmasını temenni eden Oktay, şöyle devam etti:
“Bizi uluslararası alanda güçlü kılacak olan içerideki yapılanmanın da aynı hızla devam ediyor olmasıdır. KKTC’nin alt yapısı sağlam, kurum ve kuruluşlarıyla, mekanizmalarıyla canlı, üreten, gelişen, kalkınan, kendi gençliğine, vatandaşına ümit veren bir yapıya dönüşmesi için yapısal dönüşümün gerçekten kararlılıkla devam ettirilmesi son derece önemli.”
“Bir stenografın mesaiyi bırakıyorum demesiyle kapanabilecek bir meclis…”
Yapısal dönüşüm dendiğinde akla ilk meclisin geldiğini belirten, yapısal dönüşümü meclisin yapabileceğini, hükümetlerin bunu uyguladığını ifade eden Oktay, şunları ekledi:
“Yapısal dönüşüm konusunda burada da yoğun ve birlikte sürdürdüğümüz çalışmalar var. Bunun sahiplenilmesi son derece önemli. İçerde de görüyorum. Çok farklı tartışmalar var. Çok farklı yerlere götürülen argümanlar var. Bu argümanların hiçbir tutar yanı yoktur. İçeriğine baktığımız aslında bu yapısal dönüşüm, alt yapının sağlamlaştırılmasıyla, hükümetin hükümet edebilmesi, vatandaşına refah seviyesi yüksek bir gelecek hazırlamasıyla ilgili bir alt çalışmadır. Meclisin desteği önemlidir. Çalışan ve üreten bir Kıbrıs için çalışan ve üreten bir meclis olmazsa olmazdır. Yapısal dönüşüm ihtiyacını burada da görüyoruz. Siz de zaten görüyorsunuz. Bir stenografın ‘mesaiyi bırakıyorum’ demesiyle kapanabilecek bir meclisten yapısal dönüşümleri gerçekleştirecek sağlam iradesi ile sonuna kadar yürüyecek, kimsenin çalışmalarını engellemeyeceği bir yapının oluşturulması son derece önemli.
“Biz başkasının bize ne söylediğiyle vakit kaybedecek, enerjimizi harcayacak durumda değiliz”
TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, şunları ekledi:
“Rumların ve Yunanların söylediği, söyleyeceği şeyler bizi uzaktan yakından etkilememeli. Biz yolumuza devam etmeliyiz. Biz başkasının bize ne söylediğiyle vakit kaybedecek, enerjimizi harcayacak durumda değiliz. Ne yaptığımızı, nereye gittiğimizi, nereye gitmek istediğimizi biliyoruz. Birileri bundan rahatsız olacaktır. Varsın olsunlar. Ne söylerlerse söylesinler, nereyi silahlandırabiliyorsa silahlandırsınlar… Silahlandıranların başına neler geldiğini görmek istiyorlarsa yakın geçmişlerine, tarihlerine bakarlarsa görecekler. Bundan sonra da görecektirler. Bu yolda devam ederler ve akıllarını başlarınız almazlarsa….Birlik, beraberlik ve dayanışmamızı son derece net tutuyor olmak önemli…”