KıbrısManşet

TL eriyor, biz sadece izliyoruz!

Ekonomist Güryay, Türkiye’nin de önlem almaya bir niyeti olmadığını dile getirdi.

İĞNEDEN İPLİĞE HER ŞEY ZAMLANACAK… Güryay, TL’nin değer kaybının ülkeye enflasyon olarak yansıyacağını belirterek, ithalat bağımlısı olan ülkemizde tüm girdilerin döviz üzerinden olmasından dolayı, krizi daha da belirgin hissedeceğimizin altını çizdi.

“YAPILABİLECEK TEK ŞEY KISMAK, BAŞKA HİÇBİR ŞANSINIZ YOK”… TL’ye doğrudan müdahale şansımız olmadığı için alınacak önlemlerin geçici olacağına değinen Güryay, döviz artarken maaşın sabit kalmaya devam edeceğini ve “Yapılabilecek tek şey bütçenizi kısmak, başka hiçbir şansınız yok. 

Meyil Avcan

Tüm dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs salgını sadece sağlıkta değil, ekonomik açıdan da can yakmaya devam ediyor. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinde dahi ekonomik dengeleri altüst eden koronavirüs salgını nedeniyle, küresel boyutta ekonomide ciddi daralmalar yaşandı.

Koronavirüs salgının üzerine bir de geçtiğimiz hafta patlak veren döviz krizi eklenince, tüm hesaplar ve planlamalar yeniden tepe taklak oldu.

Türkiye’de son dönemde yaşanan siyasi gelişmeler, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de yaşadığı gerginlik, komşu ülke Yunanistan’la yaşanan gerilimler, ihracattaki durgunluk, turizmdeki durgunluk, Türkiye Merkez Bankası’nın döviz rezervelerini tüketmesi ve son olarak da Ayasofya’nın ibadete açılması sonrası Türk Lirası, yeniden yükselişe geçen döviz karşısında adeta alev karşısındaki buz gibi erimeye başladı.

2018’de yaşanan döviz krizinden farklı olarak, bu kez koronavirüs salgınının açtığı yara nedeniyle, ekonomiyi işin içinden çıkılmaz bir hale soktu. Hükümetin elinde dövize müdahale edecek hiçbir enstrüman olmaması nedeniyle, yaşanan krizi sadece seyretmek ve başımıza gelecekleri beklemekle yetiniyoruz.

İĞNEDEN İPLİĞE HER ŞEY ZAMLANACAK

İthalat bağımlısı olan ülkemizde para biriminin Türk Lirası olmasına rağmen, tüm girdi fiyatlarının dövize bağlı olmasından kaynaklı olarak, özellikle emlak, otomotiv gibi alımlarda fiyatlar Sterlin ya da Euro olarak karşımıza çıkıyor.

TL olan fiyatlar ise dövize endeksli olarak iğneden ipliğe kadar zamlanıyor. Vatandaşın cebindeki paranın değeri gün geçtikçe daha da aşağıya çekiliyor. Alım gücünün neredeyse sıfırlandığı pandemi döneminin ardından gelen döviz krizi, vatandaşın belini iyice büktü.

Ekonomist Doç. Dr. Erdal Güryay, dövizde yaşanan dalgalanmayı GIYNIK Gazetesi’ne değerlendirdi. Doç. Dr. Güryay, TL’nin değer kaybının ülkeye enflasyon olarak yansıyacağını belirterek, ithalat bağımlısı olan ülkemizde tüm girdilerin döviz üzerinden olmasından dolayı, krizi daha da belirgin hissedeceğimizin altını çizdi.

“KAZANCIMIZ TL AMA TÜM FİYATLAR DÖVİZ ÜZERİNDEN”

Ülkemizde her ne kadar da para birimi Türk Lirası gibi görünse de aslında birçok ürün ve hizmetin döviz üzerinden hesaplanıp sonra TL’ye çevrildiğini kaydeden Güryay, bu yüzden her şeyin daha pahalıya geldiğini ifade etti.

Güryay, “Kazancımız TL ama tüm fiyatlar döviz üzerinden” diyerek, enflasyonun artması ve alım gücünün azalmasıyla fakirleşmenin başlayacağına vurgu yaptı.

Daha önce de döviz krizi yaşandığını ve iktidarın o dönemlerde de değişik önlem aldıklarını hatırlatan Güryay, günübirlik kararların pek de işe yaramadığını söyledi.

 “YAPILABİLECEK TEK ŞEY KISMAK, BAŞKA HİÇBİR ŞANSINIZ YOK”

TL’ye doğrudan müdahale şansımız olmadığı için alınacak önlemlerin geçici olacağına değinen Güryay, döviz artarken maaşın sabit kalmaya devam edeceğini ve “Yapılabilecek tek şey bütçenizi kısmak, başka hiçbir şansınız yok. Ancak TC finansal bir yardım yaparsa buradaki insanların hayatı biraz daha rahatlar ve alım gücü düşmez. Yoksa alım gücümüz gün ve gün erimeye devam edecek” dedi.

Ekonomist Güryay, çok zorlu bir döneme girildiğini ve Türkiye’nin pek önlem alma niyetinin de olmadığının gözlemlendiğini belirterek, Türkiye’nin ya IMF’ye başvurması ya da Merkez Bankası’nın faiz oranlarını artırmasıyla en azından TL’nin değer kaybına kurtarabileceğini aktardı, fakat Türkiye’nin onu da yapma gibi bir adımı görünmediğini sözlerine ekledi.

“DÖVİZ 3 SEBEP YÜZÜNDEN YÜKSELİŞE GEÇTİ”

Ekonomist Güryay, dövizin yükselişe geçmesinin başlıca 3 sebebinin olduğunu belirterek, Türkiye üzerinden konuşacak olursa bunların ekonomik, siyasi ve jeostratejik sıkıntılar yüzünden kaynakladığına dikkat çekti.

Türkiye’nin ekonomik sorununun; Merkez Bankası rezervlerinin ekside olması ve elinde döviz rezervi kalmamasından kaynaklandığını ifade eden Güryay, bunun da cari açığın büyümesine neden olduğunu aktardı.

Güryay, diğer bir ekonomik sorunun ise ithalat-ihracat dengesi olmaması ve İhracattan çok ithalat yapıldığı için dövize ihtiyaç duyulması olduğunu kaydederek, geçmişte yabancı yatırımcı çekerek ve turizm gelirleriyle bu ihtiyacı karşıladıklarını ancak bu yıl Türkiye’de turizmin neredeyse sıfıra yaklaştığını ve yabancı yatırımcıların da son zamanlarda Türkiye’ye yatırım yapmaktan vazgeçtiklerinin gözlemlendiğini söyledi.

Cumhurbaşkanlığı sistemine geçildikten sonra Türkiye’deki rejimin değiştiğini ve bunun da siyasi bir kriz olduğunu hatırlatan Güryay, dünyada adalet sistemini inceleyen kuruluşların Türkiye’ye verdikleri adalet notunun çok düşük olduğunu da belirtti.

Güryay son olarak jeostratejik soruna değinerek, Türkiye’nin bölge ülkeleriyle olan ilişkilerin sorunlu olduğunu ve petrol ve doğalgaz arama konuları yüzünden çatışmaya başladığına da dikkat çekti.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu