Türkiye’ye alınmayanların sayısı yanılmıyorsam Sevgili Koral Aşam ile birlikte 10 oldu. Belli ki bu rakam daha da çoğalacak. Daha önce de yazdım, bugüne kadar Türkiye’ye kod bilmem kaç sınıflaması ile alınmayan Kıbrıslı Türklerin hiçbirisi Türkiye için bir tehdit değildir. Bu uygulamanın Türkiye ve Kuzey Kıbrıs arasındaki kardeşlik bağlarını zedelemek ve zarar vermekten başka bir sonuca varmayacağı da çok net.
Elbette Kıbrıslı Türk aydınlara, gazetecilere, sendikacılara yönelik bu uygulama Türkiye’nin kendi devlet bütünlüğü içinde ele aldığı bir konu..
Dolayısıyla bu takdir şu veyahut bu şekilde Türkiye Cumhuriyeti’ni yönetenlerin uhdesinde. Bu durumu sorgulayacak durumda olmadığımız da çok açık
Ve fakat bu şekilde de olmaz.
Dolayısıyla bunun izaha muhtaç bir yönü var.
Nedir o?
kod bilmem kaç ibaresi ile Türkiye’ye alınmayan arkadaşlarımızın neden alınmadıkları konusunu geçtim.
Ve fakat bu durumu hiçbir yurttaşımız Türkiye’ye giriş kapılarında öğrenmemeli.
Daha önce de defalarca belirttim.
KKTC Dışişleri Bakanlığı Türkiye’ye girişi yasak olan KKTC vatandaşlarının listesini talep etsin, kim yasaklı, kim değil görelim ki ona göre davranalım, yani Türkiye’ye gitmek için hazırlık yapmayalım, boşu boşuna uçak bileti kesmeyelim, tatil rezervasyonu vs vs yapmayalım….Öyle ya insan yasaklı olduğu bir ülkeye neden gitsin?
Ha bunu yapamıyorlarsa TC/KKTC çift uyruk olanların haricinde biz KKTC vatandaşlarına vize uygulasınlar..
Türkiye’ye gitmek için vize alalım, yasaklı isek de bize vize vermesinler ki olayı Kıbrıs’ta noktalayalım. Uçak biletiydi, rezervasyon işiydi, turuydu uğraşmayalım.
Belli ki uyduruk, kaytırık bir liste var ellerinde ve bu listeyi talep etmekten korkan bir de hükümetimiz var ülkede..
Oysa TC elçiliğinden yardım talep edilebilir bu konuyla ilgili.. Türkiye’ye girişi sakıncalı bulunanların listesi istenebilir..
