KıbrısManşetSiyaset

Coştukça konuşuyor konuştukça coşuyor

Benim esas merak ettiğim Sayın Tatar’ın görev süresi sonunda bu durumu halka nasıl izah edeceğidir. Yani 5 yılın sonuna geldiğimiz zaman yapacağı yüzleşmede bu süre zarfında toplumuna bir lider olarak nasıl bir fayda sağlayıp sağlayamadığını hep birlikte görme şansına sahip olacağız

Sayın Tatar özellikle Türkiye ziyaretleri sırasında coşuyor, kendi inandığı düşünceleri toplum adına söylemekten de geri durmuyor.

Son olarak yaptığı Türkiye ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı   Ersin Tatar, “Kıbrıslı diye bir millet yoktur. Kıbrıs’ta ya Türk’sünüz ya Rum’sunuz.” dedi. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Türkiye Cumhuriyeti’nin de tam desteğiyle artık federasyonu görüşmediklerini belirtti..

Sayın Tatar’ın ikinci söylediğinden başlamak istiyorum.

Kendisi diyor ki Türkiye’nin de desteği ile federasyon görüşmüyoruz..

Bu Sayın Tatar’ın Türkiye destekli izlediği politika. Bunu anlayabiliyoruz.

Dolayısıyla eğrisiyle doğrusuyla belli ki Kıbrıs politikası bu eksende devam edecek.

Haliyle de bu sürecin buzdolabına kaldırıldığının bir işareti olarak algılanabilir.

O halde mevcut durumun devam edeceğini söylersek sanırım bu yanlış olmaz..

Benim esas merak ettiğim Sayın Tatar’ın görev süresi sonunda bu durumu halka nasıl izah edeceğidir. Yani 5 yılın sonuna geldiğimiz zaman yapacağı yüzleşmede bu süre zarfında toplumuna bir lider olarak nasıl bir fayda sağlayıp sağlayamadığını hep birlikte görme şansına sahip olacağız.

Ve tabi ki bunun üzerinden daha sağlıklı değerlendirmeler yapacağız. Dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanı kendi doğrularını ideolojik yaklaşımla önümüze koymasını yadırgamıyorum. Nihayetinde iki ayrı devlet ve KKTC’yi tanıtacağım söylemi ile bu göreve geldi.

Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı’nın ilk söylemine bakalım.

Ne diyor kendisi?

Kıbrıs’ta Kıbrıslı diye bir millet yoktur  ya Türk’sünüz ,ya Rum’sunuz!.

Peki bu gerçek mi?

Elbette değil.

Bu da Sayın Tatar’ın kendi ideolojik yaklaşımının bir tezahürü.

Ve elbette bu kendi düşüncesi.

Kıbrıs’ta yaşayan halklar vardır.

Ve bu halklar Kıbrıslıdır.

Şimdi bu gerçeği değiştirebilir miyiz?

Yani aslımızı inkar edebilir miyiz?

Elbette hayır.

Biz Kıbrıslı Türkleriz.

Kıbrıslıyız.

Sayın Tatar da öyle..

Kaldı ki bugün ülkenin Cumhurbaşkanı kendisi, toplum lideri. Ve elbette Kıbrıslı Türklerin bu adada onurlu varoluş mücadelesine ilk sahip çıkması gereken kişidir kendisi.. Ayrıca Kıbrıslı olmak utanılacak bir şey değildir. Bunun için kendimi suçlu da hissetmiyorum. Kıbrıslı olmak veya bir insanın kendisini Kıbrıslı olarak  hissetmesi suçmuş ya da kötü bir şeymiş hatta  vatan hainliği yapıyormuş gibi lanse etmek ve bunun üzerinden siyaset yapmak abesle iştigaldir… Yıllarca Türkiye’ye gidip geldim. Orada çok değerli dostlar edindim… Bana hep “Kıbrıslı ” diye hitap ederlerdi. Bu da benim çok hoşuma giderdi, hala da gidiyor, zira ben Kıbrıslıyım ve asla bundan rahatsızlık duymam.

Dolayısıyla Sayın Cumhurbaşkanı da duymamalı.. Kaldı ki bu tamamen kendi düşüncesidir, haliyle konuştukları da söyledikleri de her şeyden önce kendini bağlar. Sürekli kimlik tanımı üzerinden insanları konumlandırmak gereksiz bir tavırdır. Nitekim  Sayın Tatar’ın  Kıbrıslı bir millet yoktur demesiyle de  Kıbrıslılık ortadan kalkmıyor.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu