KıbrısManşetSiyaset

O kadar çok bıktık ki bu yalanlardan..

Her Allah'ın günü gerek Türkiye’yi yönetenlerden, gerekse Kıbrıs Türk liderliğinden ve aynı temelsiz mevzuları görüş diye dillendiren diğer muhteremlerden de dinlediğimiz gibi bir durumun uluslararası alanda söz konusu dahi olmadığını biliyoruz

Her şey mi yalan olur!

Olur ve oluyor.

Üstelik milenyum çağında böyle bir  yola başvuruyorlar.

Bilişimin bu kadar rağbet gördüğü bir dönemde durmadan atıp tutuyorlar.

Lakin hepsi o kadar.

Ötesi yok.

Zira konu ettikleri hususların altı hep boş ve temelsiz kalıyor.

Öyle bir yüzyılda yaşıyoruz ki, İnternetle bir tuşta dünyanın diğer ucuna varıncaya kadar anlık bilgi alabilirsiniz, her türlü iletişimi sağlayabilirsiniz, iş ilişkileriniz dahil birçok alanda faaliyetlerinizi yürütebilirsiniz..

Velhasıl bir konunun eğrisini doğrusunu öğrenmeniz saniyeleri, dakikaları alır..

Dolayısıyla söylenenlerin, ortaya atılanların ne denli gerçekleri yansıtıp yansıtmadığını öğrenmek çok kolay.

Hele eğitim seviyesi oldukça yüksek olan Kıbrıs’ta öyle insanları dayanaksız, temelsiz söylemlerle kandıramazsınız.

Haliyle bundan çok daha fazlasına ihtiyacınız vardır bir konuda ikna edebilmek için..

Malum konu Cenevre’de yaşananlar, öncesi sonrası vs..

Türkiye’nin ortaya koyduğu Kıbrıs Türk liderliğinin talebi olan iki ayrı egemen devlet formülü.

Bu formüle şu ana kadar BM dahil, garantörler İngiltere, Yunanistan, AB, ve konuya ilgi duyan diğer uluslararası camia tarafından destek verilmedi. Yani Türkiye’nin ve Kıbrıs Türk liderliğinin her gün şöyle başarı sağladık, böyle başarı sağladık diye lanse ettikleri Kıbrıs’ta

İki ayrı egemen devlet formülüne destek veren olmadı ve olmayacak da.

Dolayısıyla boş ve temelsiz vaatlerle insanlara umutlar dağıtmak doğru değildir.

Zira bu  umut dağıtmaktan da öte yalanlarla dolanlarla insanları kandırmak demektir..

Biz Kıbrıslı Türkler bu yalanlardan bıktık, usandık..

Oldu oldu, olmadı KKTC’yi tanıtır yolumuza devam ederiz yalanı gibi.

İngiltere’nin iki egemen devlet formülüne destek vereceği yalanı gibi.

Birleşmiş Milletler bizim iki egemen devlet formülünü anladı yalanı gibi. Yeni siyaset yalanı gibi, tutanaklara iki egemen devlet talebini geçirdik yalanı gibi..

Deniyor ki “İngiltere AB’den çıktı, KKTC’yi tanıyacak”

Peki nasıl olacak bu?

KKTC’nin tanınmaması yönelik alınan kararlar AB’nin miydi?

Hayır..

Bu kararlar BM Güvenlik Konseyi’nin aldığı kararlarıdır.

Ve bu kararların altında İngiltere’nin de imzası var.

Zira İngiltere de BMGK’nın beş daimi üyesinden biri.

Haliyle İngiltere’nin AB’den çıkmasıyla bunun uzaktan, yakından bir ilgisi yok. Zaten İngiltere’de sorunun çözümünü federasyon zemininde mümkün görüyor ve buna sürekli vurgu yapıyor.

Kısacası artık insanları kandırmayı lütfen bırakın.

Her Allah’ın günü gerek Türkiye’yi yönetenlerden, gerekse Kıbrıs Türk liderliğinden ve aynı temelsiz mevzuları görüş diye dillendiren diğer muhteremlerden de dinlediğimiz gibi bir durumun uluslararası alanda söz konusu dahi olmadığını biliyoruz.

Bunları nereden biliyoruz?

Elbette yapılan açıklamalardan.

Dünya’yı takip ediyoruz, dış basını okuyoruz, yabancı ajansları dinliyoruz.

Yabancı diplomatlarla, gazetecilerle iletişim kurabiliyoruz.

Ve nihayetinde gerçekleri öğreniyoruz.

Dünya bu kadar da küçük işte..

Dolayısıyla günlerdir biri bitiriyor öbürü başlıyor. Başkanı ayrı yardımcısı ayrı bakanı ayrı, iletişimcisi ayrı, gazetecisi, düşünürü, akademisyeni, emekli paşası ayrı..

Hepsi ayar vermeye kalkıyor bize.

Sanıyorlar ki her gün yeni bir yalanla oluşturdukları gündeme sorgusuz sualsiz inanan bir kitle var burada!!

Tıpkı Türkiye’de olduğu gibi.

Lakin yok.

Ha ne var burada.

Yalakalar var.

Güce tapanlar var.

Neden?

Kendi kişisel menfaatleri için.

Dolayısıyla bu yalakalar size inandıkları için değil, güç sizde olduğu için gün yirmi dört saat sizi nasıl memnun edebilirler diye kırk takla atıyorlar karşınızda, yapmadıkları soytarılık kalmıyor..

Yoksa onların da birçoğu iki egemen devlet şeysinin hiçbir zaman hayat bulamayacağını çok iyi biliyorlar..

Tıpkı Türkiye’nin değerli yönetenlerinin bildiği gibi. Bunun bir fantaziden öteye gidemeyeceğini hepimizin bildiği gibi, Türkiye’deki yönetimin KKTC’yi tanıtmak gibi bir gündemlerinin hiç olmadığı gerçeği gibi..

Peki neden bütün bu yalanlar?

Maalesef bugün Türkiye’nin  AKP iktidarı, içte destek kaybetmiş olmakla birlikte uluslararası camiada da ciddi bir itibar kaybına uğramıştır. Bu sebeplerle Kıbrıs içe dönük politikanın malzemesi olurken, uluslararası camiaya karşı da kullanılan bir koz olarak kullanılmaya devam ediyor..

Diğer Haberler

Başa dön tuşu